ويكيبيديا

    "davaları" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • القضايا
        
    • قضايا
        
    • الحالات
        
    • بقضايا
        
    • القضائية
        
    • بالقضايا
        
    • دعاوى
        
    • قضاياه
        
    • لقضايا
        
    • قضاياك
        
    • دعاوي
        
    • القضايّا
        
    • الأمور المُتعلقة بقضية
        
    O davaları kazanmak, paraları almak. Onların suçlu olduğunu biliyorduk. Open Subtitles تفوز بتلك القضايا ثم تأخذ المال كنا نعرف بأنهم مذنبين
    Bu sayede sadece tutkuyla istediğim davaları alma lüksüm var. Open Subtitles ولكن أيضا يحّملنى ترف اختيار القضايا التى أحس بحميمية نحوها
    Beraber davaları çözüyorduk. Değerli nesneler, ilgi uyandırıcı hikayeler, egzotik mekanlar. Open Subtitles ، لقد حللنا القضايا معاً موادٌ ثمينة ، قصصٌ وأماكن مثيرة
    Sigorta davaları geldiğinde, Bruiser genellikle benim göz geçirmemi ister. Open Subtitles بروزر عادةً يطلب مني مراجعة قضايا التأمين التي تجيء لنا
    1870 ve 1872'de Prickly Pear Çayı'yla ilgili emsal teşkil davaları oldu. TED وحدث هناك قضايا في هذا الخصوص في عام 1870 و 1872 وكلتيهما تخصان جدول بريكلي بير كريك
    Eğer Tanrı hayatlarımızın içinde olsaydı, bu davaları çözmek bu kadar zor olmazdı. Open Subtitles ،لو كان الرب موجودا في حياتنا .فلن يكون من الصعب حل هذه القضايا
    Bu yeni, süslü birimimiz yok yere eski davaları kurcalıyor. Open Subtitles هذه الوحدة الجديدة الفخمة التي تنبش القضايا القديمة بلا مبرر
    Bazılarının davaları tartışmaya açık, bazıları ise tehdit ve şiddet içeriyor. TED بعض هذه القضايا موضوع شك واخرى تشمل التهديد والعنف.
    Şu yeni şov bu boş zamanlarında davaları çözen bir polis hakkında. Open Subtitles هذاالمسلسلالجديد.. عن رجل الشرطة الذي يحل القضايا في وقت إستراحته
    Sosyal davaları alırız. Open Subtitles إننا نستلم القضايا ذات العلاقة الاجتماعية
    Bu şekilde davranışlar davaları kaybetmene neden olur. Open Subtitles هذا النوع من التصرفات من الممكن ان يكلفك خسارة بعض القضايا خاصة في قاعتي
    Kural 11 , bu tür zaman kaybettirici ve sorumsuz hukuk davası açanları engellemek ve bu davaları açanlara ağır cezalar getiren bir hukuk şartı. Open Subtitles القانون الحادى عشر ، القانون المدنى لمنع القضايا التافه و الغير مسؤلة مثل تلك القضية و ردع من أقاموها بشدة
    Ben büyük davaları getiriyorum, onlar da büyük haberleri. Open Subtitles أنا أحضر القضايا الكبيرة والتي تحضر الأخبار الكبيرة
    Ve davaları yazdığında her biri arasına nokta koy. Open Subtitles وعندما تفصّل القضايا ضع نقطة قرب كل واحدة
    İlk bakışta, davayı incelemeye bile gerek yoktu fakat araştırmalarım gösterdi ki tek şahitli teşhis davaları hatalı olma eğilimindedir. TED للوهلة الأولى، يبدو أن القضية قد فُتحت وأُغلقت، ولكن بحثى أظهر أن قضايا التعرف ذات الشاهد الواحد عرضة للخطأ.
    - Yani onun işi bana yardım etmek... kendi yersiz şüphelerine dayanarak 10 yıllık davaları karıştırmak değil. Open Subtitles لا ان يُنقّب فى قضايا منذ 10 سنوات بناءا على شكوك لديه هو
    -Yavaş yavaş belli oluyor. İşte kimseye söylemedim çünkü elimdeki iyi davaları kaybederim ve odamda sinek avlamaya başlarım. Open Subtitles لم أخبر أحداً بالعمل إن فعلت لن أحظى بأي قضايا جيدة
    Ben bir adli gelişim psikoloğuyum ve bu tür davaları inceliyorum. TED أنا طبيبة نفسية شرعية، وأدرس هذه النوعية من الحالات.
    - Silah davaları kazanıImaz. Open Subtitles الإدعاء لا يفوز بقضايا الأسلحة يا سيد روهر
    karmaşık vergi yapısı, çığır açan hukuk davaları için ihtiyaç duyulacak. Ancak makineler, bu işlerin kademelerini daraltacak TED سنحتاجهم لهيكلة الضريبة المعقدة ابتكار وتجديد الدعوى القضائية ولكن ستقلّل الآلات من مكانة هذه الوظائف
    Sen gelene kadar da, davaları çözmemize yardım ediyordu. Open Subtitles كان يساعدنا بالفوز بالقضايا حتى قمت أنت بالظهور
    Benim için önem arz eden davaları kendi yöntemimle açmak isterim. Open Subtitles هل تشعرين بالضجر؟ أريد اقامة دعاوى تهمني وأريد التعامل معها بطريقتي.
    Üzerinde hile yaptığı sadece kendi davaları değildi. Open Subtitles لم تكن فقط قضاياه التي غشّ بها.
    Bunun gibi davaları çözerek çok para kazandı. Open Subtitles إنه يجني الكثير من الأموال بحله لقضايا مثل تلك
    Bütün davaları çözmene yardım edecek halim yok ya. Open Subtitles لا يمكنني مساعدتك في حل كل قضاياك
    ve motorsiklet kafa yaralanmalarında, işçi davaları ve diet hap davalarında. Open Subtitles و إصابات الدراجات البخارية تعويضات الموظفين و دعاوي حبوب التخسيس
    Yarın sabah onlara, davaları kapatmak için yüzde on teklif edeceğiz. Open Subtitles بصباحِ الغد, نعرضُ عليهم .عشرة سنتات بالدولار لكي نسدد تلك القضايّا
    Jane Doe projesi askıya alındı dediğimde bütün Jane Doe davaları ve Jane Doe'nun kendisi kastettim. Open Subtitles (عندما قُلت أنه تم تعليق العمل على قضية (جين قصدت كل الأمور المُتعلقة بقضية (جين) ، و (جين) نفسها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد