Bu silah seni daha çocukken yetim bırakan... kafir polis memuruna ait. | Open Subtitles | هذا المسدس يخص ضابط البوليس الكافر الذي يتمك في طفولتك |
Avusturya'nın kafir köpeği Leopold... haksız işgal ettiğin toprakları terk et. | Open Subtitles | الكلب الكافر, ليوبولد النمسا تسليم الأرض التي أخذها ظلماً |
Gordon Paşa, bir kafir olman nedeniyle mi, kötülüğün varlığını hissediyorum? | Open Subtitles | هل لأنك كافر ، جوردون باشا اننى أشعر كأننى فى حضرة الشر ؟ |
Ateşe bir şeyler atacağız tam kâfir işi. | Open Subtitles | سنقيمها على ضوء النار، كالطراز الوثني |
- kafir! | Open Subtitles | آثم! |
İğrenç bir kâfir olarak Majestelerinin sadakat ve sevgi konularının arasına düpedüz halkı isyan ettirecek ve nifak tohumları ekecek şeyler yerleştirdi. | Open Subtitles | كونه زنديق مقيت لقد قام بتنظيم تام بزرع فتنة مشتركة |
Önünüzdeki günahkârlar kutsal savaşımızdaki son kafir kalesi olan Granada'nın kafir prensini kurtarmaya çalıştılar. | Open Subtitles | الآثمون الذين يمتثلون أمامكم سعوا للدفاع عن أمير غرناطة المهرطق آخر معقل وثني في حربنا المُقدسة |
Bu liberal kafir, ailenle tanışmak için can atıyor. | Open Subtitles | هذه الليبرالية الوثنية الملحة تريد أن تلتقي بوالديك |
Aynı şekilde... kafir köpek, belirtiyorum ki... en kısa sürede o şehre varır varmaz... bilakis şahsen... kafanı keseceğim. | Open Subtitles | لنفس الكلب الكافر, أعلن إنتظار وصولي في هذه المدينة وحالما تكون أمامي |
Bu kafir saldırı planlarımızı duydu. | Open Subtitles | هذا الكافر سمع خططنا حول الهجوم الذي سنقوم به هنا |
Onu ve kafir babasına ait olan her şeyi Dijon yakınındaki ormanda ölüme terk ettim. | Open Subtitles | ثم تركته معَ أي متعلقات كان لدي لوالده الكافر . ليموت في غابة فرب ديجون |
- kafir adını almadan önce kralın ordusunda generaldin | Open Subtitles | انت تاخذ بكلام اجنبى كافر فى مقابل كلام جنرال فى جيش الملك ؟ |
Soyu Ademe kadar giden bir kişinin çadırındaki kafir olarak, kafirliğinizden arındırılacaksınız. | Open Subtitles | كافر وسخ في خيمةِ رجل يَسْتَطيع أن يرجع دمِّه إلىآدم. أنت ستمحى مننفسِكَالكافرِة. |
Bu kutsal toprakları kâfir kanın ile yıkayacağız. | Open Subtitles | سوف نغسل هذه الأرض المقدسة بدمك الوثني |
- kafir! | Open Subtitles | آثم! |
O bir kâfir. Hak ettiğini alıyor. | Open Subtitles | إنه زنديق إنه يستحق ذالك |
Lütfen bana kafir deme. | Open Subtitles | أرجوك، لا تنادني وثني |
Ayrıca, bu kafir adanın işleri dahilinde olup bitenlerin... kapsamlı bir soruşturmayla ele alınmasını talep edeceğim. | Open Subtitles | ... وسأطالب بفتح تحقيق كامل بما يحدث داخل هذه الجزيرة الوثنية |
Ahlaksızın anlamı kafir olabilir, tahta talip kişi gibi. | Open Subtitles | فاسد من الممكن أن يعني زنديقاً مثل مخادع للوصول إلى العرش |
Bilinen bir kafir ve protestan olan Anne Askew'i tutuklamak ve sorgulamak için izin istemeye geldim. | Open Subtitles | ..أنا أطلب الإذن ..لاعتقال واستجواب معنية زنديقة وبروتستانتينية تدعى آن آسكيو |
Dale oda arkadaşı Rusty'nin, kendisi için ve kafir düşünceleri için dua ettiğini söylemek istiyor. | Open Subtitles | حيث يريد دايل لشريك غرفته ريستي لمعرفة بأنه يصلّي من أجله ومن أجل طرقه الكافرة. |
Sanırım hala kafir Amerikalıların yarışına girmeye niyetin var. | Open Subtitles | اعتقد انك مازالت تريد ان تخوض هذا السباق مع الامريكين الكفار |
Senin gibi bir kafir olarak, böyle birşeyi anlaman beklenemez. | Open Subtitles | أنْ تكُونَ كافرَأ ، مثلك أنت ، لا يُمْكنك أنْ تُتوقّعَ الفَهْم. |
Ama maalesef şu anda en az umursadığım kâfir o. Tanrım. | Open Subtitles | إنّها للأسف المارقة التي تثير أقل قدر من قلقي حاليًا. |
Oscar şekerden kâfir hücresindeki rastgele vampirlerden biri sadece. | Open Subtitles | أن (أوسكار) محض مصّاص دماء عشوائيّ انضمّ لمرتع المارقين. |
kafir Türkleri kıyımızdan kovacağınız gün geldi. | Open Subtitles | لقد حان يومكم الموعود لِتُخرجوا الأتراك الكفرة من شواطِئنا |