ويكيبيديا

    "müşterilerim" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • زبائني
        
    • عملائي
        
    • زبائن
        
    • الزبائن
        
    • زبائنى
        
    • عملائى
        
    • لزبائني
        
    • موكلي
        
    • وزبائني
        
    • لعملائي
        
    • لدي عملاء
        
    • زبنائي
        
    • لديّ عملاء
        
    • عُملائي
        
    müşterilerim, onun hakkında hiçbir şey bilmiyorlar. Bu yüzden pek satılmıyor. Open Subtitles زبائني لا يعلمون عنه اي شيء لذلك لا يوجد طلب عليه
    Sizin için, kanallar bu gece bedava. Benim ilk müşterilerim. Open Subtitles من اجلكم , الجوله مجانا هذه الليله يا اول زبائني
    Eğer piyasaya çıkmadan önce tükenirse müşterilerim buna müsaade vermeyecektir. Open Subtitles ،إذا لم تعد صالحة قبل أن تُباع .لن يقبلها زبائني
    Ben buna senin para otobiyografin diyorum, ve para koçu olarak müşterilerim ile kat ettiğimiz ilk aşama bu. TED أسمي هذا السيرة الذاتية لأموالكم، وكمدرب مالي، فإن هذه هي الخطوة الأولى التي أتخذها مع عملائي.
    Tüm müşterilerim kaçırılma ve fidye sigortası yaptırdı. Open Subtitles اسمع يا سامي، كل عملائي لديهم وثيقة تأمين ضد الإختطاف ودفع الفدية
    Japonya'da bunun gibi gerçekten karmaşık şeyleri yapacak müşterilerim var. TED كان لدي زبائن في اليابان يشترون أشياء معقدة مثل تلك الرسومات.
    Eğer piyasaya çıkmadan önce tükenirse müşterilerim buna müsaade vermeyecektir. Open Subtitles إذا لم تعد صالحة قبل أن تُباع، لن يقبلها زبائني.
    Planlarım var. müşterilerim var. İşimi her zaman yapmış olduğum gibi yapıyorum. TED لدي خططي لدي زبائني. إنني أقوم بعملي كما قمت به دائماً
    Ziyadesiyle nüfuz sahibi olan müşterilerim malın ayın 28'inde Roma'da teslim edilmesini bekliyorlar yani bugünden itibaren 2 haftamız var. Open Subtitles زبائني قوم في منتهي النفوذ ويتوقعون أن يتم التسليم في روما يوم 28 بعد أسبوعين من الآن
    müşterilerim, onları terk ettiğimi sansın istemem. Open Subtitles أنا لا أُريدُ ان يعتقد زبائني بانني هَجرتُهم.
    Hapşu! Şimdi de sanırım gidip balığın üzerine işeyeceğim. Oliver, bu insanlar benim müşterilerim. Open Subtitles لأنني مريض الآن , سأذهب وأتبول على السمك اوليفر , هؤلاء زبائني
    Ama henüz müşterilerim dışarıda organize oluyorlar. Open Subtitles لكن لحد الآن ، زبائني يُنظمون أنفسهم من الخارج.
    Tüm müşterilerim kaçırılma ve fidye sigortası yaptırdı. Open Subtitles اسمع يا سامي، كل عملائي لديهم وثيقة تأمين ضد الإختطاف ودفع الفدية
    Her ay hipodromdaki yağlı müşterilerim için poker partisi düzenliyorum. Open Subtitles لسوء الحظ، علي الذهاب في هذهِ المناسبة إني أستضيف حفلة شهرية خاصة بلعبة البوكر بناءاً على طلب أحد أكبر عملائي
    Seanslarımı genellikle kayda alırım ki müşterilerim bunları gözden geçirebilsinler. Open Subtitles كـالمعتاد أقوم بتسجيل جلساتِ علي شريط فيديو لكي تتم مراجعته لاحقاً من قبل عملائي
    müşterilerim var. Sen sadece yanlış günde geldin. Open Subtitles انا عندي زبائن كثيرون ولكنك تأتي في اليوم الذي لا يأتي فيه احدهم
    Çok naziksiniz ama hizmet etmem gereken müşterilerim var. Open Subtitles هذا لطف منك يا سيدي و لكن لدي زبائن علي الاهتمام بهم
    Şimdi, eğer izin verirseniz, ofiste bekleyen müşterilerim var. Open Subtitles والآن، إن تأذن لي، فلدي زبائن ينتظرونني في المكتب
    Şansıma, biraz daha fazla parası olan müşterilerim olmaya başladı. Bu sayede daha dayanıklı birşeyler yaptım. TED لحسن الحظ، بدأت باستقطاب الزبائن الذين يمتلكون مدخولاً أكثر لذا أصبحت أعمالي أكثر بقاءً
    Bütün müşterilerim bana güvenirler ama burada güvenden geriye hiçbir şey kalmadı. Open Subtitles زبائنى يحترموننى كرجل ذو ثقة ولكن اين الثقة هنا.
    Gençliğimden beridir, müşterilerim yemek yedikten sonra şarkı söylerim. Open Subtitles اغنى أحيانا أغانى من شبابى بعد ان يأكل عملائى
    müşterilerim için kalitemin düzeyini koruyorum. Open Subtitles أنا أحاول أن أحافظ على مستوى الجودة لزبائني
    Bakın, müşterilerim bana sadece bilgi için para öder. Open Subtitles انظر موكلي يدفع لي للحصول على معلومات. وقبل ان تعرفه،
    Frasier burada. müşterilerim her şeyden önce gelir. Open Subtitles فرايزر هنا، وزبائني جاؤوا بالمرتبة الأولى.
    Ben, müşterilerim ve en çok da senin durumunu daha da berbat hale getirecek. Open Subtitles ,سيجعل الأمور أسوأ.. أسوأ لي اسوأ لعملائي,أسوأ لك
    Şehir dışından müşterilerim var. Bu,iş açısından kötü oldu. - Bu yatırımım için kötü. Open Subtitles لدي عملاء من خارج البلدة هذا سيء على العمل وسيء على إستثماري
    Onlara ihtiyaçları olan ne varsa veriyorum. müşterilerim, paralarını değerli hâle getiriyorlar. Open Subtitles أنا أعطيهم ما يريدونه، ينال زبنائي ما دفعوا مقابله مالا.
    Karım yok, ailem yok, sadece müşterilerim ve onlara sık sık yapışan içten durumlar var. Open Subtitles ليس لدي زوجة، و لا عائلة، فقط لديّ عملاء و غالبهم يكونون في مواقف صعبة و يسرة.
    müşterilerim karanlık web üzerinden anonim olarak bana başvuruyor. Open Subtitles يتواصل عُملائي معي بشكل مجهول الهوية عبر الإنترنت المُظلم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد