ويكيبيديا

    "deliller" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الدليل
        
    • أدلة
        
    • دليل
        
    • الادلة
        
    • الأدلّة
        
    • أدلّة
        
    • دليلاً
        
    • ادلة
        
    • والدليل
        
    • الادله
        
    • دليلُ
        
    • الأدلة
        
    • الدلائل
        
    • ادله
        
    • والأدلة
        
    Seni deliller ve kurallar hakkında konferans vermen için aramadım. Open Subtitles أنا لا اريدك أن تفتح لي محاضرة عن قواعد الدليل
    "Kesin deliller gösteriyor ki bu son cinayet daha önce şehrimizden sekiz çocuğu öldüren aynı şeytani canavar tarafından gerçekleştirildi." Open Subtitles إن الدليل المؤكد يقودنا إلى أن نؤمن بأن القاتل هو نفس الشخص الذي قتل ثمانية من الأطفال
    Komiser Caine'in sağladığı deliller sayesinde Çocuk Hizmetleri Şubesi korunmaya muhtaçlık dilekçesi verdi. Open Subtitles تم تزويد إدارة الخدمات الطفل كافية أدلة اللفتنانت كين إلى ملف دعوى التبعية.
    Biraz sakar ve arkasında deliller bırakıyor ama yine de tehlikeli biri. Open Subtitles في منتصف الليل. إنه أخرق ويترك ورائه أدلة ولكنه لا يزال خطير.
    Sizin de bildiğiniz gibi elinizdeki deliller ikinci derecede delil Komiser. Open Subtitles تعرف، كل ما حصلت عليه هو دليل ظرفي، أيُها الملازم أول
    Eğer deliller bu kadar yetersizken müvekkilimi mahkum ederseniz... sizi temin ederim birgün bir yerde gecenin sessizliğinde... çığlıklar atarak uyanacaksınız. Open Subtitles و انا اقول لك لو تمت ادانته بهذه الادلة الغير كافية اوؤكد لكم ان في يوم من الايام في سكون الليل ستستيقظون علي صراخكم
    - Öyleyse elinizde bilmediğim önemli deliller var. Open Subtitles ماهو الدليل المهم الذي لديك ونحن جاهلون به
    Müfettiş, adli deliller okunurken siz de mahkemedeydiniz değil mi? Open Subtitles هل كنت بالمحكمه ايها المفتش؟ عندما اعلنوا عن الدليل الجنائى نعم يا سيدى
    deliller, incelemenin üzerinde, şiddetli bir akciğer ödemi olduğunu gösteriyor. Open Subtitles الدليل, على الفحص تشير إلى وزمة رئوية حادة
    deliller mahkeme salonuna taşınmış olacak. Mahkeme salonuna öyle mi? Open Subtitles ـ الدليل سوف يسلم إلى المحاكم ـ إلى المحاكم؟
    Burada yedi bini aşkın yıldır insanların yaşadığına dair deliller var. Open Subtitles هُناك أدلة على بشر عاشوا هُنا لأكثر من سبعة ألاف عام.
    Yaşım ilerlediğinde bilim insanlarının büyük patlamaya dair deliller bulduğunu duydum. Open Subtitles عندما كبرت سمعتُ أنَّ العلماء قد اكتشفوا أدلة على الإنفجار الكبير.
    İnsanları inandırmanın tek yolu onlara açık deliller göstermektir. TED الطريقة الوحيدة التي يمكنك أن تدع الشخص يصدق هو عندما تقوم بإظهار أدلة قاطعة.
    Bazı gözetlemeler yaptım. Onları rapor da ettim. Ama elimde somut deliller yoktu. Open Subtitles لقد قمتُ ببعضِ المراقبة و الإستطلاع أيضاً .لكنني لم أحصل على دليل دقيق
    Ama size şantaj yaptığına dair deliller var. Open Subtitles لكن يوجد دليل على أن الرجل كان يبتزك أبتزاز ؟
    - Polisin eline Bayan Andrews hakkında yeni deliller geçti. - Bayan Andrews da kim? Open Subtitles وجد البوليس دليل جديد على السيدة اندروز من السيدة اندروز ؟
    deliller, parmak izleri, tanıklar aleyhindeydi. Open Subtitles الادلة كانت كلها ضده: بصمات الأصابع ، والشهود.
    Karavandan toplanan deliller çoğalıyor. Open Subtitles الأدلّة تتراكم فوق بعضها في المنزل المتنقّل
    Yetersiz deliller, tanık korkutmak, jüri ayarlamak... Tüm detayları duymak ister misin? Open Subtitles أدلّة مفقودة، تهديد شهود، تلاعب بالمحلّفين، لديّ تفاصيل، فهل تودّين سماعها؟
    "Chicago polisinin sakladığı veya gizlediği deliller sundunuz, değil mi?" diye sordum. Open Subtitles قمت بعرض أن هناك دليلاً أُخفي أو دُفن هل هذا صحيح ؟
    Bu talebiniz New Jersey... eyalet mahkemesine sunulmamış yeni deliller içermektedir. Open Subtitles لكن المدعي العام محق الالتماس يحتوي على ادلة جديدة لم تقد من قبل في محكمة نيوجيرسي
    Eski bir dava üzerinde çalışıyorum, ve bütün deliller sanki yer yarıldı içine girdi. Open Subtitles أُشغّلُ حالةَ قديمةَ والدليل الأصلي لا يَبْدو لِكي يَكُونَ أي مكان على كوكب الأرضِ.
    Tüm deliller muhafızı işaret ediyor fakat belki de o sadece bir kurban. Open Subtitles أنت على حق جميع الادله تشير لهذا الحارس و لكن ربما هو فقط وقع فى فخ
    Bak, Polisler ellerinde çok önemli deliller olmadığı sürece kimseyi tutuklayamazlar, değil mi? Open Subtitles النظرة، الشرطة لا يَستطيعونَ الإعتِقال أي واحد ل جريمة مثل هذه مالم عِنْدَهُمْ دليلُ جدّيُ، حقّ؟
    Parmak izleri morgda alınmış olabilir. deliller arasında bağlantı yok. Open Subtitles يمكن أخذ البصمة في المشرحة ليس هناك سلسلة من الأدلة
    Ama cevaplanması gereken sorular var. - deliller onunla birlikte mezara gidebilir. Open Subtitles ولكن هناك اسئلة لابد من الحصول عليها حول وفاتها الدلائل قد تدفن معها
    Örneğin, onun aleyhine daha ileri deliller ortaya çıkarsa. Open Subtitles انك تظن انه الفاعل اكيد اذا كانت ظهرت ضده ادله اخرى
    Ve neler olduğunu dinlediğimiz deliller neler olup bittiğini çok net bir biçimde gösteriyor,beyler. Open Subtitles والأدلة التي سمعناها تتحدث بوضوح بما فيه الكفاية، ايها السادة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد