ويكيبيديا

    "kişinin" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الشخص
        
    • الناس
        
    • شخصاً
        
    • شخص
        
    • شخصين
        
    • لشخص
        
    • الرجل الذي
        
    • شخصا
        
    • اشخاص
        
    • للشخص
        
    • شخصان
        
    • شخصٍ
        
    • فرد
        
    • آخرين
        
    • الأشخاص الذين
        
    Eğer şehvetle baktığınız kişinin gerçekte oğlunuzun ya da kızınızın, annenizin ya da babanızın kılık değiştirmiş halleri olduğunu keşfederseniz yine iş değişir. TED سوف تشعر بصورة مختلفة عندما تكتشف ان الشخص الذي تشعر بالرغبة تجاهه هو صورة معدلة عن ابنك او ابنتك او والدك او والدتك
    Yani bu durum, doktorun yeterli olup olmadığı ile ilgili değil de bu kişinin bizim hoşumuza gitmesi ve nasıl etkileştikleri ile ilgilidir. TED فذلك لا يتعلق بما إذا كان الطبيب كفء أم لا. لكنه يتعلق فيما اذا أعجبنا هذا الشخص أم لا وكيف تعامل هذا الشخص؟
    Sonra kendi kendime, beynin için girebilsek ve o mide bulandırıcı hissi o kişinin anısını da bozmadan çıkarabilsek nasıl olurdu diye soruverdim. TED و هكذا فكرت، ماذا لو استطعنا أن ندخل الدماغ و نتخلص من ذلك الشعور المثير للغثيان بينما نترك ذكرى ذلك الشخص دون مساس؟
    Umarım bundan elli yıl sonra, insanlar benim tedavimi duyacak ve bir kişinin bu ilkel bilime nasıl katlandığına bakıp dehşete düşecekler. TED لذا أتمنى أن يسمع الناس بعد 50 سنة بالعلاجات التي أخذتها و يشعروا بالفزع من أن أحدهم قد تحمل علم بدائي كهذا.
    Aranızda kaç kişinin, Çamurdan bir evde yaşama deneyimi var? TED كم شخصاً منكم هنا جرّب العيش في بيت من الوحل؟
    Bunun zorlu bir problem olduğunu gördük ama işin püf noktası, kişinin çok sayıdaki fotoğraflarını önceden analiz etmek. TED تبيّن أنّ هذه المشكلة صعبة للغاية، لكن الحيلة الأساسية هي أننا سنقوم بتحليل مجموعة كبيرة من صور الشخص سلفاً.
    Kavgacılar kendileriyle ilgili şöyle düşünür: kişinin tamamen kontrol edebileceği tek insan kendisidir. TED المشتبكون يدفعهم الإيمان بأن الشخص الوحيد الذي تملك كامل السيطرة عليه هو نفسك.
    Ve grafikten 4 numaralı kişinin de birinci görgü tanığı olduğunu görüyoruz. TED ومن الرسم البياني نرى أن الشخص رقم أربعة هو شاهد رئيسي أيضاً.
    Bu durumda, mektubumuz göz hapsinde tutulan kişinin önemli bilgiler aldığını mahkemeye gösterebilir. TED في هذه الحالة، يقترح تقريرنا إلى المحكمة أن يسلم الشخص مذكرات بالمعلومات المهمة.
    İkinci bombanın da, aynı kişinin veya grubun işi olduğunu düşünüyoruz. Open Subtitles نعتقد أن هذا العمل تم من خلال نفس الشخص او الجماعة
    Kayıp kişinin, ölü ilan edilebileceğinden emin olmak istedi. - Neden? Open Subtitles كانت تريد التاكد من أن الشخص المفقود يُعلن وكأنه ميت قانوناً
    Bir kişinin, aradığım kişi olma ihtimali 6 milyonda bir. Open Subtitles احتمالات كون الشخص المثالي لشخص ما هي 6 بلايين لواحد
    Dylan'a boruyla vuran ve sen boruyu elinden aldığında Dylan'ı pencereden iten kişinin. Open Subtitles الشخص الثالث هو الذي ضرب ديلان بلأنبوب وعندما أخذتِ الأنبوب دفع من النافذة
    Yani ihbarda bulunan ve misillemede bulunmayan çok kişinin olması beni umutlandırıyor. TED لذلك عدد كبير من الناس الذين يبلغون ولا يطالهم الثأر فقدوا الأمل
    Şunu fark ettim ki, birçok kişinin hikâyesi iki ana tema etrafında toplanıyor. TED والذي لاحظته هو أنّ معظم قصص الناس تميل إلى الدوران حول عنصرين مفتاحيين.
    Kimse kendisini inciten kişinin ne kadar incittiğini bilmesini istemez. Open Subtitles لا أحد يؤذي الناس يريد رؤية كم هؤلاء الناس مُتألمين
    Biriyle tanışmak istiyor ama o kişinin kim olduğunu bilmiyor. Open Subtitles يريد أن يقابل شخصاً آخر ولكن لا يعلم من يكون
    GF: Louisville Oteli bir kişinin hayatının yoluna girmesine dair tüm sistem üzerine düşünmek adına çok iyi bir örnek. TED جي إف: فندق لويسفيل مثال رائع عن كيفية التفكير في النظام بأكمله الحصول على شخص مرة أخرى على المسار الصحيح.
    Yani, tabii. Karşı karşıya duran iki kişinin istatiksel açıdan ölme olasılığı yok. Open Subtitles فرصة موت شخصين بجانب بعضهم البعض , بنفس الشئ غير محتمل بشكل إحصائي
    Yörüngeye ulaşmak için güç lazım. Bir kişinin ağırlığına göre hesap yaptım. Open Subtitles نريد الطاقه أن تصل للمدار لقد قمت باعادة حساب الوزن لشخص واحد
    Ve biz Bayan Atwell'i öldüren kişinin Yuri olduğunu biliyoruz. Open Subtitles ونحن نعرف بأنّ الرجل الذي قتل الآنسة سوزان هو يوري،
    En az 15 kişinin yaralandığı ve bir kişinin öldüğü söyleniyor. Open Subtitles أصيب 15 شخصا على الأقل وقيل لنا أن شخصا قد مات
    Buna göre 3 kişinin Sanderson kanepede uyurken yanından geçip gitmesi lazım. Open Subtitles نعم , لكن ذلك يعني ان ثلاث اشخاص تخطوا ساندرسن وهو نائم
    Sevmediğin bir kişinin kuklasını yapıp üzerine iğne batırmayı duymuş muydun? Open Subtitles تسطيع أن تصنع صوره خياليه للشخص الذى تكره وتغرز الدبابيس بها
    Akraba olmayan iki kişinin kapması için bir neden yok. Open Subtitles لا يوجد سبب منطقي لأن يعاني منه شخصان غير مرتبطين
    Sadece bir kişinin verileriyle ne yapabiliriz? TED ما الذي يمكننا فعله ببيانات شخصٍ واحدٍ فقط ؟
    Bir kişinin başına iyi birşey geldiğinde, diğer herkesin hayatı daha kötü oluyor. Open Subtitles حين يحدث شيء جيد لشخص واحد حياة كل فرد آخر تصبح أسوء قليلا
    Sadece bulanın değil, kalan 999 kişinin de emeği vardır bunda. Open Subtitles أكتشافه لا يمثل عمله وحده ولكن عمل 999 آخرين بحثوا معه
    Saldırı sırasında bu parkta kaç kişinin öldüğünü biliyor musun? Open Subtitles هل تعلمين كم عدد الأشخاص الذين لقوا حتفهم أثناء الهجوم؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد