Beğenmiş gibi davrandı. | Open Subtitles | تظاهر أنه يحبهم، حتي أنه طلب منى بأن يحتفظ |
Kocana hediye hakkındaki fikrimi söylediğimde, bir Harley'yi bile karşılayamayacak gibi davrandı. | Open Subtitles | أقصد, عندما عرضت فكرة الهدايا إلى زوجك تصرف وكأنه لا يستطيع تحمل تكاليف هارلي |
Yazım hatası yapmaya devam ettim fakat o herhangi bir sekreteriymişim gibi davrandı. | Open Subtitles | عملالأخطاءالمطبعية. لَكنَّه فقط عاملني مثل سكرتيرة اعتيادية مألوفة |
Evet, kayıtların silindiğini söylerken hiçbir fikri yokmuş gibi davrandı. | Open Subtitles | أجل، وحينما أخبرتنا عن أن التسجيلات تم محوها لقد تظاهرت وكأنها لم تكن لديها فكرة عمّن فعلها |
Lily Gray bugün sahne alarak, tutuklu olan oğlunu kurtarmak için Carroll ve takipçileri gibi davrandı. | Open Subtitles | عوضًا عن ذلك، (ليلي جراي) استفادت من انتحال شخصية (كارول) وتابعيه -لتحرير ابنها المُحتجز . |
Sizi bulabilmek için benmişim gibi davrandı. | Open Subtitles | كان عليها التظاهر بانها أنا |
Henry dostummuş gibi davrandı, ama ilk baş düşmanım çıktı. | Open Subtitles | هنري تظاهر أنه صديقي لكن تبين أنه كان عدوي اللدود الأول |
Haberleri açtı, ilgileniyormuş gibi davrandı. | Open Subtitles | كان يشاهد الأخبار تظاهر أنه مهتم |
Beni tanımıyormuş gibi davrandı. | Open Subtitles | ماذا تعتقدين , حسنا ؟ لقد تصرف وكأنه لا يعرفني. |
İçeride karşılaştığımızda beni hiç hatırlamıyormuş gibi davrandı. | Open Subtitles | عندما قمت بالتعريف ببعضنا تصرف وكأنه بالكاد يتذكرني |
Daha ziyade aptal bir insanmışım gibi davrandı. | Open Subtitles | لقد عاملني مثل شخصٍ غبيّ. |
Evet. Ve beni tanımıyormuş gibi davrandı. | Open Subtitles | نعم, لقد تظاهرت وكأنها لا تعرفني. |
Lily Gray bugün sahne alarak, tutuklu olan oğlunu kurtarmak için Carroll ve takipçileri gibi davrandı. | Open Subtitles | (ليلي جراي) استفادت من انتحال شخصية (كارول) وتابعيه -لتحرير ابنها المُحتجز . |
Sizi bulabilmek için benmişim gibi davrandı. | Open Subtitles | كان عليها التظاهر بانها أنا |
Odaya girdi, beni yakaladı ve sanki grup seks yapıyormuşum gibi davrandı. | Open Subtitles | لقد دخل علي وأطاح بي وتصرف وكأني أجامع العديد من الأشخاص |
Biraz önce "Sihirli Flüt" ile ilgili bir opera severle sohbet ettim ve biraz önce izlediğimiz şeyle aynıymış gibi davrandı. | Open Subtitles | كانت لدي محادثة عن هذه الاوبرا عن الناي السحري وتظاهر بانه بالضبط مارأه للتو |
Bana baba gibi davrandı. Onu çok seviyordum. | Open Subtitles | حقيقةَ , كانَ بمثابة الأب لى , أحببته كثيراً |
Hayır, çok büyük bir sorunum varmış gibi davrandı ve ateş basmış gibi hissetmiştim. | Open Subtitles | لا. لا، لقد تظاهر بأن شيء ما كان حقا خاطئ بيّ، وعندما تملكتني، احسست وكأننى اعاني من الحُمه. |
O da bir şey bilmiyormuş gibi davrandı. | Open Subtitles | لقد ادّعى أنه لا يعرف أي شيء وأيضاً |
Kayla beni görmezden geldi, sanki yokmuşum gibi davrandı. | Open Subtitles | تجاهلتني كايلا,و تصرفت و كأنني غير موجود |