"bu sorunlar" - ترجمة من تركي إلى عربي

• هذه المشاكل
• تلك المشاكل
• بتعافيها
• هذه المشكلات
• هذه الاضطرابات
• هذه المتاعب

Bizi yok etme ihtimali taşıyan bütün bu sorunlar doğaları gereği küreselleşmiş sorunlardır.
كل هذه المشاكل التي تهدد بالقضاء علينا جميعاً هي بطبيعتها مشاكل تتسم بالعولمة.

Eğer bu sorunlar gerçekten çözülüyorsa,masraf kısmı kimin umurunda?
من يهتم بماهية المصاريف العامة اذا كانت هذه المشاكل في الحقيقة تحل؟

bu sorunlar hala çok yıldırıcı ve çok zorlu görünüyor ve elde ettiğimiz çözümler çok ufak çözümler.
هذه المشاكل لا تزال مخيفة جداً وعنيدة جدً وكل حل نحن ننجزه هو حل بسيط

Buradaki amaçlarımdan biri daha fazla insanı bu sorunlar üzerinde çalışmaya çekmekti, çünkü çok önemli bazı sorunlar üzerinde itici bir kuvvet olmadan çalışılmadığını düşünüyorum.
وهدفي من هذا هو جذب المزيد من الأشخاص لحل تلك المشاكل لأنني أعتقد بأن هناك بعض المشاكل شديدة الأهمية ومع ذلك لم تُعامل بالشكل المطلوب

Saydığımız tüm bu sorunlar hakkında gerçek zamanlı bir bilgi akışı olduğunu hayal edin.
تخيّلوا الحصول على بيانات فوريّة لكلّ من هذه المشكلات.

Tüm bu sorunlar arasında bize yardım edebilecek bir şey olmalı.
مع كل هذه الاضطرابات يجب ان احصل على شيء ما يستطيع مساعدتنا

Tüm bu sorunlar, sadece 800 bin dolar için.
كلّ هذه المتاعب لأجل 800 ألف دولار.

bu sorunlar tersine çevrilebilir ve önlenilebilir ve doğrusunu bilirsek daha iyisini yapabiliriz.
هذه المشاكل يمكن عكسها ومنع حدوثها، وعندما نعرف على نحو أفضل، يمكننا فعل شيء أفضل.

Ve bu sorunlar için birşeyler yapmalıyız.
ويجب علينا أن نفعل شيئا حيال هذه المشاكل.

Ama şimdi... pek yakında... bütün bu sorunlar geçmişte kalacak.
لكن الآن في وقت يُحدد لاحقا كل هذه المشاكل ستكون من الماضي

Ama unutmayın ki, bu sorunlar benim görev süremden çok önce ortaya çıktı.
ولكن تذكر، وقعت هذه المشاكل قبل وقت طويل من ولايتي.

Bu alım-satımı yaptığımızda bu sorunlar önemsizleşecek.
إن قمنا بهذه الصفقة لن تعود هذه المشاكل صعبة

Buraya birdenbire geldin, ve tüm bu sorunlar da seninle birlikte geldi!
جئت الي هنا من العدم و جاءت كل هذه المشاكل معك

Bu alım-satımı yaptığımızda bu sorunlar önemsizleşecek.
نقوم بهذا الإستثمار ولن يكون لدي تلك المشاكل

Ama bu sorunlar sihirli ortadan kaybolmuyor.
لكن تلك المشاكل لا تختفي ببساطة بشكل سري

Babamın dediğine göre bu sorunlar Walter'ın buraya gelip beni götürmesiyle başlamış.
أخبرني أبي أنّ تلك المشاكل بالخارج بدأت بعد مجيء (والتر) واختطافي.

bu sorunlar üzerinde büyük ölçekte bir etki yapamıyoruz.
نحن لا نستطيع الصعود بشكل كبير يؤثر فعلياً على هذه المشكلات

bu sorunlar ile başa çıkmak için gereken kaynakların kıtlığı gittikçe büyüyor. Bugün, son derece gelişmiş bir dünyada tüm bu mali sorunlar ile karşı karşıyayız.
تأمين المصادر للتعامل مع هذه المشكلات هو فقط للنمو بالتأكيد في العالم المتقدم اليوم مع كل المشاكل المالية التي تواجهنا

Tüm bu sorunlar patlak verdi ve insanlara bulaştı.
وكل هذه الاضطرابات انفجرت خارجا واصابت الناس

Tüm bu sorunlar benden çıktı.
كل هذه الاضطرابات ... جاءوا مني

Ama tüm bu sorunlar için çok özür dilerim.
ولكني أسف على كل هذه المتاعب