ويكيبيديا

    "müttefikleri" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • حلفاء
        
    • الحلفاء
        
    • حلفائه
        
    • كحليف
        
    • حلفائنا
        
    • وحلفاء
        
    • وحلفائها
        
    Doroshenko’nun Osmanlı müttefikleri köylüleri köle haline getirerek kırsal kesimleri perişan etti. TED لقد خرّب العثمانيون، حلفاء دوروشينكو، قُرى المدينة، وحوَّلوا الفلاحينَ إلى عداد العبيد.
    Demek Joe'nun, beraber fikir yürütebileceği müttefikleri vardı. TED و هكذا أصبح لدى جو حلفاء. يستطيعون التفكير معًا.
    "Amerikalıyız diye, bizi, ABD'nin yapacağı her şeyde otomatikman müttefikleri kabul ettiler". Open Subtitles لأننا أميركان، يظنون أننا حلفاء جاهزون وإن بإمكان الولايات المتحدة فعل أى شيء
    Sadece yakalanmış olmanızın, müttefikleri planlarını değiştirmek... zorunda bırakacağına Başkomutanlığı ikna ettim. Open Subtitles لقد اقنعت القيادة العليا ان مجرد اسرك سيجبر الحلفاء علي تغيير خططهم
    Berlin'in Batı bölümlerindeki Sovyet ablukasının, müttefikleri pazarlık masasına geri döndürmek için yeterli olacağından emindi. Open Subtitles كان واثقا أنّ الحصار السوفيتي لقطاع برلين الغربي سيكون كفيلاً لإجبار الحلفاء الجلوس على طاولة المفاوضات مجددًا
    Romen, Macar ve italyan müttefikleri ona; çogu, gidip onun için savasmaya mecbur edilmis adamlar saglayacaklar. Open Subtitles زوده حلفائه الرومانيون و الهنجاريون و الايطاليون بالرجال الذين اجبر معظمهم على القتال
    Federasyon müttefikleri söz hakkı talep ederler... Open Subtitles حلفاء حكومتك الفيدرالية سيحتاجون إلى قول.
    - Tauri'den üç insanla beraber. - Tok'ra'nın müttefikleri. Open Subtitles بالإضافة لوجود بشر من التواري حلفاء التوك رع
    Aradığın müttefikleri bulamadığına üzüldüm, John. Open Subtitles آسفة أنك ما كنت قادر على إيجاد حلفاء الذين كنت تبحث عنهم،جون.
    Bir ülke, nükleer mühimmatı Birleşik devletlerin müttefikleri tarafından kapatılırken dizlerinin üstüne çökmez. Open Subtitles الدوله لا تجثوا على ركبتيها حينما يتم اغلاق ترسانتها النوويه عن طريق حلفاء الولايات المتحده
    Düşes'in, Jedi dostunuz Kenobi'nin de aralarında olduğu, güçlü müttefikleri var. Open Subtitles الدوقة لديها حلفاء اقوياء من ضمنهم صديقك الجاداي , كانوبي
    Ama tekrar normale dönme zamanları geldiğinde güvenebilecekleri müttefikleri vardı. Open Subtitles لكن في نهاية المطاف، كان عليها إعادة التواصل ومعرفة أنّ لديها حلفاء تستطيع الثقة بهم.
    Müttefiklere ihtiyacım olacak ve müttefikleri elde etmek için de yönetici ayrıcalıklarına tabii ki. Open Subtitles سأحتاجُ إلى حلفاء ولسوف أحصل عليهم سأحتاج إلى امتيازات إدارية
    Aklımızda "Birlik olacağız, Ruslara karşıyız ve Batılı müttefikleri destekliyoruz" düşüncelerinden başka bir şey yoktu. Open Subtitles لم يخطر شيء آخر في عقولنا :إلا عبارات نقف متحدين نحن نُعارض الروس ونساند الحلفاء الغربيون
    Hitler'in yapabilecegi tek sey, ilerleyen müttefikleri durdurmaya çalismaktir. Open Subtitles كل ما كان هتلر قادر على فعله ايقاف تقدم الحلفاء
    müttefikleri uyandıran sıcak bir buhar banyosu. Open Subtitles -سيهب في وجوه الحلفاء الان ، حمام من البخار اللاهب.
    Brand Operasyonu'nun arkasındaki isim müttefikleri bölmek isteyen SS Heinrich Himmler'di. Open Subtitles "الـ "إس إس" -"هينريش هيملر "هو من كان وراء مهمّة "براند أراد أن يقسم الحلفاء
    Sovyet Rusya ve müttefikleri Birleşmiş Milletler üyeleri tarafından dışlandı ve bay ayrılıkçı barış anlaşmasıyla.. Open Subtitles تم استبعاد الاتحاد السوفييتي و حلفائه على الرغم من وجود الامم المتحدة... ونتيجةلمعاهدةالسلامالمستقلة... ...
    Kararlarını alırken, Amerikalıları değil müttefikleri düşünür. Open Subtitles أتخذ قراره ليس بصفته أمريكياً ولكن كحليف
    Alman müttefikleri şimdi reddedersek İngiltere yalnız başına ve arkadaşsız, Kral ve İmparatorun insafına kalır. Open Subtitles إذا رفضنا الآن حلفائنا الألمان فإن انجلترا سوف تبقى وحدها ، ومن غير صديق وتحت رحمة الملك والامبراطور
    Dostlarının savaşı kazanmaktan başka amaçları bizden başka müttefikleri varmış gibi davranmaları kâfi, iş orada biter. Open Subtitles سيكون على أصدقائك التصرف وكأن لديهم أهدافاً خلاف الانتصار في الحرب, وحلفاء غيرنا وسيقضى الأمر.
    Almanya ve müttefikleri için artarak büyüyen tehlike düşmanlarından değil kendi vatandaşlarından geliyordu. Open Subtitles التهديد الأكبر إلى ألمانيا وحلفائها جاء على نحو متزايد ليس من أعدائهم لكن من مدنييهم

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد