ويكيبيديا

    "karışımı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • خليط
        
    • الخليط
        
    • مزيج من
        
    • بخليط
        
    • المزيج
        
    • مخلوط
        
    • ممزوج
        
    • مزيجٌ
        
    • مزيجاً
        
    • تركيبة
        
    • خلط
        
    • كوكتيل
        
    • الخلطة
        
    • دمج
        
    • خلطة
        
    Tina, doğrusu burada tam bir Katy Perry ve Lady Gaga karışımı var. Open Subtitles الحقيقه هي تينا نحن خليط قوي من كاتي بيري و ليدي غاغا هنا
    Polyester pamuk karışımı bir süveter ölümcül bir sporu nasıl engelleyecek? Open Subtitles أيّ ما مانع سيشكله خليط البولي إستر والقطن ضد أبواغ قاتلة؟
    Bu aslında mısır nişastası, kırmızı gıda boyası ve çikolata şurubu bir karışımı. Open Subtitles في الواقع إنه خليط من نشاء الذرة، ملون طعام أحمر، و صلصة شوكولاتة
    Savaş başlığı kırılırsa havayla temas edip karışımı ateşler bu da sözde eritilmiş kayaya sarılan zırhı paramparça eder. Open Subtitles حسناً , عندما يتحطم الرأس الحربي الأتصال مع الهواء سيشعل الخليط ينبغي أن نفكك الدرع ونحتمي من الصخور المنصهره
    Toksik tarama, kanında alkol ve metamfetamine karışımı olduğunu gösteriyor. Open Subtitles تحاليل الدم تبين مزيج من المخدرات و الكحول في دمائها
    yatıştırılamaz bir iyimselik, tevazu ve gözüpekliğin garip bir karışımı vardı. TED تفاؤل لا هوادة فيه خليط غريب من التواضع والجرأة
    Ve sonunda, iki tarafın karışımı olan bir okuldaydım. TED وفي النهاية، وجدت نفسي في مدرسة فيها خليط.
    Çocukluğumu kaçış ve tahammülün bir karışımı olarak geçirdim. TED لقد نجوت من تلك الطفولة عبر خليط من التجنب و الإحتمال
    Her yeni doğan bir kar tanesi gibi tektir. Biyoloji, soy ve gizemin eşsiz bir karışımı. TED كان كل مولود جديد مثل ندفة ثلج وحيدة، خليط لا مثيل له في علم الأحياء والأصل العرقي والغموض.
    Biz, hepimiz, en eski hidrojen ve helyum karışımı, çok uzun bir süre boyunca evrim geçirip, nereden geldiğini sorgulamaya başladığında olanız. TED نحن ، جميعنا ، خليط أساسي من الهيدروجين والهيليوم والذي تطور بمرور الزمن لدرجة أنه بدأ يطرح أسئلة عن كيفية وجوده.
    Newton'un eski çalışmalarından, güneş ışığının farklı renklerin karışımı olduğu biliniyordu. Open Subtitles من عمل نيوتن القديم كان معروفا أن ضوء الشمس خليط من ألوان مختلفة
    Oksijen-helyum karışımı bize aşağıda sekiz dakika yeter. Open Subtitles خليط الأوكسجين مع الهليوم.. سوف يمنحنا ثمان دقائق..
    Üstünü çevir ve yüksek konsantrasyonlu nitrik ve hidroklorik asit karışımı. Open Subtitles قم بتدوير رأسه سينتج خليط مُركز من حمض النيتريك والهيدروكلوريك
    Fransızca ve Latince karışımı garip bir lisanla konuşuyor. Open Subtitles يتكلم خليط من اللاتينية والفرنسية القديمة
    Senin o "su" dediğin şey, özel bir amaretto ve brendy karışımı. Open Subtitles ما تعتبره ماءاً هو خليط خاص من الأماريتو والبراندي،
    Sha ve Rachel yeteneklerinin ve tecrübelerinin karışımı yüzünden değil, onların sayesinde bu harika fikirle çıkageldiler. TED أتى شا ورايتشل بهذه الفكرة الفريدة من نوعها ليس على الرغم من بل بسبب الخليط الإنتقائي لمهاراتهم وخبراتهم.
    Krillitaneler de aynısı. Onların da fethettikleri ırkların bir karışımı. Open Subtitles هذا هو حال الكريليتين، فهم مزيج من الأجناس التي غزوها
    Güneş, rüzgar ve jeotermal enerjinin bir karışımı. Open Subtitles الشبكة تعمل بخليط من الطاقة الشمسية وطاقة الرياح وطاقة الحرارة الجوفية
    Bu tabakadaki bileşenlerin net karışımı türe özgüdür. TED المزيج الدقيق من المركبات في هذه الطبقة هو خاص بنوع معين.
    Bunun sidik ve mürekkep karışımı berbat bir sahtekarlık olduğunu söylüyorum. Open Subtitles السحري و أستطيع أن أقول لك أنه لا شيء سوى حيلة رديئة جداً مصنوعة من بول مخلوط بحبر
    Ben hep rüyanın ve gerçekliğin karışımı olan bir film yapmak istemiştim. Open Subtitles لقد أردت دائما أن أصنع فيلم ممزوج بين الواقع و الأحلام.
    Ben katılırım. Hilelerin ve maskelerin bir karışımı bu. Gülümse. Open Subtitles أنا أحضرها، إنها مزيجٌ ما بين التظاهر وارتداء الأقنعة
    Daha güçlü lekeler için de yarı yarıya mavi ispirto ve su karışımı kullanırım. Open Subtitles بالتأكيد للبقع العنيده ..اُعدُ مزيجاً من
    Tüm istihbarat gösteriyor ki kendisi güzellik, zeka ve tutkunun ölümcül bir karışımı. Open Subtitles جميع المعلومات التي لدينا تقول بأنها صابحةُ تركيبة قاتلة من الجمال، والعقل والطموح.
    Tamam, bana "kılıç bebek bakıcılığı" eklemek istediğiniz ve benim yapılacaklar listesi bitmeyen asla "karışımı vanquishing iksir" . Open Subtitles حسناً ، إذاً تريدينني أن "أضيف "مجالسة السيف و "خلط جرع القهر" للائحتي الغير منتهية
    Kokteyl, sentetiklerle organiklerin mutlu bir karışımı. Open Subtitles حسناً ، إنها كوكتيل وجبة سعيدة من مواد مُصطنعة وطبيعية
    karışımı ne kadar ciddi bir şekilde hazırladıklarını hatırlıyorum TED وأذكر كيف أنهم كانوا يغلون الخلطة السامة
    Jay, yeni filmin aksiyon ve komedinin bir karışımı olacak. Open Subtitles فيلمي الجديد هو دمج بين الأكشن والكوميديا
    CIA'in yeni bir yoğurt karışımı bulmasına heyecanlanmadığımdan değil, sadece bilmiyorum. CIA'in ilk babamı bulacağını umuyordum. Open Subtitles تبحث عن خلطة مثلجات جديدة أنا فقط أتمنى أن يجدوا أبى أولاً

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد