- Herhangi bir şüphe durumunda evsiz barksız sığınmacı grubu gibi davranacağız. | Open Subtitles | أي سبب للشك في أننا شيء ما إلا مجموعة من المهاجرين المشردين |
Ben de o tembel evsiz aylaklardan biriyim birşeyler duydum. | Open Subtitles | نعم, آمين. أنا أحد اولئك المشردين الكسالى الذين سمعت عنهم |
Bir otelde kaçak kalan evsiz biri nasıl oda servisi ister? | Open Subtitles | كيف يطلب رجل متشرد ينزل بفندق بشكل غير شرعي خدمة الغرف؟ |
evsiz ayyaşın teki, ki onu da sekiz saat önce tutuklamalıydık! | Open Subtitles | مخمور بلا مأوى كان يجب علينا حجزه منذ ثمان ساعات مضت |
Sokakta rastladığımız evsiz adamın emekli bir asker olduğunu söylememiş miydin? | Open Subtitles | لم تقل أن الشخص المتشرد في الممر كان طبيب بيطري ؟ |
evsiz barksız kardeşimle çıkacak olan kızı tanımayı çok isterim. | Open Subtitles | احب ان اعرف اي فتاة يمكنها ان تواعد اخي المشرد |
Biliyorsunuz, şöyle bi durum var, mesela hiç görmediğiniz, çok çekici, sarışın, büyük göğüslü, evsiz bi kadın hiç görmezsiniz. | Open Subtitles | كما تعلم لقد كتبت تلك النكتة ولن ترى مثيلا لها ابدا هناك امراءة شقراء جذابة للغاية كبيرة الصدر ولكنها مشردة |
Bu dediğin yatakta osurmaktan evsiz birini öldürmeye kadar her şeyi kapsar. | Open Subtitles | هذا يغطي كل شيء , من اخراج الريح بالسرير إلى قتل مشرّد |
Hey, evsiz kalmak istiyorsan havla. | Open Subtitles | أنت على بعد خطوة ونصف من أن تصبح مشرداً. |
Vakfınıza ülkemizin evsiz insanları için bir tesis işletme lisansı verilmiş. | Open Subtitles | لقد تم منح الرخصة لمؤسستك من أجل إقامة مكان إيواء المشردين |
Dışarıya gönderdiğimiz evsiz sayısı arttıkça suç oranı da bir o kadar düşüyor. | Open Subtitles | كلما زاد عدد المشردين الذين نرسلهم للعالم الواسع كلما إنخفض معدل الجريمة لدينا |
Yirmi beş yıl önce genç bir delikanlıyken bayağı iyimserlikle, Oakland, California'da bir park tasarlamak istedik, evsiz insanlar için. | TED | قبل 25 عامًا، عندما كنتُ طفل صغير، متفائل جدًا، أردنا تصميم حديقة في وسط مدينة أوكلاند، كاليفورنيا للأشخاص المشردين. |
evsiz bir adama yukarı taşıması için 10 dolar verdim. | Open Subtitles | لقد دفعتُ لرجل ٍ متشرد 10 دولارات ليحضره إلى هنا |
Fırtınadan sonra, küçük bir kasabanın ormanında bulunmuş ölü bir evsiz gibisin. | Open Subtitles | حسناً، من الأفضل أن تكون متشرد ميت في غابة إحدى المدن الصغيرة |
evsiz ayyaşın teki, ki onu da sekiz saat önce tutuklamalıydık! | Open Subtitles | مخمور بلا مأوى كان يجب علينا حجزه منذ ثمان ساعات مضت |
Ve beş yıl kiliseme gidebilirim ve asla hiç bir evsiz insan göremem. | TED | وقد تمر خمسة سنوات ولا أرى على الإطلاق شخص بلا مأوى. |
Eğer o sendikacı adamdan başkası evsiz adamı öldürdüyse, bilmek istiyorum. | Open Subtitles | ولو كان هناك شخص آخر في النقابة قتل المتشرد أريد معرفته |
O evsiz adama ismini, gününün nasıl geçtiğini soracağım, çünkü bazen insanların tek istediği insan olmaktır. | TED | سأسأل ذاك المشرد عن اسمه، وكيف كان يومه، لأن أحيانا كلما يريده الناس هو الإنسانية. |
Biliyorum evden atılıp evsiz kalacağım ve sen de işsiz kalacaksın. | Open Subtitles | وأعلم أني على وشك الطرد ثم أصبح مشردة ، ثم عاطلة |
17 yaşında evsiz bir çocuk, ve hamile bir kız arkadaşı var. | Open Subtitles | إنه في السابعة عشر من عمره , فتى مشرّد ولديه صديقةٌ حامل. |
Fakat yıllarca ağır işlerde çalıştıktan sonra kendimi evsiz barksız, hurdalıkta yatarken buldum." | Open Subtitles | "لكن بعد سنوات طويلة من العمل الجاد أجد نفسي مشرداً ونائماً بساحة خردة" |
Onlar kesinlikle fakir, beyaz, işsiz evsiz erkeklerden daha iyiler. | TED | إنهن حتمًا أفضل مكانة من الرجال الفقراء البيض العاطلين المشرّدين. |
Dışarı çıkıp bunu evsiz bir kadına söylemelisin, belki onu etkileyebilirsin. | Open Subtitles | لربما يجب أن تتكلم مع امرأة متشردة بالخارج لربما تكون معجبة |
Oh! Gerçekten evsiz olanları da bu etkinliğe davet edeceğimizi bilmiyordum. | Open Subtitles | أنا لم أدرك ، أننا دعونا المتشردين الحقيقيين في هذا الحدث |
Winslow'daki evsiz barınağını kapatıyorlar, biz de buraya taşınmaya karar verdik. | Open Subtitles | اه، فهي إغلاق ملجأ للمشردين على ينسلو، لذلك قررنا التحرك هنا. |
Son birkaç haftadır buralarda takılan evsiz bir adam var. | Open Subtitles | هنالك رجل مُشرّد كان يتسكّع هنا خلال الأسابيع القليلة الماضية. |
Bu şeker örtülerinin içinde uyuyorum. Küçük evsiz bir kız gibi sarıp sarmalanıyorum. | Open Subtitles | أنام على تلك الحلوى المغلّفة، وأغطي نفسي كما لو كنت سيّدة مشرّدة صغيرة |
Yanan evsiz bir adamın şu an karanlıktan çıkıp gelmesinin ne kadar korkunç olacağını... | Open Subtitles | لا أنفكّ عن التفكير كيف سيكون الوضع مخيفاً لو أنّ متشرّد محترق.. |