ويكيبيديا

    "modeli" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • نموذج
        
    • النموذج
        
    • موديل
        
    • طراز
        
    • عارضة
        
    • نمط
        
    • عارض
        
    • نماذج
        
    • الموديل
        
    • النماذج
        
    • العارضة
        
    • بنموذج
        
    • النموذجِ
        
    • أنماط
        
    • العارض
        
    Bu, şişmiş bir balonu bir parça kumaşla kaplayarak yaptığım bir iskelet modeli. TED إنه نموذج هيكل والذي صنعته من قطعة قماش وقمت بلفه حول بالون متمدد.
    İyi bir iş modeli, güzel fikir ve harika yönetimi bir yana, başarılı olmasının sebeplerinden biri de zamanlamaydı. TED لكن من اسباب نجاح ذلك المشروع إلي جانب نموذج العمل الجيد، و فكرته الجيدة، و التنفيذ الممتاز، هو التوقيت.
    Bu günlerde, rekabet içerisinde olmak tütün endüstrisinde iş modeli olarak görülmekte. TED في الوقت الحاضر، إنه النموذج التجاري من صناعة التبغ الذي يتم معارضته.
    İşte modeli görüyorsunuz: bir resepsiyon binası ve yeraltı park yeri. TED وهنا ترى النموذج ، مبنى الاستقبال وبعض مواقف السيارات تحت الارض.
    Aslında algoritmayı tanımladım. "Hiyerarşik saklı Markov modeli" denen şeye benziyor; 90'lardan beri üzerinde çalıştığım bir şeydi. TED أنا فى الحقيقة وصفت الخوارزمية، التى تتماثل مع شىء إسمه موديل ماركوف الهرمى المخبأ، شيء عملت عليه من التسعينات.
    Ofisimizin yeni modeli güzel, hatta egzotik, mimara dahi diyorsunuz ama mimarı hiç okula gitmemiş. Open Subtitles طراز نموذجي ومثالي لمكتبنا الجديد أنه رائع , بل في غاية الروعة لكــن أن تــدعـــو المهنـــدس بالعبقـــري
    Bu model bir örtüşme modeli, daha ileriye gitmenin yolu. TED هذا نموذج ، نموذج التداخل ، هو الوسيلة للمضي قدماً
    Örnek modeli açınca zaten bu evler deli gibi satmaya başlayacak. Open Subtitles بمجرد ان احصل على نموذج مفتوح سيتم بيع تلك الشقق بسرعة
    Temel üretim modeli olduğum için hiç dil paketi yüklenmedi. Open Subtitles بما أنني نموذج صناعي أساسي لم يقوموا بتجهيزي بحزمة لغات
    Duygusal taklitçiler standart olmadan önce üretilmiş üçüncü seviye hizmet modeli. Open Subtitles وهي المستوى الثالث نموذج المنفعة، المصنعة قبل المحاكاة العاطفية أصبح معيارا.
    Yerel ekonomik dengeyi geliştirmek için... ...kuvvetli bir altyapı ve yerel işyerleri kuran... ...milli bir iş modeli hayal edin. TED وتصور نموذج أعمال وطنية يخلق فرص عمل محلية ومشاريع بنية تحتية ذكية لتحسين الاستقرار الاقتصادي المحلي.
    Bu yüzden farklı bir ön-hücre modeli ortaya çıkardık. Hatta bu bir öncekinden daha basitti. TED لذا أنتجنا نموذج خلية أولية مختلف، وهو واقعاً أبسط من النموذج السابق.
    Mo modeli, herkesin girişimci olduğunu varsayan, etkili bir dağılımı ve bilgi paylaşımını engelleyen modelden daha iyi olabilir. TED قد يكون هذا النموذج لمو أفضل من نماذج كل رواد الأعمال، الذي يمنع أي وسيلة فعّالة لنشر وتبادل المعرفة.
    Daha küçük modeli ayakkabının topuğuna, yerleştirmek için standart donanım. Open Subtitles هذا النموذج الصغير أصبح شئ أساسى و مناسب لكعب حذائك
    Ve bu da aynı modeli talep eden tüketiciye aynı şekilde iletiliyor. TED وبعد ذلك تأخذ طريقها فى العودة للمستهلك الذى يطلب نفس النموذج.
    Benimkine benziyordu, ama geçen yılki modeli. Tokası farklı. Open Subtitles إنها تشبه حقيبتى ولكنها موديل السنة الماضية فالقفل مختلف
    Büyük Sovyet cephaneliği içinde hiçbir silah... 1947 modeli Avtomat Kalaşnikova'dan daha kârlı değildi. Open Subtitles لذا من بين كل الاسلحة فى الترسانة السوفيتيية الكبيرة لا شئ كان اكثر ربحاً من افتومات كلاشينكوفا طراز عام 1947
    - Süper model değil, katalog modeli diyelim. - Dergide mi yani? Open Subtitles ـ ليسة عارضة مثيرة ، عارضة إعلانات لائقة ـ كما في المجلة
    Eğer istatikleri çalışsaydın neredeyse her durum için belli davranış modeli bulurdun. Open Subtitles هناك نمط سلوكي حول كل حالة لكي يستفيد حول التهديد بوجود قنبلة
    Bir kere birisi, benden iyi bir boyun modeli olacağını söylemişti. Open Subtitles ذات مرة قال لي رجل بانني ساكون عارض رقبة ممتاز
    Kuzey Amerika Robotları, uşak modeli, NDR-1 14. Open Subtitles ربويتات نورث ام, الموديل المنزلى رقم114.
    İnsan modellere kıyasla daha çok bir hayvan modeli belki de. Open Subtitles ..أكثر من كونها حيوان , ربما من النماذج الإنسانية
    Bu arada, hep buraya gelen modeli tanıyor musun? Open Subtitles بالمناسبة، هل تعرف تلك العارضة التي تأتي دائماً؟
    Böylece bu ön-hücre modeli ortaya çıktı şu gösterdiğim. TED لذا أتينا بنموذج الخلية الأولية الذي أعرضه الآن.
    Hepinizin bu özel modeli çok beklediğini biliyorum. Open Subtitles الآن، أَعْرفُ بأنّك جميعاً أَنتظرُ لهذا النموذجِ المعيّنِ،
    Yükselen kıyı suları, yoğunlaşan hava modeli, hepsi tek yönlü biletimize damga vuruyor. Open Subtitles ارتفاع منسوب المياه الساحلية, تُكثف أنماط الطقس. إنهم جميعاً يدفعوننا بتذكرة إتجاهٍ واحد
    Bu günlerin en aranan modeli. Open Subtitles إنّه العارض رقم 1 على الساحة و هو فعلا غامض..

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد