Teknik sorunların farkındayım ama liderleri bunu pek umursamıyor gibi. | Open Subtitles | أتفهم جيّداً الصعوبات التقنية، لكن يبدو أن قائدهم أقل مبالاة |
liderleri dönüp suratıma silah doğrultana kadar her şey yolunda gidiyordu. | Open Subtitles | كل شيء بدا جيداً حتى عادَ قائدهم ووجهَ سلاحاً على وجهي |
Birleşik Devletlerin askerî liderleri, bölgedeki gelişmenin can sıkıcı olduğu kanısında. | Open Subtitles | يعتقد القادة العسكريون الأمريكيون أن التطوير في المنطقة يبعث على القلق. |
Üst sınıf liderleri, dokunulmazlardan birinin evine gidip çay veya su içmez. | TED | لا يذهبُ زعماء الطبقة العليا لمنازل الطبقة المنبوذة، ويحتسون الشاي أو الماء. |
liderleri George Washington'a ne diyecekleri sorusuyla karşı karşıyaydılar. | TED | حيث كان يتعين عليهم مواجهة السؤال بماذا يدعون جورج واشنطن، زعيمهم. |
Dünyanın en büyük 20 ekonomisinin liderleri istihbarat ve güvenlik şefleri ile birlikte tek bir çatı altında olacak. | Open Subtitles | رؤساء أكبر 20 إقتصاد في العالم مجتمعون معًا في مكان واحد مع إستخباراتهم التي لايستهان بها وقادة ألأجهزة الأمنية |
Tekrar keşfedin, çünkü sizler liderlersiniz, inovasyon liderleri, fikir liderleri. | TED | اكتشفه مجددا. لأنكم أنتم القادة، قادة التجديد ، قادة التفكير. |
Krallığımdaki savaş halindeki fraksiyonların liderleri her zaman baş harfleriyle anılırlar. | Open Subtitles | الطوائف المحاربة بمملكتي دائمًا ما يُعرفون بأول حرف من اسم قائدهم. |
Özellikle de liderleri için çok tehlikeli olacak. | Open Subtitles | سوف يكون الأمر خطر على قائدهم سوف نكون الأولين فى هذه المعركة |
Milyonlarca Rus, Stalin yönetiminin acımasızlığına ve kendi refahlarının göz ardı edilmesine rağmen rahmetli liderleri için içleniyordu. | Open Subtitles | حزن ملايين الروس لوفاة قائدهم برغم أنّ حكمه خلا من الرحمة وتجاهل أسباب رفاههم |
Daniel Jackson, Binbaşı Carter, ve onların liderleri, Albay O'Neill. | Open Subtitles | دانيال جاكسون والرائد كارتر وهذا قائدهم العقيد أونيل |
liderleri yenilgiye kadar en güçlü kuvvet olması için kullanılır. | Open Subtitles | استعملوا القوة العظمى قبل أن يُقضى على قائدهم |
Bölge liderleri, bu sorunları daha sonra ele almayı yeğledi. | TED | ولكن القادة المحليون قرروا الالتزام وقرروا المضي قدماً |
Hükümet liderleri, insan ruhunun en yüksek ifadesi olan kültürü kutlamak için bu yıllık etkinlikleri ortaya çıkardı. | TED | كان القادة يقيمون مثل هذه الأحداث السنوية للاحتفال بالثقافة كأسمى وسائل التعبير للنفس البشرية |
Yeni nesil Afrikalı liderleri yetiştirecek 25 tane yeni üniversite daha açıyoruz Afrika'da. | TED | ببناء 25 جامعة جديدة في أفريقيا التي ستُنَمِّي ذلك الجيل القادم من القادة الأفارقة. |
Farklı inançların liderleri, feminist ikonları ve daha fazlası. | TED | وكان هناك زعماء دينيون مع رموز نسوية، وغيرهم الكثير. |
Küresel Hedeflerin tarihi bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Çünkü dünya liderleri bu konuda söz verdiler. | TED | أُؤمن أن الأهداف العالمية هي فرصة تاريخية، لأن زعماء العالم وعدوا بتسليمها. |
liderleri Geronimo yüzünden ayakta kalan bu tek grup, ...direnmeyi ve mücadele etmeyi denedi. | Open Subtitles | هذه الفرقة كانت بقيادة زعيمهم جيرونيمو يحاول تحدّي الإحتمالات والصمود |
Nasıl olsa yeniden uzayacak. Terörist liderleri ya da Filistinli liderleri yer değiştirsinler diye mi öldürdük. | Open Subtitles | هل كنا نقتل حتى نغير من رؤساء الجماعات الارهابية |
Bugünün liderleri olmak için eğitiliyoruz, sıradan bir ders kitabı bunu yapamaz. | TED | يتم تعليمنا لنصبح قادة الحاضر، شيء لا تقدر على تأديته المناهج والكتب. |
İlgili emir, kendi toplumlarının liderleri tarafından alınmıştı. | Open Subtitles | أمر رحيلهم تلقوه من قادتهم المحليين من اليهود |
Lola ve Hannah beni liderleri olarak görüyorlar ve bir lider asla zayıflık göstermemeli. | Open Subtitles | يروني لولا وهانا على أني قائدتهم ولا يجب أن يظهر القائد أي نقاط ضعف |
Ve bunun olması için köyün yaşlıları, ileri gelenleri ve dini liderleri ile bir araya gelmemiz gerekti. | TED | و من أجل أن يحصل هذا، احتجنا أن نجمع كبار القرية سوياً، احتجنا أن نجمع قادة العشائر سوياً، الزعماء الدينيون. |
Ama domuzların ve muhteşem liderleri Napolyon'un haricindeki diğer hayvanlar iyi durumda değillerdi. | Open Subtitles | لكن الحيوانات ذاتهم لم يكونوا على ما يرام باستثناء الخنازير وقائدهم المعلى نابولين |
Çünkü nerede konuşlandığımızı öğrenip, bize ulaşmak için Ben'in liderleri olmasını istiyorlar-- | Open Subtitles | لانهم ارادوا بين ان يقودهم لنا ليعرفوا الى اين نتجه |
Grubumuzun liderleri öyle düşünmesini istediler. | Open Subtitles | هذا ما أرادوه زُعماء مجموعتِنا أَنْ تَعتقدَه |
Buraya yakın bir yerde dünya liderleri toplantısı var. | Open Subtitles | هناك تجمّع لقادة العالم في مكانٍ ما ليس ببعيد عن هنا |
Ülkem ve bugün konuştuğum tüm dünya liderleri adına... bu gezegen üzerindeki... tüm yetkilerimi... ve gezegenimizin kontrolünü... | Open Subtitles | بأسم دولتى و بأسم كل قواد العوالم الأخرى الذين تشاورت معهم اليوم |
Köle liderleri kendi devrimlerinin ana hatlarını belirlemek için zenci büyüsü ayinlerini bir kılıf olarak kullandılar. | Open Subtitles | قامت قيادات العبيد بحفلات الشعوذة كغطاء للتخطيط لثورتهم |