| Sağlam bir kapısı ve kilidi var. Pekâlâ, hemen girişin yanında. | Open Subtitles | مكتب الطبيب فيه بابٌ قويّ وبهِ قفل، إنّه بالقرب من المدخل. |
| Bu da en güvenli girişin en zor olan olduğu anlamına gelir. | Open Subtitles | مما يعني أن المدخل الآن هو غالباً أصعب مكان يمكن الدخول منه |
| Kampımız girişin solundaydı. | TED | هذا مخيّمنا في الجانب الأيسر من المدخل. |
| girişin yanında. Tabancası var. Beyaz erkek. 30 yaşlarında, uzun saçlı. | Open Subtitles | بالقرب من المدخل ، معه بندقية ذكر أبيض ، في الثلاثينات ، طويل الشعر |
| Haraçların Geçit Töreninde yaptığın girişin ne kadar etkileyici olduğundan bahsediyordum. | Open Subtitles | قلت , كانت طريقة دخولك رائعة في موكب التعريف عن المتنافسين |
| Hey. Sanırım ana girişin bu olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | هي ,اعتقدت أنك قلت أن هذا المدخل الرئيسي |
| Tam girişin önündeki, ayın çalışanına özel park yeri. | Open Subtitles | مستخدم الشهرِ يُوقفُ بقعةً أمام المدخل الرئيسي تماماً، |
| Kırmızı takım, mevkiyi kordon altına olacak. girişin üzerinde, paketlerimizin olması lazım. | Open Subtitles | الفريق الأحمر، سينزل بالحبال من فوق المدخل ، الرهائن سيكونون هنا |
| Keşif aracı, bu girişin her iki tarafında da menfez tespit etti. | Open Subtitles | هذا هو المدخل وهذا الخزان هو بالتأكيد مخبأهم |
| Evet, vali ön girişin yakınlarında. | Open Subtitles | نعم يبدو أن نائبة الحاكم العام عند المدخل الرئيسي |
| girişin yanına arabaları park ettiklerini görebilirsiniz. | Open Subtitles | تستطيع رؤية سيارتهم واقفة بجانب هذا المدخل |
| girişin orada takılan büyük çocuklar onları endişelendiriyor. | Open Subtitles | ولكنهما قلقان بسبب الشباب الذين يتسكّعون قُرب المدخل |
| Anayoldan buraya girişin kapatılmış olduğunu sanıyordum. Evet. | Open Subtitles | أعتقدت أن المدخل إلى هنا من الطريق السريع من المفروض أن يكون مغلق |
| Ana girişin önündeki bir arabada iki soyguncu var. | Open Subtitles | إثنين من اللصوص في سيارة أمام المدخل الرئيسي |
| Burada da öyle. girişin tamamını görebiliyorsun. | Open Subtitles | ينطبق الأمر بالمثل على الموقع بالأسفل يمكنكِ رؤية المدخل بالكامل |
| Evet, ana girişin karşısındaki bankta oturuyor. | Open Subtitles | نعم ، انه يجلس على مقعد في حديقة على الجانب الآخر من المدخل الرئيسي. |
| girişin bize bakan güney cephesine git. | Open Subtitles | أذهب من جهة جنوب المدخل وأنتم من الجهة المقابلة. هيا |
| Onlara girişin üst tarafını gösterdim. Kadın o yönden gelmişti. | Open Subtitles | أطلعتهم على أعلى المدخل و الإتجاة الذي أتت منه |
| Geri zekalı gibi paldır küldür girişin pek havaya sokmuyor. | Open Subtitles | لن اقول لك شئ دخولك الاحمق لا يساعد على شئ |
| İçeri girişin en iyi yolu ne? | Open Subtitles | وأيهم الأفضل ؟ أثنان الذين سيفجرون الباب |
| Gizli girişin şifresi hâlâ kızının doğumgünü. | Open Subtitles | شيفرة العبور لمدخل المخبأ لا تزالا لتاريخ مولدَي ابنتيك |
| Biniş kartın sende girişin yapıldı ve kapını da biliyoruz. | Open Subtitles | هل معك بطاقة صعود الى الطائرة وقد سجلنا الحقيبة على الرحلة وهاهى البوابة |
| Dramatik girişin gücü bu arkadaşlar. | Open Subtitles | تلك قوة الدخول الدراماتيكي يا صديقي |
| girişin yıkanmasını kullanın, işbirliğiniz için teşekkürler. | Open Subtitles | يمكنكم إستخدام المغاسل الموجودة بالمدخل شكرا لكم على حسن تعاونكم |
| Sanırım istenmeyen araya girişin benim konuşmak istemediğim vakayla ilgili gelişmeleri benimle konuşmak istediğin anlamına geliyor. | Open Subtitles | افترض ان هذه المقاطعة الغير مرغوب بها تعني أنك تبحثون عني لتناقشوا اخر التطورات في الحالة التي لا أريد ان أناقشها |