Sadece bu cesetler. Daha fazla olması gerektiğini mi düşünüyorsunuz efendim? | Open Subtitles | لا سيدي، فقط تلك الجثث هل تعتقد أن هنالك المزيد سيدي؟ |
Ne yapacağız? cesetler bizi yakalayana kadar burada durup çırpınacak mıyız? | Open Subtitles | ماذا سنفعل هل سننتظر لحين تحطم تلك الجثث هذا المكان ؟ |
Çocukken bizim kuyudan su içmemize cesetler yüzünden izin vermezlerdi. | Open Subtitles | في صغري ، لم يدعونا نشرب من البئر بسب الجثث |
Kayıp cesetler, evli adamlar. Ve bunların yarısı çıkmamış bile. | Open Subtitles | فيه جثث مفقودة ورجال متزوجون ولم تصلح نصف هذه الصور |
Bir tarafım, buz kamyonu katilinin gömdüğü cesetler olmasını istiyor. | Open Subtitles | جزء منّي يأمل أن يجدوا مقلب جثث قاتل شاحنة الثلج |
Yani cesetler 25 Kasım'la 9 Aralık arasında suya atılmış. | Open Subtitles | الجثث غمرت في الماء بين 25 نوفمبر و 9 ديسمبر |
Hayır, teller yüksek seviyedeki statik elektrik nedeniyle ısınmışlar, ...aynen morgdaki cesetler gibi. | Open Subtitles | لا الالياف مضاءة بسبب شحنة كهربائية ساكنة و كبيرة مثل الجثث في المشرحة |
Neden cesetler sabah 9 akşam 5 arası bulunmaz ki? | Open Subtitles | لمَ لا يجدون الجثث بين التاسعة صباحاً وحتى الخامسة مساءً؟ |
cesetler kapıya göre nerede bulunuyordu, kaç tane pencere vardı. | Open Subtitles | الجثث كانت على مقربة من الباب. كم كان عدد النوافذ، |
Yeni cesetler hakkında kitabınızda güncelleme yapacağınızı söyledi. Heyecan verici. | Open Subtitles | أخبرتني بأنّكَ تكتب تحديثًا عن الجثث الجديدة، ذلك أمر مثير |
Evin altında cesetler bulduk ve haklıysak, Ferren'ı Kreskileri vurduğu evin altında... | Open Subtitles | جثث مدفونة تحت المنزل ولو كنّا محقين فسنعثر على المزيد من الجثث |
Tüm kayıplar teşhis edildiğinde, mezarda çürüyen sadece cesetler olacak ama bu sıradan eşyalar varlığını sürdürecek. | TED | حالما يتم التعرف على كل الناس المفقودين، وحدها الجثث المتحللة في القبور وهذه الأشياء العادية سوف تبقى. |
Roma'da yeraltı mezarlıklarında hem ölü yakma kapları, hem de el değmemiş cesetler bulunuyordu. | TED | في روما، كانت سراديب الموتى الموجودة تحت الأرض تضم جرار رماد الجثث وبقايا سليمة. |
Bu cesetler içme sularını kirletirken vahşi köpekler ve fareler, hastalıkları insan topluluklarına taşıyor. | TED | ثُلَّوث هذه الجثث مياه الشرب، بينما تنقل الكلاب والجرذان الشَرِسة الأمراض إلى البشر. |
cesetler çürür ve dolaşır durur savaş alanında, çünkü yaşayanlar da çürümüştür. | Open Subtitles | الجثث الميتة تتعفن فى الحقول والجداول لأن الأحياء فاسدون |
Sizin sevginize ben ancak etrafı kokutan gömülmemiş cesetler olarak değer veririm. | Open Subtitles | والذين أكره وجودكم كما أكره جثث الرجال غير المدفونة التى تلوث الهواء |
Zürafa ve çakmak da hatıra olarak alınmışsa başka cesetler de bulunabilir. | Open Subtitles | إن كانت الزرافة والولّاعة غنيمتين أيضًا فقد تكون هنالك جثث أخرى لنجدها |
Cüzam kolonisindeki cesetler oradan kaldırılmış. | Open Subtitles | الأجسام في مستعمرة المصاب بداء الجذام له كلّ أزيل. |
-Aileler evlerinden iniyor, cesetler her yerde | Open Subtitles | الكثير ماتوا محاولين الوصول لمنازلهم و الجُثث تحدف من السماء، رأينا واحداً يُقطع إرباً |
Çevredeki cesetler ve cinayetler yüzünden. | Open Subtitles | وذلك لأن جميع الهيئات والقتل في المنطقة. |
cesetler tören yapmaya bile mecali olmayan insanlar tarafından güverteden atılıyordu. | Open Subtitles | الأجساد تُغلّف على سطح المركب بواسطة أشخاص منهكين جداً لتأدية مراسم محترمة |
Narbo cesetler ve askerlerle dolu değil, ve nezih insanlar evlerinden çıkmaya korkuyorlar. | Open Subtitles | ناربو ليست مليئة بالجثث و الجنود و الأناس المحترمون يخشون الخروج من منازلهم |
Bu onlar için çok zorluk demek. Kan, cesetler, evrak işi. | Open Subtitles | لا، هذا يسبب لهم المشاكل دماء وجثث ومعاملات |
- Yine de olay yerleri, cesetler, kolay bir iş değil. | Open Subtitles | لا أعرف لو كان يجب أن تري مسارح الجرائم والجثث الميّتة. |
...ama orayı kazdığımda, cesetler yerine,.. | Open Subtitles | و لكن عندما نبشتها, فبدلاً من أن أجدد جثثاً, |
Bu cesetler ne kadar zamanlık, üç ile dört ay arası mı? | Open Subtitles | هذه الجثت يعود تاريخ وفاتها لكم، حوالي 3 أو 4 أشهر ؟ |
Heryerde cesetler var. Canlı kimse yok. | Open Subtitles | ثمّة جُثث في كلّ مكان ولا يوجد أحدٌ على قيد الحياة. |
Olay her neyse, bu sahte para cesetler için mıknatıs haline gelmeye başlıyor. | Open Subtitles | أياً كانت القضية، بدأ يتحول هذا المال المريب إلى مغناطيس للجثث |
Bu teklifi kabul etmezlerse, bu cesetler asla bulunamazmış. | Open Subtitles | لو أنكما لم تتقبلا هذا العرض فلن يتم العثور عن هاتين الجثتين |
Arkasında cesetler bırakıyor yani bizim de onu öldürmemiz gerek. | Open Subtitles | إنها تُخلّف القتلى يا رجل، وهذا يعني أن علينا قتلها. |