ويكيبيديا

    "söyledik" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • طلبنا
        
    • أخبرناك
        
    • أخبرناه
        
    • أخبرناهم
        
    • لقد قلنا
        
    • اخبرنا
        
    • لقد أخبرنا
        
    • قلناها
        
    • اخبرناك
        
    • قلناه
        
    • اخبرناه
        
    • اخبرناهم
        
    • أخبرناكم
        
    • قلنا أنه
        
    • قولنا
        
    Hatta aynı hindili İsveç sandviçinden söyledik ve o günü andık. Open Subtitles حتى أننا طلبنا شطيرة الدجاج السويري نفسه و خضنا في الذكريات
    Yabancılarla konuşmamanı sana defalarca söyledik. Open Subtitles جيمي، أخبرناك مرارا وتكرارا لا تتكلم مع الغرباء
    Arabaların altından bir düzineye yakın insan kurtardı. Ona geri gelmemesini söyledik. Open Subtitles لابد أنه أنقذ دزينة من الناس الذين كانوا عالقين أسفل السيارات .أخبرناه
    Sonra da onlar gibi birisinin bu felaketlerle karşılaşma olasılığının kaç olabileceğini söyledik. TED وبعدها أخبرناهم بالإمكانية المتوسطة بأن تحل هذه المصائب بشخصٍ مثلِهم
    Bir şeyleri sıfırdan inşa etmek istediğimizi söyledik, ...gurur duyacağımız bir şeyleri. Open Subtitles لقد قلنا أننا نريد أن نبني شيئًا من الصفر شيء نفخر به
    Güvenlik görevlisine kızımızın kayıp olduğunu söyledik; kayıp olmadığı halde. TED اخبرنا حارس الأمن انها كانت مفقودة بالرغم من انها لم تكن مفقودة
    Benim ülkem Fransa gibi pek çok ülkede üretimin bir geleceği olmadığını çocuklarımıza söyledik. TED في معظم الدول، كما هو الحال في بلدي فرنسا لقد أخبرنا أطفالنا بأن التصنيع لا مستقبل له
    Ona bizimle arabada oturmamasını söyledik. O da şimdi bizimle yürümek istemiyor. Open Subtitles لقد طلبنا منه ألا يركب معنا الآن يقول إننا لا يمكننا أن نسير معه
    Dört adamımızı geri istedik aksi taktirde çalışmayacağımızı söyledik. Open Subtitles لقد طلبنا منه رجوع رجالنا الاربعة ورفضنا الرجوع للعمل حتى هذا
    O gece söyledik. Raporun tamamını verdik size. Open Subtitles لقد أخبرناك تلك الليلة وأعطيناك التقرير الكامل
    söyledik ya, kimsenin burayı öğrenmesini istemiyoruz. Open Subtitles أخبرناك توًّا بأننا لا نودّ أن يعلم أي أحد بهذا المكان.
    Eşim Greg ile birlikte, ne olursa olsun kimseden farkı olmadığını söyledik. TED ولكن زوجي جريج وأنا أخبرناه أنه بغض النظر عن أي شيء، كان مماثل لجميع الأشخاص.
    Kuniko'daki domuzlar satmıştı. söyledik ama inanmadı. Open Subtitles لقد كانت خنازير في قرية كونيكو و أخبرناه بذلك ..
    Bitişe doğru dizlerini kaldırarak ve hızlıca yürümeleri gerektiğini de söyledik. TED أخبرناهم أن يرفعوا ركبتيهم عاليًا، ويسيرو إلى خط النهاية بسرعة.
    Onlara böyle olmasını istemediğimizi söyledik. Open Subtitles لقد أخبرناهم أننا لم نرد أن تنتهى القضية هكذا
    HWT: Bunu defalarca söyledik ve hakkında bir eser ürettik. TED هانك: لقد قلنا ذلك مرات عدة، فعملنا قطعة فنية عن هذا الموضوع،
    Sana söyledik, başka bir stüdyo adına falan çalışmıyoruz. Open Subtitles لقد قلنا لك، نحن لا نعمل من أجل ستديو آخر
    Yani, çocuklara ayrıldığımızı daha yeni söyledik. Open Subtitles أقصد , نحن اخبرنا للتو الأطفال اننا منفصلان
    Memurlara o zaman da söyledik, önemli bir şey değildi. Open Subtitles لقد أخبرنا رجال الشرطة حينها,أنه لم يكن أي شيئاً
    ve başlangıçtan bu yana bir girişime girdiğimizden beri çok açıkca bir hayır kurumu olmadığımızı söyledik. TED وعندما شرعنا في هذه المبادرة, منذ البداية قلناها بوضوح: انها ليست عمل خيري.
    Anne sana iki gün önce de söyledik, bir elektrikçi çağır. Open Subtitles أمي اخبرناك قبل يومين أن تتصلي بعامل كهرباء
    Biz onları aramamaları için söyle söyledik. Open Subtitles هذا ما قلناه الناس ليكفّوا عن البحث عنهم
    Ona duvarlara yazı yazmamasını söyledik. Open Subtitles لقد اخبرناه بان لا يكتب هذه الامور على الحائط
    Onlara 615 numaralı odada kalan Gunderson'lar olduğumuzu söyledik Boston Celtics takımının tüm 6. katı tutuklarını öğrenene kadardı. Open Subtitles كان ذلك طائش اخبرناهم اننا الجنرسونز من غرفة 615 واكتشفنا ان بوسطن سيلتيكز يحجزون الدور السادس
    - Hayır, düzeltemeyiz. - Bunu yapmak zorunda değilsin! Bir çıkış yolu olduğunu söyledik size. Open Subtitles لستم مضطرّين لفعل هذا، أخبرناكم أن هنالك خلاصًا من كلّ هذا.
    Ve hatta hiç balina görememize rağmen ikimiz de o günün hayatımızın en güzel günü olduğunu söyledik. Open Subtitles ورغم اننا لم نرى اي حوتاً انا ومارك قلنا أنه كان أفضل يوم في حياتنا
    Merkezi korumayı düşündüğümüzü söyledik. Open Subtitles لقد قولنا نحن ننوى الحفاظ على المركز لا انتظر لايمكن حدوث ذلك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد