ويكيبيديا

    "laf" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • كلمة
        
    • كلام
        
    • الكلام
        
    • الكلمات
        
    • كلمات
        
    • مقولة
        
    • التعبير
        
    • تعليق
        
    • العبارة
        
    • أقوال
        
    • إنبحْ
        
    • كلمةً
        
    • كلاماً
        
    • ثرثار
        
    • بكلمة واحدة
        
    Abartmıyorum, ağzından çıkan her laf bana zor anlar yaşatıyordu. Open Subtitles أعطاني وقتاً عصيباً حرفياً حول كل كلمة تخرج من فمي
    laf olsun diye söylemiyorum çünkü Bill Masters gebe kalma uzmanıdır. Open Subtitles هذه ليست كلمة استخدمها اعتباطاً، لأنّ بيل ماسترز هو خبير الحمل.
    Ama gerisi hep laf. Boş lafa para ödeyecek değilim. Open Subtitles والبقية كله كلام في كلام وانا لاادفع ثمنا للكلام
    İlk fırsatta da laf etmekten fazlası olur... çünkü buraya gelmek%90 onun fikriydi. Open Subtitles وأكثر من الكلام في أول فرصة فهو من اقترح فكرة المجيء إلى هنا
    Bir sürü laf ettin, değil mi? Şuna bir baksana. Open Subtitles لا سمعتك أنت قلت بعض الكلمات , أنظر الى هذا
    Ve eğer sakıncası yoksa, iki çift laf etmek isterim. Open Subtitles وإذا لا تمانع , فأنا أود أن أقول بضعة كلمات
    Her kim yaparsa yapsın, en zor röportajın onunki olması beklenirdi çünkü ketumluğuyla, ağzından kerpetenle laf alınmasıyla ün salmıştı. TED كان يفترض أنه أصعب من تجرى معه الحوارات لأنه كان شهيراً بصمته. شهيرا بكونه لا ينطق بشئ إلا ربما كلمة أو إثنتين.
    - Duyacaklar şimdi. - Duyacaklarını duydular zaten. Onca laf ettin orada. Open Subtitles كلّ كلمة نطقتِ بها هناك وبأننا نعــود 100 عامٍ للـوراء
    Senden tek bir laf etmeyiz. Open Subtitles انظر دعونا نذهب ولن نذكر كلمة عن هذا ابدا.
    Tek bir laf bile. Open Subtitles عدني بأنه لن يسمع كلمة عما حدث أتسمعني ؟
    Deli misin? At bu düşünceleri. Bana kimse iyi bir laf söylemedi, yardım etmedi, yol göstermesi. Open Subtitles لا أحد قال كلمة عطف أبداً أو ساعدني أو أعطاني نصيحة
    Boş laf bunlar! Bay Baxendale bir dedektifti, düşünce okuyucu değildi. Open Subtitles اوه ,هذا كلام فارغ , باكسيندال كان محققا وليس منجما
    Sen ve kahrolası kitabın, laf. Open Subtitles أنت وكتابك اللعين. انه كلام انه مجرد كلام
    Ve amca buna boş laf diyor Open Subtitles الحب الحقيقي يكمن في التضحيه والعم يسمي هذذا كلام فارغ
    Kusura bakmayın memur bey, ama bu laf salatasına benziyor. Open Subtitles اسمح لي ايها الضابط. لكن هذا الكلام لا أهمية له.
    Ortalıkta da bir sürü laf dolanıyor. Herkes gergin durumda. Open Subtitles إنها غريم، وكما تعلم، هناك الكثير من الكلام في الجوار.
    Artık kitaplardan öğreniliyor, uzun uzun laf cambazlıkları yapıp birbirini analiz etmek. Open Subtitles اما الآن , فإنة يقرأ الكثير من الكتب يفاضل بين الكلمات المكونة من أربع مقاطع ويحللها نفسياً مع بعضها البعض
    Artık kitaplardan öğreniliyor, uzun uzun laf cambazlıkları yapıp birbirini analiz etmek. Open Subtitles اما الآن , فإنة يقرأ الكثير من الكتب يفاضل بين الكلمات المكونة من أربع مقاطع ويحللها نفسياً مع بعضها البعض
    Natürel majestik cazibenizle iki laf edip içiyorsunuz. Open Subtitles ومع سحرك المهيب الطبيعى تقول بضع كلمات وتشرب
    "Bazen kendilerini savunmak için iki çift laf edecek şansları oluyordu." Open Subtitles أحيانا كان عنده الفرصة لقول بضعة كلمات للدفاع عن نفسه
    Bilirsin, samuray geleneğinde bir laf vardır. Open Subtitles أتعلمين, هناك مقولة في التقليد السامورائي
    Büyükbaba Neville'in en sevdiği laf neydi biliyormusun? Open Subtitles تَعْرفُ ما الجدَّ نفيل التعبير المفضّل كَانَ؟
    Birinin karısının manava ettiği laf yüzünden birinin ölmesi nedir? Open Subtitles رفيق مات بسبب أن زوجة شخص ما قامت بعمل تعليق لبائع الخضار ، ماهذا ؟
    laf oyununa bak sen. Ne zamandır aklındaydı söyle bakalım? Open Subtitles قلتي العبارة بسرعة كم من المدة استغرقتيها لابتكار هذه العبارة ؟
    laf ebesi değil, işe girişen adamlarsınız. Open Subtitles أنتم رجال فعل ولستم رجال أقوال
    laf! Open Subtitles إنبحْ!
    Randall, kelepçelisin biliyorum hoş bir durum değil, ancak tavuklarla ilgili bir laf daha edersen, seni tekrar vururum. Open Subtitles أعلم أنك مقيد وهذا ليس عدلاً لكن قل كلمةً أخرى عن الدجاج وسوف أقتلك ثانيةً
    Yersiz bir laf etmek istemiyorum ama Felty ve Sarah hiç misafirperver değiller. Open Subtitles لا أريد أن أخرج كلاماً بدورِ هنا .ولكن فيلتي وساره لن يبقوا كداراً للضيافة
    Tanıdığım en yetenekli iz sürücü sensin, Glen ama ağzın haşlanmış köpek gibi laf yapıyor. Open Subtitles أنت أكثر المقتفين الذين عرفتهم موهبة، لكنك ثرثار مثل كلب مسموط
    Bana bunun ne için olduğunu söyleyecek misin, çünkü arabaya bindiğinden beri tek laf etmedin. Open Subtitles ...هل ستخبرني لماذا نحن هنا لأنك منذ ركوبنا السيارة لم تنطق بكلمة واحدة

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد