Bunun için daha iyi bir yol olmalı diye düşündük | TED | لذلك قلنا، يجب أن يكون هناك طريقة أفضل للقيام بذلك. |
Oğlununa daha iyi bir hayat sağlamaya çalışırken hayatını kaybeden bir anneydi. | TED | لقد كانت أما ضحت بحياتها تحاول الحصول على فرصة لحياة أفضل لإبنها |
Önümüzdeki yıl dünyanın daha iyi bir yer olacağını düşünüyor musunuz? | TED | هل تعتقدون أن العالم سوف يكون مكان أفضل في السنة القادمة؟ |
Bugün burada, okyanusun ortasında teknede duruyorum ve çalışmamın gerçekten önemli etkisini konuşmak için buradan daha iyi bir yer olamaz. | TED | أقف هنا اليوم على هذا القارب في عرض المحيط، وما من مكان أفضل من هذا للحديث عن تأثير عملي بالغ الأهمية. |
Tabii ki Kay. Yapacak daha iyi bir işim yok. | Open Subtitles | بالتأكيد , كاي ليس لدي شئ افضل من القيام بذلك |
Kısaca, şu an yaşadığımız dünyadan daha iyi bir dünya. | TED | و في المجموع، الحصول على عالم أفضل مما لدينا الآن. |
daha iyi bir ilaç taşınım sistemine ihtiyacımız olduğunu, söylemeye çalışıyorum. | TED | لذلك ما أحاول قوله هو أننا بحاجة لنظامٍ أفضل لإيصال الدواء. |
Kavanozdaki şekerleri yüzde üç ya da beş yaklaşıkla tahmin ederdiniz ve bu yüzde 90-95'inizkinden daha iyi bir sonuç olurdu. | TED | سيكون بين حوالي 3 و 5 بالمئة من عدد الحبات الموجودة بالجرة و سيكون أفضل من 90 إلى 95 بالمئة منكم |
Ve ideal anlamında siyaset, daha iyi bir yaşama ve daha iyi bir topluma erişmek için ilişkiler ağımızı sürekli irdelememizdir. | TED | و السياسة في التفكير المثالي، هي الطريقة التي نوجه كلامنا بشكل مستمر لشبكة من العلاقات لتحقيق حياة أفضل و مجتمع أفضل |
daha iyi bir şeyiniz yoksa bunlarla idare etmek zorunda kalacağız. | Open Subtitles | ، إذا لم يكن لديك أفضل من ذلك هذه ستفي بالغرض |
Dünya gençliğinin daha iyi bir dünyaya liderlik etmesi gerektiğini düşünüyor. | Open Subtitles | تشعر بأن شباب العالم لابد أن يقودوا الطريق نحو مستقبل أفضل |
daha iyi bir plan yap, Jake. Bu hiç bir işe yaramadı. | Open Subtitles | أفضل التفكير بخطة جديدة، جيك هذه الواحدة لا تعمل بشكل جيد جدا |
Bütün gün şunu öttürmekten daha iyi bir şey yapamazlar mı? | Open Subtitles | هل تعتقدين أن لديهم شئ أفضل من القعقعه هكذا طوال الوقت |
Sonra işleri düzeltmeye çalışmalıyım diyorum daha iyi bir hayat, vesaire. | Open Subtitles | لكن أعتقد بأن علي أن أصلح بعض الأشياء لحياة أفضل فقط |
Hayır, onu içmeyin. Size daha iyi bir şeyler vereyim. | Open Subtitles | لا، لا تشربي ذلك لديّ شيءٌ أفضل من ذلك بكثير |
Dünyanın hiçbir yerinde... ondan daha iyi bir savaş pilotu bulamazsınız. | Open Subtitles | لن تجد أفضل من هذا الطيار فى أى مكان فى العالم |
Hiç düşündün mü? Eğer daha iyi bir şey olsaydı. | Open Subtitles | هل تسائلت إذا هناك شيئاً أفضل مما نحن فيه ؟ |
Kimse daha iyi bir kanun koyucu ve koca olamazdı. | Open Subtitles | لم يكن هناك عضو هيئة تشريع و زوج أفضل منه |
Bir dahaki sefere daha iyi bir hikaye uydur, tamam mı? | Open Subtitles | المرة القادمة فكر في قصة افضل من هذه ، حسنا ؟ |
Başkasına tetiği çektirmekten daha iyi bir yol olabilir mi? | Open Subtitles | ما الطريقة الأفضل من جعل شخص آخر يضغط على الزناد؟ |
Bu ufak türler için yer altına çekilmek daha iyi bir seçenektir. | Open Subtitles | بالنسبة لهذا النوع الأصغر، الخيار الأفضل هو الإنسحاب تحت الأرض. |
Güçten daha iyi bir şeyimiz, umudumuz var. | Open Subtitles | ربما لدينا شيء افضل من القوة لدينا الامل |
Böyle politik konuşmalarla gerçekten önemli olana odaklanma arasındaki esas fark bu, insanlara daha iyi bir hayat sağlamak. | TED | هو ما يفرق الكلام السياسي هكذا والقيام بالامر الصحيح لتحسين حياة الافراد |
Eğer... ..iletmek istediğin bir mesaj ya da bir talebin varsa bunu senin için yapabilecek çok daha iyi bir pozisyondayım. | Open Subtitles | اذا اردت نشر رسالتك او كانت لديك مطالب انا فى موضع افضل بكثير للقيام بهذا لأجلك |
Ve şimdi New Jersey'in daha iyi bir yerinde yaşıyorum. | Open Subtitles | و الآن أنا اعيش في جزء افضل في نيو جيرسي |
benden daha iyi bir koca olman gerekiyor, çünkü sen ilerliyorsun ve şimdi onu hisstemeye başladım. | TED | يجب ان تكون زوجا افضل مما كنته انا, لان بهذه الطريقة يمكنك ان تحرز تقدما. وفي ذلك الوقت بدا كلامه يعني لي شيئا منطقيا. |
Eminim Willie sana benim verebileceğimden daha iyi bir cevap verebilir. | Open Subtitles | أنا متأكد ان ويلي يستطيع أجابتك افضل مني .أفضل مما أستطيع |
daha iyi bir aday bulamayacağız. | Open Subtitles | لن نجد مرشحة أنسب منها. |
Keaton'dan ve herkesten daha iyi bir şekilde. | Open Subtitles | . افضل من كيتون وأفضل من اى شخص |
daha iyi bir açıklama yapamadığım için üzgünüm ve daha anlamlı olmadığı için de üzgünüm. | Open Subtitles | اسف جدا ان التفسير لم يكن افضل و أنا اسف ان الأمر ليس منطقيا ولكن اخبرتك سلفا |
daha iyi bir şekilde ölemezsin. | Open Subtitles | الكثير من الفتيات الجميلات وسيكون الحفل بالمسرح الجديد الليلة |