ويكيبيديا

    "keyifli" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • ممتعة
        
    • ممتع
        
    • متعة
        
    • ممتعاً
        
    • الممتع
        
    • مبهج
        
    • مرحاً
        
    • الموسم
        
    • بهجة
        
    • الممتعة
        
    • مبهجة
        
    • السعيدة
        
    • مزاج جيد
        
    • مفرح
        
    • وهاديء
        
    İnsanları neyin mutlu ettiğini araştırdığım oldukça keyifli bir işim var. TED حسناً، وظيفتي وظيفة ممتعة جدا وهي اكتشاف ما يجعل الناس سعداء
    Aynı şey vücudun için de geçerli, eğer onu sağlam beslemezsen, uzun ve keyifli bir hayat sürmesini nasıl bekleyebilirsin? Open Subtitles نفس الشيء بالنسبة لجسدك: كيف تتوقع لجسدك أن يدوم لفترة حياة طويلة و ممتعة إذا لم تضع أحجار البناء المناسبة؟
    Ama iyiden de ötesiniz. Çok keyifli bir dansçısınız. Open Subtitles أنت أفضل بكثير من مجرد راقص جيد، أنت راقص ممتع جداً
    Daha keyifli bir seyir için isteğiniz olursa lütfen söyleyin. Open Subtitles دعانا نعرف إن كان يمكننا أن نجعل زيارتكما أكثر متعة
    Ne yazık ki, eve dönüşümüz pek keyifli değildi. TED وللأسف، عند العودة للوطن، لم يكن الأمر ممتعاً دائماً.
    Yani, uygun bir ortamda Andy'i şarkı söylerken dinlemek, çok keyifli. Open Subtitles أعني إنه من الممتع سماع أندي يغني في مقاعد غير مناسبة
    Gördüğünüz gibi, sürgülü cam kapılardan içeri süzülen serin hava sayesinde ütü yapmak bile çok keyifli burada. Open Subtitles ترين، حتى الكوي مبهج هنا، حيث يمكنك الشعور بنسمة باردة تنساب من النافذة المفتوح.
    Kabul ediyorum ama nasıl bu işi daha keyifli hâle getiririm onu bilmiyorum. Open Subtitles أنا أفهم ذلك تماماً، ولكن لا أعرف كيف يمكننى جعل ذلك العمل مرحاً
    Aksine bunu çok keyifli ve esprili bir hikaye gibi gördüm.. Open Subtitles بل على العكس من ذلك أنا رأيتها قصة ممتعة جدا وفكاهية
    O kadar keyifli ki, lüzumsuz gibi bile görünebilir. Hele de canımızı sıkan bir sürü haberin olduğu zamanlarda. TED إنها ممتعة للغاية، ربما يراها البعض على أنها عادية خاصة في الوقت الذي تواجهنا عناوين محبطة جدا
    Zaman içinde bu "sürdürülebilirliği" sağlayan hayatın normal hayattan daha az keyifli olduğuna inanırsınız. TED تدريجياً تصل للفكرة بأن الحياة المستدامة ليست ممتعة بقدر حياتنا العادية
    Teşekkürler Bay Carmody. Çok keyifli bir seyahat oldu. Open Subtitles . شكرا لك , يا سيد كارمودى . كانت رحلة ممتعة للغاية
    Toprağı öyle güzel işliyor ki, onu izlemek çok keyifli. Open Subtitles انها تعمل بجد بالمكان انه امر ممتع لرؤيته
    Ağaç fareleri, bu civara geldiklerinden beri; o kadar da keyifli sayılmaz. Open Subtitles ليس ممتع جدا بعد ان انتقلت جرذان الاشجار
    Öyle degil mi ama? Sadece, başkalarini yargiladigin için yargilaniyormuş gibi hissetmek keyifli degil. Open Subtitles أليس من متعة عند الحكم كما كنت الحكم على الآخرين
    Bu iyi haber. Ülkeye hükmetmekten bile keyifli olabilir. Open Subtitles خطرت ببالي فكرة جُهنّمية ستجعل حكم البلاد أكثر متعة
    Trafik yoğun değildir herhalde. - keyifli bir yolculuk yapacağız. Open Subtitles لا اعتقد أنه سوف يكون هُناك زحام وسوف نقضى وقتاً ممتعاً.
    Richard'ın herşeyi başlattığı o zamanları hatırlamanın oldukça ilginç olduğunu düşünmüştüm. Çok teşekkür ederim, Richard, buraya gelmek hayatımın büyük ve keyifli bir parçası oldu. TED إنه لمن الممتع تذكر تلك الأوقات حينما نجح ريتشارد في بدء كل هذا. شكرًا جزيلًا ريتشارد. لقد كان المجيء إلى هنا جزءًا ممتعًا من حياتي
    Bu göl biraz brendi ile çok daha keyifli bir yer olabilir. Open Subtitles حسنه بقليل من البراندى هذا سيجعله مبهج
    Bir keyifli akşam daha geçiremem. Keyfe iyi tepki vermiyorum. Open Subtitles لا أعتقد أنني أستحمل مساءً مرحاً أنا لا أتجاوب جيداً مع المرح
    Çeviri: oandiç zşentürk keyifli Seyirler. Çeviri: oandiç zşentürk DiVXPlanet Open Subtitles الترجمه مهداه لمحمد المنصوره شكراً لترجمته الموسم الثاني
    Biraz, ne bileyim, keyifli bir yanı var. Open Subtitles ثمّة أمر به , لا أعرف ثمّة بهجة بذلك
    Ben çocukken koştuğum gibi koşuyorum çünkü sadece böyle keyifli oluyor. Open Subtitles أنا متحررة, أركض كما كنت أفعل في صغري لأنها الطريقة الوحيدة الممتعة
    O çok keyifli bir insan. Polkalar onun yerini doldurmuyor. Open Subtitles انه شخصية مبهجة والبولكا ليس لها بديل بالمرة
    İlk mutlu hayat, keyifli hayat. TED النوع الأول من الحياة السعيدة هو الحياة السارة.
    En azından roman yazarken daha keyifli oluyorsun. Open Subtitles على الأقل متى تَعمَلُي رواية يجب ان تكوني في مزاج جيد
    Onlar için de keyifli bir yolculuk olacağını sanmıyorum zaten. Bu gece bebekler gibi uyuyacağım. Open Subtitles أنا لا أقول أنه سيكون مفرح لهم أيضاً حسناً , أنا سأنام كالرضيع اليوم
    Ben keyifli bir uyuşukluk içindeyim. Open Subtitles أنا أصبحت مخدر وهاديء الان

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد