Az önce, mesleğe seninle aynı zamanda adım atan adamı gördün. | Open Subtitles | لقد رأيت لتوك رجلا بدأ عمله المهنى فى نفس وقت بدايتك |
Öldüğü zaman cennetin ve dünyanın üzerindeki karanlığı gördün mü? | Open Subtitles | انت رأيت الظلام الذى ملأ السماء و الارض حين مات |
44'lük Magnum'un bir kadının yüzüne neler yapabileceğini gördün mü? | Open Subtitles | هل رأيت ما يمكن ان يفعلة مسدس ماجنوم بوجة امرأة؟ |
Şu insanları gördün. Senin için onlar birkaç sıradan insan. | Open Subtitles | هل رأيتِ هؤلاء الناس ، بالنسبة لكِ ستكتظ بهم الساحات |
gördün mü, yaramazlık edip işini yapmayınca başına neler geldi? | Open Subtitles | هل ترى كل هذا الإيذاء ؟ لأنك لم تؤدى واجبك |
Birisini öldürdüğünü gördün... ve seni de öldürmesinin... pekâlâ mümkün olduğunu biliyordun. | Open Subtitles | وقد رأيته يقتل احدهم وقد عرفت انه في امكانه ان يقتلك أيضا |
Ve sen annenin sevgililerinin nasıl ölümcül bir orduya dönüştürdüğünü de gördün.. | Open Subtitles | و أنت رأيتي أمك تستخدمه للتحكم بمجنديها العاشقين لها لكنها أدمغة ميّتة |
44'lük Magnum'un bir kadının yüzüne neler yapabileceğini gördün mü? | Open Subtitles | هل رأيت ما يمكن ان يفعلة مسدس ماجنوم بوجة امرأة؟ |
Transa geçtiğin zaman o mezar taşından başka bir şey gördün mü? | Open Subtitles | عندما كنت في غيبوبتك هل رأيت شيئا ؟ بقرب ذلك القبر ؟ |
Orada ne olduğunu gördün. Hala onunla devam etmek istiyor musun? | Open Subtitles | رأيت ما حدث هناك وتريد أن تبقى معه بعد كل ذلك؟ |
- Bu doğru değil! - Bunun böyle olduğunu gördün! | Open Subtitles | ـ هذا ليس صحيحا ـ لقد رأيت بنفسك حقيقة ذلك |
- Bu doğru değil! - Bunun böyle olduğunu gördün! | Open Subtitles | ـ هذا ليس صحيحا ـ لقد رأيت بنفسك حقيقة ذلك |
İyi de nasıl kaynaştıklarını gördün mü? "Cilt 6. Ha-ha-ha." | Open Subtitles | نعم ، ولكن هل رأيت كيف كانوا يضحكون الإصدار السادس |
Adamlarından biri ona enerji silahı fırlattığında ne olduğunu gördün mü? | Open Subtitles | هل رأيت ماذا حدث عندما أحد الحراس ألقى لة سلاح ؟ |
- 20 dolarlık banknotun arkasını hiç gördün mü dostum? | Open Subtitles | هل رأيت ظهر ورقة 20 دولار؟ لا أعلم يا رجل |
Şu ana kadar sadece görmek istediklerini gördün çünki yaşamak istiyorsun. | Open Subtitles | لقد رأيتِ فقط ما أردتِ أن تريه لأنكِ اردتِ أن تعيشي |
- Beni vuramazsın! - Yalan söylediğinde ne olduğunu gördün mü? | Open Subtitles | انت لن تطلق على النار انت ترى ماذا يحدث عندما تكذب |
Birisini öldürdüğünü gördün... ve seni de öldürmesinin... pekala mümkün olduğunu biliyordun. | Open Subtitles | وقد رأيته يقتل احدهم وقد عرفت انه في امكانه ان يقتلك أيضا |
Bunu biliyorlar. Yüzündeki ifadeyi gördün mü? | Open Subtitles | أنهم يعرفون ذلك هل رأيتي التعبير على وجهه؟ |
Nago'yla nasıl başa çıktığını gördün mü? Haklı değil miyim? | Open Subtitles | لو رأيتها كيف تعامل ناقوو , هل انا على حق |
... Bak gördün mü? ... Tamam tamam geldik patlama. | Open Subtitles | ها قد اتتي , هل ترين حسنا حسنا اني اسمعك |
Daha fazlasını istiyorum. Neye dönüştüğünü gördün, değil mi? | Open Subtitles | أريد المزيد لقد رأيتَ ما يتحول إليه ، أليس كذلك؟ |
Bazı insanlar ölüme yaklaştıklarında beyaz ışık gördüklerini söylerler. Sen gördün mğ? | Open Subtitles | بعض الاشخاص يقولون عندما تموت تشاهد شعاع ابيض , ماذا رايت ؟ |
Beni çıplak gördün. En azından bana bir akşam yemeği hazırlayabilirsin. | Open Subtitles | لقد رأيتني عارية، أقل ما يمكنك فعله هو تحضير العشاء لي |
Demek istediğim, gördüğün şeyi gördün ama bu, bizden başka kimseyi ilgilendirmez. | Open Subtitles | اعني انت شاهدت ما شاهدته لكنه ليس شان احد هل تفهم ؟ |
Hiç çıplak bir erkek gördün mü? | Open Subtitles | هَلْ سَبَقَ أنْ رَأيتَ رجلَ بالغ عاريَا؟ |
Bana inanır mısın yoksa ne kadar sessiz olabileceğimi gördün mü bilmem. | Open Subtitles | لست متأكدا إذا كنت صدقوني أو رأيتم كيف يمكنني أن أكون هادئة. |
Onun hiç parası yoktur. - Hiç sinema yıldızı gördün mü? | Open Subtitles | إنه لا يملك أية أموال هل رأيتى أى نجم سينمائى ؟ |
Yaptığım o tüm kanalları ve merdivenleri gördün mü John? | Open Subtitles | كل المزالق و السلالم الخاصة بي, هل رأيتهم بعد, جون؟ |