ويكيبيديا

    "endişelenecek" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • للقلق
        
    • تقلق بشأنه
        
    • لتقلق
        
    • يقلق
        
    • القلق
        
    • نقلق
        
    • لتقلقي بشأنه
        
    • لأقلق
        
    • تقلق حياله
        
    • يقلقك
        
    • لنقلق
        
    • مقلق
        
    • تقلقوا
        
    • تقلقى
        
    • ستقلق
        
    Resmi bir iş için buradayım. Endişelenecek bir şey yok. Open Subtitles أنا هنا في مهمة رسمية لا وجود لما يدعو للقلق
    Endişelenecek bir şey yok. 30 saniye duruyor, sonda kendiliğinden aşağı ineriz. Open Subtitles لا شىء يدعو للقلق ، بعد 30 ثانيه سيكمل المصعد نزوله آلياً
    Sanki Endişelenecek hiçbir şey yokmuş gibi kız kardeşinle ders çalışıyorsun. Open Subtitles تساعد اختك في حل واجبها وكأن ليس هناك ما تقلق بشأنه
    Ve konumları konusunda Endişelenecek kadar büyük olmayan yavrular hâlâ anneleri tarafından korunuyorlar. Open Subtitles وليست الصغار كبيرة بما يكفي لتقلق على المكانة بينما لا تزال تحميها أمهاتها
    Sayın yolcular, her şey yolunda.. Endişelenecek bir durum yok... Open Subtitles حسناً أيها الجميع، كل الأمور على ما يرام، لا شيء يقلق
    Endişelenecek bir şey değil. Aslında parkı da biraz genişletecek. Open Subtitles لا شيء يستوجب القلق في الحقيقة ذلك سيحسّن المتنزّه كثيراً
    Bence Endişelenecek bir şey yok. Bence o mektuplar takıntılı birinin sözleri. Open Subtitles لا يجب أن نقلق بخصوصه لأني أعتقد أنه من عمل شخص مجنون
    Durumumuz iyi, güvendeyiz, Endişelenecek bir şey yok. Yarın konuşuruz. Open Subtitles نحن بخير وبسلامة لذا لا داعي للقلق أتحدث إليك غدا
    Durumumuz iyi, güvendeyiz, Endişelenecek bir şey yok. Yarın konuşuruz. Open Subtitles نحن بخير وبسلامة لذا لا داعي للقلق أتحدث إليك غدا
    Bana Endişelenecek bir şey olmadığını söyleme auran bunun tamamen zıttını söylüyor. Open Subtitles لا تخبريني أنه ما من داع للقلق. لأن عينك تخبرني العكس تمامًا.
    Büyükler bunu söylerse bu demektir ki Endişelenecek bir şey var. Open Subtitles هذا الكبار يقول عندما للقلق يدعو ما شيء هناك أن يعني
    Endişelenecek bir şey yok millet! Makinist gözlüklerini unutmuş herhalde! Open Subtitles لاشيء يدعو للقلق يا قوم لابد أن المُهندس نسي نظاراته
    Bizi dinle, Quasi. Endişelenecek bir şey yok. Open Subtitles خذها منا كلمة,كوازي ليس هناك ما يجب ان تقلق بشأنه
    Doğruyu söylediğin sürece, Endişelenecek hiçbir şey yok! Open Subtitles طالما أنك قلت الحقيقه فليس هناك شيء لتقلق بشأنه.
    Sınıfımda kahramanlar ve Endişelenecek karısı veya çocuğu olan kekemeler için yer yok. Open Subtitles ليس لدى اى مكان فى فصلى للأبطال او ابطال سباحة بزوجة و اطفال يقلق عليهم هل فهمتنى ؟
    Endişelenecek bir şey yok, değil mi? TED ليس هناك مايدعوا إلى القلق ، أليس كذلك ؟
    İkisinin arasında bir ilişki varsa bile bunun Endişelenecek bir tarafı yok. Open Subtitles فلنفترض أنهما كانا على علاقة رومانسية ببعضهما فان هذا شيء ليس علينا أن نقلق بشأنه
    Güven bana, kızım, Endişelenecek hiç bir şey yok, tamam mı? Open Subtitles ثقي بي يا فتاة، لا شيء لتقلقي بشأنه حسناً
    Endişelenecek bir şey yokmuş, eve çocuklarıma dönmeyi... - ...dört gözle bekliyorum! Open Subtitles أعلم بأنني غبية لأقلق لا يمكنني الانتظار لأعود إلى المنزل، إليكما
    O halde, bu doğruysa Endişelenecek bir şeyiniz yoktur değil mi? Open Subtitles حسنا اذا كانت هذه هي الحقيقة فلا شئ تقلق حياله ؟
    Öyleyse senin için Endişelenecek bir şey yok, değil mi? Open Subtitles لا يوجد ما يقلقك إذن ، أليس كذلك ؟
    Endişelenecek daha acil şeyler var. Open Subtitles اخشى ان يكون هناك اشياء هامة لنقلق عليها
    Teoride karmaşık bir ameliyat olsa da Endişelenecek bir şey yok. Open Subtitles وهذا نظرياً يعقد الأمور ولكن أيضاً لا شيء مقلق
    Böylelikle içebilirsiniz, takılırsınız ve Endişelenecek bir şey de olmaz. Hayır. Open Subtitles ,بهذه الطريقة بوسعكم أن تشربوا وتتسكّعوا دون أن تقلقوا من شيء
    - Sadece onlara alışıyorsunuz. Endişelenecek bir şey yok. Bir kazanan var. Open Subtitles انت اصبحتى متكيفه مع هذة الاقراص لا داعى لكى تقلقى لدينا فائز لدينا فائز
    Afedersiniz Bay Emerson. Geri dönmezsem eğer kuzenim çok Endişelenecek. Open Subtitles أعذرني ولكن أبنة عمي ستقلق جداً إذا لم أعود الآن

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد