ويكيبيديا

    "karşılık" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • مقابل
        
    • المقابل
        
    • ضد
        
    • بالمقابل
        
    • رد
        
    • مُقابل
        
    • الرد
        
    • ترد
        
    • بالرد
        
    • كبديل
        
    • يرد
        
    • أرد
        
    • المقاومة
        
    • تقاوم
        
    • نرد
        
    Aldığın riske karşılık 8.000 dolar çok az kalıyor. Risk para demektir. Open Subtitles الأمر لايستحق المخاطرة التي تتحملها من أجل 8000دولار مثل المخاطرة مقابل الربح
    Ve şimdi karşılık olarak, beni kendi krallıklarına götürmek istediklerini söylüyorlar. Open Subtitles والآن تقول القطط أنهم مقابل ذلك يريدون أن يأخذوننى إلى مملكتهم
    Seyit Ali'ye danışmanlık hizmetine karşılık 475 000$'lık bir çek yazmış. Open Subtitles كتب شيك لسيد علي بمبلغ 475 الف دولار مقابل خدمات استشارية
    Tüm bunlara karşılık olarak, gelecek nesiller için korumalıyız burayı. Open Subtitles وفي المقابل نحن نريد ان نحميها من اجل الاجيال القادمة
    Ancak buraya gelmeden önce, iyi ve kötü arasındaki mücadeleye katılırız, sosyalizmin iyiliğine karşılık kapitalizmin kötülüğü, ve iyilik kazanmalı. TED لكن قبل أن نصل إلى ذلك، نحن منخرطون في صراع بين الخير والشر، وخير الاشتراكية ضد شر الرأسمالية، والنصر للخير.
    İkimize karşılık tüm rehineler pek adil görünmüyor, değil mi? Open Subtitles إثنان منّا مقابل الرهائن جميعاً، لا أظن أن ذلك عادلاً
    Dışarıdaki kargo gemine karşılık bu masada gördüğün her şey ile bahse girerim. Open Subtitles سأراهنك بكل شيء أملكه على هذه الطاولة مقابل, سفينة الشحن التابعة لك بالخارج
    Rica ederim. Bana ödediğiniz paraya karşılık az bile gelir. Open Subtitles لا مشكلة سأفعل أي شي مقابل الدفعة الكبيرة التي أعطيتني
    Hayvan postu ve atlarımıza karşılık onlardan tuz ve demir alırız. Open Subtitles نستطيع ان نتبادل معهم الأحزمة و الحصنة مقابل الملح و الحديد
    Sam amca değerli kıçıma karşılık 27 yıllık hapis cezamı iptal etti. Open Subtitles العم سام خفف العقوبة بالسجن 27 سنة مقابل مصداقية مؤخرتي في العمل
    Sana söylemiştim, benden aldığına karşılık bana bir hayat borçlusun. Open Subtitles قلت لك أنت مدين لي بحياة مقابل التي أخذتها مني.
    Postlara karşılık Fransızlardan at alıp kızımı aramaya devam edeceğiz. Open Subtitles سوف نبدل الفراء مع الفرنسيين مقابل الخيول وسنواصل البحث عنها.
    Canına karşılık bu kurşunları ve mataranda kalan suyu alırım. Open Subtitles سأقايض حياتك مقابل تلك الرصاصات والماء المتبقي هناك في قربتك.
    Bir şey yapmaktan ziyade buna karşılık elimde ne olduğu önemli. Open Subtitles المغزى ليس بما فعلت. المغزى هو ما سأحصل عليه في المقابل
    Buna karşılık etiketi olmayanlar göze çarpıyor. TED ونقوم في المقابل أيضاً، بتسليط الضوء على من ليس لديهم هذا الملصق.
    Çünkü asit soluyan bir masuma karşılık yapabileceğim bir şey yok anladın mı? Open Subtitles لأن ليس هناك الكثير يمكن أن أفعل ضد الأبرياء حمض التنفس، هل تعلم؟
    ama, karşılık olarak, Min Hyun Jae'nin eğitim ortağısın. Yine de dönmek istiyormusun? Open Subtitles لكن بالمقابل , انت شريك تدريب مين هيي جاي هل مازلت تريد العودة؟
    Nazik davetine karşılık vermenin en iyi yolu, konuklarını eğlendirmek sanırım. Open Subtitles لايوجد افضل من رد كرمك على دعوتى , سوى اسعاد ضيوفك
    Basit bir takastan bahsediyoruz. Puroya karşılık dosya. Open Subtitles نحن نتكلم، عن مُبادلة بسيطة سيجار، مُقابل ملف
    Sanki yoklama yapar gibi isimlerimizi söylüyor ve karşılık bekliyorduk. TED وكنا نصرخ باسماءنا، وكأننا قليلاً في عملية تصويت، بأنتظار الرد.
    Dün gece ona iyi geceler dediğimde bana karşılık bile vermedi. Open Subtitles ليله امس عندما قلت لها ليله سعيده لم ترد علي حتى
    Eğer o parçanın ülkenizden çıkmasını engellemezseniz generallerim buna uygun bir karşılık vereceklerdir. Open Subtitles .. اذا لم تعيد هذه القطعة فإن الجنرالات لديهم تعليمات بالرد بغير إذن
    Samantha'ya karşılık ortağımı rehin tutuyordu. Open Subtitles هو كان يحتجز شريكي رهينة كبديل لسامانثا.
    Birine sevdiğini söylediğinde ama o karşılık vermediğinde ne yaparsın? Open Subtitles ماذا تفعل عندما تخبر احدهم انك تحبه ولا يرد عليك؟
    Evime gelip benden çaldın ben de aynı şekilde karşılık vereceğim. Open Subtitles لقد أتيت إلى منزلي و سرقتني و سوف أرد لك بالمثل
    Çocukların kulaklarını örtün ve köpeğe karşılık veremeyeceği kadar ilaç verin. Open Subtitles لذا سدوا آذان الأطفال وأعطوا الكلب المخدرات بحيث لا يستطيع المقاومة
    İşte o his karşılık vermeye başladığın anda gidiyor. Open Subtitles ذلك الشعور يختفي في اللحظة التي تقاوم فيها.
    Rab'in evinin camlarına taş atan bu ikisine nasıl karşılık verelim? Open Subtitles كيف نرد على أولئك الذين يقذفون الحجارة على نوافذ منزل الرب؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد