Ji Hoo'nun, adı ne zaman geçse gülümsediği, tek kişi Jan di.. | Open Subtitles | الشخص الذي يجعل جيهو يبتسم ، حينما يذكر اسم غوم جاندي فهي.. |
Bu projenin amacı birisi gülümsediği zaman başka birinin de gülümseyeceğini kanıtlamak böylece dünya çapında azalan mutsuzluk olacaktır. | Open Subtitles | ترى، الغرض من هذا المشروع هو لإثبات أن عند واحد يبتسم الفردية، أنها سوف تثير ابتسامة مماثلة من إنسان آخر، |
Yılbaşı fotoğrafında herkes gülümsediği sürece istediğin kadar yalan söyleyebilirdin. | Open Subtitles | كما تعلم, بينما الجميع يبتسم لصورة الكريسماس واصل الكذب |
gülümsediği resim doğru olur mu bilemedim. | Open Subtitles | لم أعرف ان كان من الصحيح أن يكون مبتسما |
Natalie'ye gülümsediği gibi bana da gülümsemesi için her şeyi yapardım. | Open Subtitles | وافعل أي شئ لأجعله يبتسم لي (كما كان يبتسم لـ (نتالي |
gülümsediği zaman Suratı çok hoş oluyor. -Bense onun suratına oturmak istiyorum. | Open Subtitles | أحب كيف أن عيناه تلمعان وهو يبتسم |
Aslında, Anne söyle diyordu eğer bunu yaparsak. sadece alacağamız teşekürun vereceği neşe değil, ailenin yakın akrabalarının üyelerinden fakat Anne dedi,"Tanrı bile gülümseyecektir, Tanrı gülümsediği zaman; huzur, adalet ve neşe vardir" | TED | في الواقع كانت تشير الى انه اذا ما فعلنا ذلك, لن يكون لدينا السعادة فقط من تلقي الامتنان من اعضاء العائلة الممتدة ولكن قالت" حتى الرب سوف يبتسم ,و عندما يبتسم الرب هناك سلام و عدالة و فرح" |
Anlattıklarına göre, usta Shifu'nun gerçekten gülümsediği zamanlar da olmuş. | Open Subtitles | وفقاً للأسطورة كان هناك وقت حيث كان المعلم (شيفو) يبتسم لا |
Beni güldürüyordu. - gülümsediği zaman... | Open Subtitles | وكان يجعلنى أضحك عندما يبتسم |
Pakette mutlu bir krallıkta yaşadıkları ve herkesin gülümsediği yazıyor ya hani? | Open Subtitles | أنت لا تعرف كيف كانوا في الحزمة،وكأنهمفي مملكةسعيدة... حيث يبتسم الجميع ... . |
Ama gülümsediği bir resmini çizmemi istiyorlar. | Open Subtitles | يريدون مني رسمه وهو يبتسم |
gülümsediği resim doğru olur mu bilemedim. | Open Subtitles | لم أعرف ان كان من الصحيح أن يكون مبتسما |