ويكيبيديا

    "kalmam" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • أبقى
        
    • البقاء
        
    • للبقاء
        
    • بقائي
        
    • أظل
        
    • أمكث
        
    • لأبقى
        
    • لقضاء
        
    • أنجو
        
    • أبقَ
        
    • أَبْقى
        
    • لن أتأخر
        
    • أكُونَ
        
    • في أيِّ حالةٍ
        
    • لماذا يجب أن
        
    kalmam için ısrar edildi, ben kabalık yapmayı hiç sevmem. Open Subtitles لقد دعوني لأن أبقى و لا أحب أن أكون وقحاً
    Senin kefaletini ödedim ama benim biraz daha kalmam gerekiyor. Open Subtitles نعم , لقد دفعت كفالتك ولكني سوف أبقى لمدة أطول
    Aslında sadece düzgünce durmam, uyanık kalmam ve izlemem gerekiyordu. TED لكن عليّ فقط أن أبقى ثابتة ومتسيقظة وأشاهد.
    Konuyla alakalı kalmam gerekirse, kampımda bir yıldıza ihtiyacım var. Open Subtitles اذا اردت البقاء , احتاج الى نجم , في معسكري
    Dışarıda kalmam gerektiğini biliyordum. Fanteziler her zaman gerçeklikten daha iyidir. Open Subtitles علمتُ أنّ عليّ البقاء خارجاً فالخيال دائماً أفضل بكثير من الحقيقة
    Yarına kadar buraya varamaz. Bu durumda, kalmam gerek. Open Subtitles لن يصل إلى هنا حتى الغد يبدو أننى مضطر للبقاء
    Diz çöküp yalvardı evde kalmam için bugün. Open Subtitles وقد توسلت إليّ راكعة حتى أبقى في الدار اليوم
    Çok yorgunum. Ama artık buradayım, o yüzden kalmam gerek. Open Subtitles أنا متعب قليلاً، ولكن بما أني جئت فلا بد أن أبقى
    Beyenmezsem kalmam burda. kimse beni dövemez! Open Subtitles لن أبقى هنا إن كنت لا أريد ذلك لن أسمح لأحد أن يضربي
    Bölgemizde bir iş için odaklandım. kalmam lâzım. Open Subtitles إننى على وشك تحقيق شيء فى الحى يجب أن أبقى
    Örneğin, çocukken bir odada tek başıma kalmam imkansızdı. Open Subtitles مثلاً، عندما كنت طفلاً كان من المستحيل أن أبقى بمفردي في غرفة
    Bana her zaman evde kalmam gerektiğini söylüyorsun. Open Subtitles يخبرني دائماً أن أبقى في البيت. ماذا عنكِ أنتِ؟
    Bir Avrupa takımındayım ve bu yüzden saçma sapan saatlere kadar uyanık kalmam ya da o saatlerde uyanmam gerekiyor. Open Subtitles أنا على فريق أوروبي حتى في بعض الأحيان أنا أن البقاء حتى ساعات سخيفة جدا أو الاستيقاظ في ساعات سخيفة.
    Hayvanlar için kalmam lâzım ama mümkün olduğunca çabuk gelirim. Open Subtitles يتوجب عليٌ البقاء من أجل الحيوانات ولكن ساّتي حينما استطيع
    kalmam için rica etmene pekala, kalmaya değil, ne kadar rica etsen boş. Open Subtitles أنا المحتوى الذي ينبغي أن توسل لي البقاء ؛ ولكن حتى الآن لا تبقى ، توسل لي كيف يمكنك.
    Yine bu çöplükte kalmam gerekecek! Open Subtitles والآن علي البقاء في هذه المزبلة مُجددًا.
    - O benim hastam, onunla kalmam lâzım. Open Subtitles إنه مريضي و بحالة حرجة ، و لا بد لي من البقاء معه
    Haklı da. Ama kalmam için de sebepler var. Open Subtitles لديها وجهة نظر ، و لكن هناك أسباب للبقاء أيضا
    Gerçek şu ki, benim belkide kalmam gerekenden 1 yıl daha fazla kalmamı sağladın. Open Subtitles وحقيقة الأمر هي ، ربما جعلت بقائي هنا سنه اطول مم كان ينبغي
    Çünkü burada kalmam gerekiyor ve bunu benim için zorlaştırırsan hiç durmadan ağlayabilirim. Open Subtitles لأني أريد أن أظل هنا,. واذا صعبتها علي, ربما ابكي بحرقة, ولن اتوقف.
    Şimdi bile dışarı çıktığımda bu ikisinden aşağı kalmam. Open Subtitles ولكني عندما أمكث في البيت، أشعر أنني بعمر الثمانين
    30 gün için gitmiştim ama biraz daha kalmam gerektiğini düşündüler. Open Subtitles دخلتها لأبقى ثلاثين يوما لكنهم رأوا أنني بحاجة إلى المزيد قليلا
    Ayrıca bir korkak da değilim ama servet verseniz burada bir gece daha kalmam. Open Subtitles لكنك لا تستطيع ان تدفعنى . لقضاء ليلة فى هذا المكان
    Lucas hayatta kalmam için kaçmamı söyledi. Open Subtitles نعم؛ شيء من هذا القبيل لوكاس قال لي أن أنجو بحياتي
    Bir yerde çakılı kalmam hiç bir zaman, ...gezerim şehir şehir. Open Subtitles لا أبقَ في أيّ مكان أتجوّل من مدينة إلى مدينة
    İpek çarşaf, vizon yastık da verseler orada kalmam. Open Subtitles لن أَبْقى هناك حتى ولو أعطوني وساداتَ من الفرو وشراشف حريرية. هذا صحيحُ.
    Çok teşekkür ederim, Alf. Çok iyisin. Fazla kalmam, söz veriyorum. Open Subtitles أشكرك جزيلاً يا ألف ما ألطفك لن أتأخر ، أعدك بذلك
    Yalnız kalmam gereken anlardan biri. Open Subtitles عندما أنا مِنْ الضروري أَنْ أكُونَ لوحده.
    Amirim, Shay'i kaybettikten sonra 51'de kalmam başka türlüsünü zaten yapmazdım. Open Subtitles يارئيس، البقاء في المحطّة 51 بعد فقدان (شاي)... لم أكُن سأفعل ذلك في أيِّ حالةٍ أخرى.
    Daha on beşimde, gençliğimin baharındayken dul kalmam zaten haksızlık! Open Subtitles لماذا يجب أن أفعل؟ أنا فقط بعمر الخامسة عشر وأرملة!

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد