ويكيبيديا

    "bulduğun" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • وجدت
        
    • وجدتها
        
    • وجدته
        
    • وجدتيه
        
    • وجدتيها
        
    • وجدتني
        
    • عثرت
        
    • تجدينه
        
    • تجدها
        
    • تجده
        
    • عثرتِ
        
    • وجدتهم
        
    • تجدين
        
    • تجدينها
        
    • وجدتي
        
    Belki de onda iğrendirici bulduğun şey Peter'ın babası olduğuna göre onun annesiyle yani bir başka deyişle senin kız arkadaşınla seks yapmış olmasıydı. Open Subtitles ولعل ما وجدت حقا كان مثير للاشمئزاز باعتقاده لذلك في طلب أن يكون والد بيتر لابد أنه كان على علاقة جنسية مع والدة الطفل
    Kurtuluşunu onu bulduğun yere götürmen gerekir ya da onun seni bulduğu yere. Open Subtitles عليك أن تُفرغ شحناتك أينما وجدت المكان المناس أو أينما المكان المناسب وجدك
    Yazdığın tek olumsuz yazı, kanepenin altında bulduğun bir dilim pizzayla ilgiliydi. Open Subtitles السلبي الوحيد الذي كتبته ، كان لشريحة من البيتزا وجدتها تحت الأريكة
    bulduğun o haber küpürlerini araştırana kadar aklıma hiç gelmemişti. Open Subtitles لم يُثِر شكّي شيئاً حتى تعقبتُ قصاصات الصحف التي وجدتها.
    Cep telefonunun yanında bulduğun anahtarla 253 numaralı kutuyu aç. Open Subtitles بواسطة المفتاح الذي وجدته بجانب الهاتف افتح الصندوق رقم 253
    Banyomda bulduğun tamponu hatırlıyor musun? Open Subtitles أتتذكرين ذلك الواقي الذى وجدتيه في الحمام ؟
    Bu da, bulduğun sembollerin şifresini çözmen için iyi bir sebep. Open Subtitles وهو سبب وجيه لك أيضاً لكي تترجم تلك الركوز التي وجدت
    Peki ya Lily'nin tırnaklarında bulduğun dokular katille boğuşurken oluştuysa. Open Subtitles حسنا، ماذا لو كان الأنسجة التي وجدت تحت الأظافر ليلى
    Leonard, seni seven ve önemseyen bir kadın bulduğun için çok mutluyum. Open Subtitles فصيل عبد الواحد. ليونارد، أنا سعيدة جدا أن كنت قد وجدت امرأة
    Peki o gece Andrea'yı bulduğun anı bize anlatır mısın? Open Subtitles لاحقاً بهذه الليله , عندما وجدتها أيمكنك وصف ذلك لنا؟
    Toprak, arılar, bitkiler ve hayvanlar için bir kaç şey söylemek istiyorum. Ve size bir araçtan, bulduğun çok basit bir araçtan söz etmek istiyorum. TED أريد قول كلمة للتربة والنحل والنباتات والحيوانات وأقول لكم عن أداة، أداة بسيطة جدا قد وجدتها
    bu onun bir temsili. Sokoto'da bulduğun mağara taş yapılar vardı. TED هذا شكل للكهوف الصخرية والتي وجدتها في موقع في سوكوتو
    Telefonumda bulduğun bir şey için bana kızgın değil misin yani? Open Subtitles إذا أنتِ لستِ غاضبة مني بسبب شيء وجدته على هاتفي ؟
    Çıkarken anahtarı bulduğun yere bırak. Open Subtitles أثناء خروجك .. أعد المفتاح للمكان الذي وجدته فيه
    Senin bulduğun ceset oldukça iyiydi, oldukça inandırıcıydı. Open Subtitles الجسم الذي وجدته كان متقناً لدرجة تصديقه
    Bugün bulduğun çek defteri, nakit olarak yazan. Open Subtitles الشيك الذي وجدتيه اليوم مكتوب ليصرف نقدا
    Çocukları az önce bulduğun küften zehirlenince hepsi de belediyeyi dava etti. Open Subtitles جميعهم قاضوا المدينه عندما مرضوا ابنائهم من نفس القوالب التي وجدتيها الان
    Beni bulduğun zaman sana güvenmemi söyledin. Open Subtitles عندما وجدتني أخبرتني بأن يكون لدي بعض الإيمان
    Her gece keşfe çıkarsan bulduğun en güzel şeyler bile, acı verici olabilir. Open Subtitles عندما يكون عليك أن تكتشف في كل ليلة حتى الأشياء الجميلة التي عثرت عليها يمكنها أن تصبح أشياء مؤلمة
    Delia'nın garip bulduğun bir davranışı olursa ilk önce bana anlatmanı istiyorum, Open Subtitles اذا كان هناك أى تصرف ل دليا تجدينه شاذا فأخبرينى فى الحال
    İyi düşün, dostum. İyi iş, iş bulduğun yerdedir. Open Subtitles فكر بها يا صديقي الاعمال الجيدة هي حيث تجدها
    - Sana buradan, Mars'tan bir ipucu verebilirim. - Su, bulduğun yerdedir. Open Subtitles ـ أستطيع أن أعطيك درساً من هنا عن المريخ ـ الماء موجود حيث تجده
    - Evet. Lanet esnasında, hastaneden uzak başıboş gezerken beni bulduğun yer. Open Subtitles أجل، حيث عثرتِ عليّ أثناء اللعنة حينما همتُ على وجهي مِن المشفى
    Hayır, hayır, Suzy. Beyefendi onları bulduğun yere bırakmanı söyledi. Open Subtitles لا، لا، سوزي.الرجل المحترم يقول وضعهم الظهر حيث وجدتهم.
    Ve yerini bulduğun zaman sadece bilgi toplayacaksın, devreye girmeyeceksin. Open Subtitles وعندما تجدين مكانه عليك ان تجمعي معلومات لا ان تتدخلي
    Calder hakkında bulduğun her bilgiyi buna yazacak su geçirmez kılıfına koyacak, sinyalini açacak ve bizim alacağımız bir çöp kutusuna atacaktın. Open Subtitles اكتبى كل المعلومات التى تجدينها عن كولدر وضعيها فى الجهاز وسوف نستقبل المعلومات
    Bir şeyler kaybettiğin için olmazsın. Bir şeyler bulduğun için olursun. Open Subtitles ليس لأنكِ خسرتي شيئاً ولكن لأنك وجدتي شيئاً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد