ويكيبيديا

    "kulaklı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الأذن
        
    • الأذنين
        
    • أذنين
        
    • الآذان
        
    • أذني
        
    • بأذنين
        
    • بسماعات
        
    • الأذان
        
    - Tabii ki. Annenleri bulmaya giderken tek kulaklı adamı gösterebilirsin. Open Subtitles لربما عليك إصطحابنا إلى صاحب الأذن الواحدة في طريق عودتنا لوالديك
    Bana bir baksanıza. Ben karnabahar kulaklı kertenkele dudaklı bir canavarım. Open Subtitles انظروا إلي ، أنا شخص بشع، بهذه الأذن غير المنتظمة وشفاه السحلية
    - Yani bana ufak kulaklı olandan lazım. Open Subtitles إذن أنا أريد الفيل ذو الأذنين الأصغر مالذي يحدث ؟
    Kahretsin, bu o sivri kulaklı piç. Open Subtitles اللعنة ، إنه ذلك الوغد ذو الأذنين المدببتين
    Biz de tam kocaman, yumuşak kulaklı şüpheli bir tavşanı arıyorduk. Open Subtitles كنا نبحث عن أرنب ذو أذنين رخوتين كبيرتين قد اُشتبه بأمره
    Şu peynir delisi, beyaz kürklü ve garip kulaklı küçük yaratıklarından mı söz ediyorsunuz? Open Subtitles عندما تقول فئران, هل تعنى تلك المخلوقات البيضاء الصغيرة ذو الفرو ؟ بتلك اللحية, الآذان و الجُبن ؟
    Kepçe kulaklı olan benim - sanki kapıları açık bir araba! Open Subtitles و تنظر في وجهي مع أذني ، و قيادة سيارات الأجرة في الشارع مع أبواب مفتوحة.
    Küçük kız yeşil kulaklı bir spagetti canavarının ormanda kovaladığını söylemiş. Open Subtitles فتاة صغيرة قالت بأن وحش الاسباغيتي .. بأذنين خضراوين قام بمطاردتها في الغابات
    Gördün mü tatlım, yavaş ama emin adımlarla yumuşak kulaklı hız manyaklarına yetiştik. Open Subtitles هل رأيتي يا حلوتي مشينا بهدوء و ثبات ـ ـ ـ و نحن بالفعل لحقنا بهاؤلاء لينين الأذن المتسرعين المهوسين
    Bu kadar küçük kulaklı biri nasıl bu kadar iyi duyar? Open Subtitles كيف لهذه الأذن الصغيرة أن توفر سمعا كهذا
    Bu uzun kulaklı bir hayvan. Ona eşek demek zalimce. Open Subtitles هذا حيوان طويل الأذن مناداته بحمار تعتبر اهانة له
    Amca, özür dileriz. Buraya, uzun kulaklı hayvanı satın almaya geldik. Open Subtitles عمي , عذرا نحن هنا لشراء حيوانك طويل الأذن
    O sivri kulaklı orospu çocuğu çığ hakkında yalan söylüyor. Open Subtitles وذلك الساقط مدبّب الأذن يكذب بشأن الهيار الجليديّ.
    Çift kulaklı sesin dünyasına hoş geldin. Open Subtitles مرحباً بك في العالم السمعي بكلا الأذنين.
    "Doğrusunu söylemek gerekirse... "...o kepçe kulaklı otlakçıyı özlemiyorum değil. Open Subtitles الحقيقة تُقال، حالياً أشتاقُ إلى الإبرق ذو الأذنين.
    Sarkık kulaklı var, Amerikan Sarkık kulaklı var Fransız Angora var... Open Subtitles إن كان ارنباً متهدّل الأذنين فهو أرنب أمريكي وإن كان كثيف الوبر فهو فرنسي
    Çirkin, minnacık, ufak kulaklı, sarkık suratlı bir bulldog işte. Open Subtitles إنها كلبة بشعة و صغيرة لديها أذنين صغيرتين و وجه خجول
    Efsaneymiş. Sivri kulaklı Paul Bunyan gibi olacağım. Open Subtitles يا بارد، وسوف يكون مثل ومدبب أذنين بول بنيان.
    - Bana nasıl ufaklık dersin? Seni koca kulaklı yaratık. Open Subtitles كيف تناديني بالحمقاء, أيها الأبله ذا الآذان العملاقة؟
    Büyük kulaklı küçük bir fil! Open Subtitles الفيل الصغير ذو الآذان الكبيرة
    Küçük tavşan kulaklı olanları mı istersin yoksa patiklerini mi? Open Subtitles هل تريدين الخف ذو أذني الأرنب أو الجواريب الأقدام؟
    Şükürler olsun. Erkeğimi iki kulaklı isterim. Open Subtitles الشكر لله أنا أحب رجالي بأذنين
    Tuvalet kağıdı, yeni araba... elektrikli cinsel aletler... beyne yerleştirilmiş kulaklı stereo sistemleri... entegre radar cihazlı tornavidalar, sesle çalıştırılan bilgisayarlar... Open Subtitles مثل ورق المرحاض و سيارات جديدة اجهزة كهربائية ، ادوات جنسية ، انظمة ستريو بسماعات خاصة والمفكات الصغير ، واجهزة الرادار الداخليه كمبيوتر يعمل بالاوامر الصوتية
    Şu kepçe kulaklı ve ince bıyıklı adam. Open Subtitles الرجل ذو الأذان و الشارب الصغير

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد