ويكيبيديا

    "konuştuğum" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • تحدثت
        
    • تكلمت
        
    • تحدّثتُ
        
    • حديثي
        
    • أتحدث
        
    • أتكلّم
        
    • أخاطب
        
    • تَكلّمتُ
        
    • فقط لوعي علاقات
        
    • تكلّمت
        
    • تحدثتُ
        
    • لكلام فريق
        
    • كنت اتحدث
        
    • الذين تشاورت معهم
        
    • التى أنطق
        
    Geçen hafta konuştuğum kasabaya kıyasla bu kasaba birkaç ışık yılı önde. Open Subtitles عموما هذه المدينة متقدمة كثيراً مقارنة مع التي تحدثت عنها الأسبوع الماضي
    Çünkü kuzey yarımkürede konuştuğum sinemaya giden insanlar bunu hissediyordu. TED لان الاشخاص الذين تحدثت اليهم في قسم الكرة الارضية الشمالي عندما كانوا يذهبون الى السينما , كانوا يشعرون بذلك
    Ve bazı konuştuğum insanlar hayatlarında hiç film seyretmemiş ya da sinemaya gitmemiş olanlar bunu aynı şekilde algılamıyorlar. TED وبعض الاشخاص الذين تحدثت معهم الذين لم يذهبوا الى السينما او المسرح لم يشعروا بذات الشعور كما أولئك
    Aynı adam, aynı sarhoş noel baba, yani binanın çatısında konuştuğum adam. Open Subtitles نفس الشخص، بابا نويل السكران الشخص الذي تكلمت معه على سطح المبنى
    konuştuğum herkes onun fabrikadaki patlamada öldüğünü düşünüyor. Open Subtitles كلّ من تحدّثتُ إليه يعتقد أنه ميّت، لقي حتفه في إنفجار المصنع
    Bu kadar kafam karışık konuştuğum için bağışlayın ama bütün bunlar birden beni çarptı. Open Subtitles اعذرني على حديثي في مثل هذا الأسلوب المرتبك لكن كل هذا داهمني فجأة
    Evet, konuştuğum birinin önerisi üzerine... 100.000 dolarlık bir avans var. Open Subtitles كنت أتحدث للتوّ مع أحدهم هناك دفعة مقدمة بمائى الف دولار
    konuştuğum birine göre, aşkınlık sanat görmekten doğdu. TED بالنسبة لشخص تحدثت إليه، تأتي الفائقية من رؤية الفن
    TED'de konuştuğum ve prototipi gösterdiktan sonra 3 yıl içinde bir fikir olmaktan çıkıp gerçek bir dizüstü bilgisayar oldu. TED إذاً قبل ثلاث سنوات منذ أن تحدثت في تيد وعرضت النموذج، تحول الأمر من فكرة الى كمبيوتر محمول حقيقي.
    Fakat konuştuğum pek çok insan başaramadı. TED لكن لم يكن العديد من الذين تحدثت إليهم كذلك.
    İyi haber ise, konuştuğum tüm araştırmacıların söylediklerine göre okyanustaki gürültü hakkında nispeten kolay bir şeyler yapılabilir. TED الأخبار السّارة، كما علمت من كل الباحثين الذين تحدثت معهم، هو أنّه بوسعنا فعل أمرٍ بسيط نوعًا ما بشأن ضوضاء المحيط.
    O bir çok şeyi daha evvel okuduğum veya konuştuğum insanlara nazaran daha kısa şekilde söylerdi. TED قال الكثير عبر القليل أكثر من أي إنسان قرأت له أو تحدثت معه
    Ben bunun için geldim, konuştuğum biçimimden özür dilemek için. Open Subtitles وهذا هو السبب جئت به، للاعتذار على الطريقة التي تحدثت بها.
    Sen. Babam. Beni sadece yersiz konuştuğum için süren kişi. Open Subtitles أنت أبي الذي نفاني فقط لأني تكلمت في غير دوري
    İşte buna çok şaşırdım konuştuğum bütün şerifler fark etmiş çünkü. Open Subtitles هذا يجعلني أستغرب، على غرار استغراب جميع الضباط الذين تكلمت معهم
    Bu suç mahalinde konuştuğum rodi. Open Subtitles إنّه أحد المُتنقلين مع الفرقة الذي تحدّثتُ معه في مسرح الجريمة.
    Bana yaptığına bir bak. Hem de sadece biriyle konuştuğum için. Open Subtitles أنظري ماذا فعلت بي لمجرد حديثي مع شخص ما
    konuştuğum yetkililer senin buradaki mini işletmenden daha uzun erişime sahip. Open Subtitles أتحدث أن كان لديكَ صلة مع السُلطات من أعمالك البسيطة هُنا
    Onunla konuştuğum zaman sanki beni anladığını hissediyorum. Open Subtitles عندما أتكلّم معها، أشعر تقريباً بأنّها تفهم ما أقوله.
    Kaçtım, çünkü polislerle konuştuğum görülürse işim biter. Azizler muhbir konusunda paranoyak oldular. Open Subtitles هربتُ لأنني سأكون بعداد الأموات إن رآني أحد أخاطب الشرطة، فالعصابة تشك بوجود مخبرين الآن
    konuştuğum adam korktuğumu söyledi. Open Subtitles تَكلّمتُ مع هذا الرجلِ وهو يَقُولُ بأنّني أصبحتُ خائفاً.
    Onlarla konuştuğum süre boyunca yanımdaydınız. Open Subtitles لا تشير فقط لوعي علاقات لكن ايضاً تستدل
    Onunla konuştuğum zaman, sanki başka birine tutulmuş izlenimine kapıldım. Open Subtitles عندما تكلّمت معها، جاءني الشعور هي تميل لرجل آخر.
    Hakkında konuştuğum anlaşılmışlık hissini tecrübe etmiş olablirsiniz. TED قد يكون لديكم تلك التجربة التي تحدثتُ عنها فيما يتعلق بشعوركم بالادراك.
    konuştuğum kurtarma görevlilerine göre bu ağaç yüz yaşında olabilir ve görünüşe göre köküne kadar çürük. Open Subtitles طبقاً لكلام فريق الإنقاذ عمر هذة الشجرة يبدو أكثر من 100 عام مجوفة من الداخل حتى القاع
    Neyse, geçen gece partide konuştuğum o itfaiyecileri hatırlıyor musun? Open Subtitles أتعرفي مُقاتلوا النيران الذي كنت اتحدث اليهم في الحفلة بالأمس؟
    Ülkem ve bugün konuştuğum tüm dünya liderleri adına... bu gezegen üzerindeki... tüm yetkilerimi... ve gezegenimizin kontrolünü... Open Subtitles بأسم دولتى و بأسم كل قواد العوالم الأخرى الذين تشاورت معهم اليوم
    Bir süre sonra ismimde olduğunu keşfettim. konuştuğum kelimelerde de vardı. Open Subtitles منذ قريب وجدته فى أسمى لقد كان فى الكلمات التى أنطق بها

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد