ويكيبيديا

    "eksik" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مفقودة
        
    • ناقص
        
    • المفقود
        
    • المفقودة
        
    • أقل
        
    • ناقصة
        
    • ينقصنا
        
    • ينقص
        
    • نقص
        
    • ينقصه
        
    • عداد المفقودين
        
    • مفقوداً
        
    • ينقصك
        
    • يفتقد
        
    • تفتقد
        
    Onda da 5. sayfa eksik, o yüzden bilgisayardaki dosyaları kontrol ettim. Open Subtitles والصفحة الخامسة فيه مفقودة أيضاً لذا تفقدت مستندات القضية في نظام الحاسوب
    Sinema salonunda eksik olduğunu daha fark etmedilerse bile, her an fark edebilirler. Open Subtitles في اي لحظة قد ينتبهو أنها مفقودة لو لم ينتبهو إلى ذلك سابقاً
    On bir hayat ziyan oldu. Sizin sayınızdan bir eksik. Open Subtitles إحدى عشر حياة انتهت هذا عددكم أيها المحلفين ناقص واحد
    Irmağın akışının halen frekans izi olarak sayfanın alt üçte birlik kısmında görebilirsiniz. Fakat üst taraftaki üçte ikilik alanda neyin eksik olduğunu farkedebilirsiniz: TED كما ترون فالتيار مازال موجودا في الثلث الاسفل من الصفحه لكن لاحظوا ما المفقود في الثلثين في الاعلى
    Bu denklemde eksik kalan temel ögelerden birinin öz güven olduğuna inanıyorum. TED وأنا على يقين أن الثقة هي إحدى الأشياء الرئيسية المفقودة من المعادلة
    Efendim, ne dediyseniz onu yaptım. Ne eksik ne fazla. Open Subtitles لقد فعلتُ ما طلتبه مني سيدي لا أكثر ولا أقل
    eksik parçalar ve dişlerle sonunda korkunç derecede yıpranmış Bay Patates Kafa'ya benzeyebilirsiniz. TED ستبدو في النهاية بالٍ ربما مثل السيد رأس البطاطا وبطقم أسنانٍ وأجزاء ناقصة.
    - Tek eksik bir mariachi grubu. - Onlar da hazırlanıyorlar. Open Subtitles .كل ما ينقصنا هو فرقة ماريانتي الموسيقيه .ها هم هناك يجلسون
    Merkez kesici dişin kenarı eksik diğerinin üzerinde bir çentik var. Open Subtitles ،ثمة زاوية مفقودة من القاطع المركزي والقاطع المركزي الآخر يحوي تجويفاً
    Avukat'ının dosyalarını inceliyorduk ve Adli tıp raporunda eksik olan bir sayfa vardı ve katilin muhtemelen sağ elini kullandığı yazıyordu. Open Subtitles كنا نتحقق من ملفات المحامين، وكان هناك صفحة مفقودة من تقرير الطب الشرعي، ومكتوب أن القاتل على الأرجح يستخدم اليد اليمنى
    Evet, bu kelime eski bir kelime ki çoğu insan bazı parçaların eksik olduğunun farkında değil. TED نعم، كلمة إنجليزية قديمة جدًا وأن الكثير من الناس لا يعرفون أنه يوجد أحرف مفقودة منها.
    Eğer bu budanmaya sebep olan bir gen varsa, ve bu gen mutasyona uğrarsa, yanyana olan beyin bölgeleri arasında eksik budanma olur, TED فإذا كانت هناك جينة تسبب هذا التشذيب، وإذا تحورت هذه الجينة، ستحصل على تشذيب ناقص بين مناطق المخ المتجاورة،
    Teknoloji ne ister? Açıkçası bu eksik bir soru, bir organizmaya bir genmiş gibi bakmak, ona eksik bir şekilde bakmak demek. TED بالتأكيد هذا السؤال ناقص النظر للأعضاء الحيوية كجين فقط هي نظرة قاصرة
    Biz de eksik biyolojik uzvu modelledik ve hangi reflekslerin meydana geldiğini, omurilik reflekslerinin kasları nasıl kontrol ettiğini TED وبذلك نطبق حركة الطرف الطبيعي المفقود وإكتشفنا الإستجابات التي تحدث وكيف تقوم إستجابات العمود الفقري بالتحكم بالعضلات
    Ve modellerimizde neyin eksik olduğunu görmeye yardım eden de bu. TED وهذا ما يساعد على رؤية المفقود في نماذجنا.
    Yani bazı simgeleri bilerek silip, bilgisayardan eksik simgeyi öngörmesini istiyoruz. TED حتى نقوم بمحو عمدا بعض الرموز ، و نطلب من الحاسوب التنبؤ بالرموز المفقودة.
    Düşünüyorum da belki eksik olan detay değil daha çok denge gibi. Open Subtitles .. أفكر ما هو مفقودٌ هو تفاصيل أقل و المزيد من التوازن
    Morg kayıtlarına bir bakalım ama eksik kulaklı bir ceset hatırlamıyorum. Open Subtitles سنحقق في سجلات المشرحة لكن لا أتذكر قدوم جثة ناقصة أذن
    Buraya gelenlerin hemen hepsi. Ama hala 150 eksik var. Open Subtitles وافق كل الذين حضروا تقريباً إنما مازال ينقصنا قرابة 150
    Aynı sayıda tuğla olacak. Bir tane bile eksik olmasın. Open Subtitles تذكروا أن إنتاجكم سيكون هو نفسه لن ينقص قالبا واحدا
    Bunlar gibi benzer kötü şeyler Puanlarımızın eksik olması demektir Open Subtitles او اي اعمال مماثلة .. نحصل على نقص في النقاط
    Yaptığınız sürece benim süre değer Ben senin performansını burada bulabilirsiniz eksik. Bay Stewick, ben bu işe ihtiyacım var lütfen. Open Subtitles إذا لم تجعلى الأمر يستحق ، ربما أجد أدائكِ هنا ينقصه الجودة
    Görünüşe göre düğün hediyelerinden biri eksik. Open Subtitles يبدو أننا في عداد المفقودين هدية الزفاف أيضا.
    Havayolu çantasına baktığımızda eksik olan bir şey vardı "bir ajanda". Open Subtitles عندما فتشنا حقيبة السفر كان هناك شيئاً مفقوداً ... .. مفكرة
    Madhu , sen benim gibi eksik değilsin, evlenebilirsin tekrar annelik yaşayabilirsin Open Subtitles على عكسي ، لا ينقصك شيئا ، يمكنك أن تتزوجي ، وتصبحين أم من جديد
    Aman Tanrım! Gelecekle ilgili imgeleminde bir kolu eksik diyordun. Open Subtitles يا ربّاه ، في رؤياك بالمستقبل لقد كان يفتقد ذراع
    Yakın zamanda ona, hayatında çok önemli bir şeyin eksik olduğunu söyledim. Open Subtitles كنتُ أخبرهـا مؤخراً بأنّهـا تفتقد شيء حيوي في حياتهـا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد