ويكيبيديا

    "dalları" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الفروع
        
    • الأغصان
        
    • فروع
        
    • أغصان
        
    • فروعها
        
    • الاغصان
        
    • العصي
        
    • اغصان
        
    • أفرع
        
    Şu dalları toplayıp bir sal yapalım ve daha fazla kişinin güvende olmasına öncülük edelim. TED هيا بنا لنقود معظم الناس إلى الأمان ببناء هذه العوامة وتنسيق تلك الفروع مع بعض
    Hassasiyet ile el becerisinin kombinasyonu atalarımıza böcekleri, böğürtlenleri ve tohumları yakalamak için hassas motor becerisi ile ince dalları sımsıkı kavramalarını sağladı. TED هذا المزيج من الحساسيّة والبراعة أعطى أسلافنا القدرة الحركيّة الدقيقة لالتقاط الحشرات، وقطف التوت والبذور، مع الحفاظ على قبضة محكمة على الفروع النحيفة.
    Ters dönmüş dalları ve topraktaki izleri nasıl bulunacağını öğreten sendin. Open Subtitles أنت مَنْ علمتني كيف أعثر على الأغصان المتساقطة والآثار على الأرض
    Kocaman bir ağaçtan düşmüş ve aşağıya inene kadar tüm dalları kırmış gibi görünüyor. Open Subtitles تبدو كمن سقطت من على شجرة وكسرت كل الأغصان في طريقها للأسفل
    dalları olmayan bir ağacı hala bir ağaç olarak adlandırır mısın? Open Subtitles لو شجرة ليس لها فروع أو أوراق هل ستظل تدعوها شجرة؟
    Bence bilimin tüm dalları bu günlerde ihtiyatla ele alınmalı. Open Subtitles أظن كل فروع العلم يجب أن تتحرك بحذر هذه الأيام
    Ağaçların dalları beni yakalamaya çalıştı. Open Subtitles أغصان الأشجار في البرية كانت تحاول تقييدي
    dalları biraz fazla uzamıştı ve rüzgar esince pencereye çarpıyorlardı. Open Subtitles فروعها تكبر بشكل كبير وتقوم بصدم النافذة عندما تهب الرياح
    Binbaşı, dalları toplayıp ağaca geri takmanı istiyor. Open Subtitles حسناً ، إن الميجور يريدك أن تلتقط الفروع و تقوم بتثبيتهم مرة أخرى
    "Korkunç dalları olan garip ağaçları geçin." Open Subtitles أعبر الأشجار المشئومة ذات الفروع المرعبة
    Ama dalları geriye, başlangıca kadar takip ederseniz ağaç sonuçta hepimizin kökeninin aynı yerde olduğunu ortaya koymaktadır. Open Subtitles لكن باتباع الفروع إلى البداية وستكشف الشجرة أننا في النهاية من مكان واحد
    dalları kavramak için uygun ayak parmakları çok uzun elleri ve bacakları onun ağaçlarda yaşamaya uygun bir dinozor olduğunu düşündürüyor. Open Subtitles ،بأصابع تلاءمت مع القبض على الفروع وذراعان ويدان طويلتان فإنها تفترض أنه ديناصور تلاءَم للعيش في الأشجار
    Oradaki dalları görüyor musunuz? Open Subtitles لابأس،لا بأس، أنتم ترون هؤلاء الأغصان الأربعة فوق هناك؟
    Buraya gelirken kasırga için dalları kestiklerini gördüm. Open Subtitles لاحظتهم يقطعون الأغصان أثناء دخولنا بالسيارة, من أجل الإعصار
    "Sabah güneşi aydınlatsın yüzümü ve yapraklı dalları Open Subtitles شمس الصباح تضيء وجهي وأوراق الأغصان
    Yani, o zamanlarda Sekoya dalları dışında bu bölgede başka hiçbir şeyin olmadığı sanılırmış. TED في ما معناه، أنه كان يعتقد في ذلك الوقت أنه لم يكن هناك شيء في الأعلى باستثناء فروع السكويات.
    Kışın, kesilen dalları toplayıp onları sakladım ve baharda ağaca aşıladım. TED كنت أجمع الطعوم في الشتاء وأخزنها، ثم أُطعمّهم في نهايات فروع النباتات الأخرى في الربيع.
    Seabiscuit günün büyük bir kısmını uyuyarak, ardıç ağacının dalları altında kıvrılarak ve keyif yaparak geçirdi. Open Subtitles سى بيسكوت , كان ينام أغلب اليوم وتمتّع بالاسترخاء لساعات تحت أغصان الشجر
    Genç bir kızken Bir Mayıs dalları getirmeye bayılırdım. Open Subtitles عندما كنت فتاة ,إعتدت على جلب أغصان من أزهار الربيع
    O geceyi, dalları başlarımızın üzerinden en güzel kiliselerimizin tavanları gibi geçen büyük ağaçların altında geçirdik. Open Subtitles قضينا هذه الليلة تحت شجرة كبيرة والتى امتدت فروعها فوق رؤسنا مثلها كأجمل سقف
    Topladığım dalları elimde zar zor tutarak otobüslerde ve metroda binbir güçlükle eve getirebilirdim. TED كنت أجلب الاغصان إلى المنزل و أشرع بركوب الحافلات ومترو الإنفاق، و بالكاد كنت أستطيع حمل تلك الاغصان
    Ben hep bunun çocukları meşgul etmek için dalları birbirlerine bağlarken anlattıkları hikâyelerden sanıyordum. Open Subtitles .. لطالما ظننت أنه شيء مخصص للأطفال ، ليبقيهم مشغولين تخبرهم قصص عن سبب ربط العصي ببعضها
    Kırmızı dalları olan bir bitki arıyoruz. Open Subtitles نحن نبحث عن نبات ذا اغصان حمراء
    O yüzden market alışverişini yapmanı çocukları kontrol etmeni ve mümkünse ön bahçedeki dalları temizlemeni isteyecektim. Open Subtitles الذهاب للتسوق من البقالة , وتفقد الأولاد وهلا قمت بتنظيف أفرع الشجر من الساحة الأمامية

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد