Ve içgüdülerim ona inanmamı söylüyor. İçgüdülerim yalan söylemiyor, diyor. | Open Subtitles | وحدسي يقول لي صدقيه، حدسي يقول لي أنه لم يكذب |
Bir şey ortaya çıkardıklarını söylüyor ama ne olduğunu söylemiyor. | Open Subtitles | يقول أنهم اكتشفوا شيئاً ولكنهم لا يريدون إخباره بما هو |
Kimse bunu yapmalarını söylemiyor. Kendileri istiyor. Sizi seviyorlar. | Open Subtitles | لا أحد يقول يجب عليهم أن يفعلوا ذلك فهم يفعلون ذلك لأنهم يحبونكم و يرغبون فى هذا الفعل |
- Bana hiçbir şey söylemiyor. - Efendim, izin verirseniz? | Open Subtitles | ـ إنه لم يخبرني أيّ شيء ـ سيّدي، هل ليّ؟ |
Biliyorum her zaman doğruyu söylemiyor ama bana karşı çok nazik. | Open Subtitles | أعلم أنه لم يقل الحقيقة دائماً لكنه لطالما كان لطيفاً معي |
Yine mitolojik bir bağlantı ama adamın kim olduğunu söylemiyor. | Open Subtitles | إرتباط أسطوري آخر لكن لا شيء يخبرنا من هذا الرجل |
Tam olarak öyle söylemiyor, ama bir yerde, bir tavuktan söz ediyor. | Open Subtitles | إنهُ لا يقول ذلك حرفيا لكن في مكان ما، يقول شيئاً عن الدجاج |
Sadece şoförlük etmemi istiyorsunuz. Kimse bana bir şey söylemiyor. | Open Subtitles | هل تتوقع مني أن أكون شاة فى قطيعك لا أحد يقول لي أي شيء |
Sana doğru söylemiyor, yalan söylediğini biliyorsun. | Open Subtitles | هو لا يقول لك الحقيقة. أنت تعرف إنه يكذب. |
- O doğruyu söylemiyor. - Leo, belki söylemek bir şey yok. | Open Subtitles | هو لا يقول الحقيقة ليو ، ربما لا يوجد شيء ليقوله |
Ama kendi kanı değildi ve kimin olduğunu söylemiyor. | Open Subtitles | لكنها ليست دمائه ولن يقول لمن هذه الدماء. |
Niye hala onu tutuyoruz? Doğruyu söylemiyor ama ne hakkında bilmiyorum. | Open Subtitles | انا أشعر أنه لا يقول الحقيقة ولكن لا أعلم من أين أبدأ |
Vites seçmek bana arabanın iç dizaynını nasıl istediğimi söylemiyor ama beni seçim yapmaya hazırlıyor. | TED | بالرغم من ان اختيار ناقل الحركة لا يخبرني اي شيء عن ديكوري الداخلي مازال يجهزني الى كيفية الاختيار |
Bilmiyorum, bana artık hiçbir şey söylemiyor. | Open Subtitles | لا أعرف أين هو فهو ما عاد يخبرني بأي شيء |
Kocamdan hiçbir haber yok. Kimse bana bir şey söylemiyor. | Open Subtitles | ليس لدي أي أخبار بشأن زوجي لم يخبرني أحد |
Hiç kimse, bak bu bir devrimdir, bu çok büyük bir olaydır ve seni birçok bireysel açıdan da etkileyebilir gibi şeyler söylemiyor. | TED | إذ لم يقل أحد، اسمعوا، إن هذا الأمر غاية في الأهمية، إنها ثورة، ومن الممكن أن يؤثر عليكم وبطرق شخصية جداً. |
Bu, o konuda pek bir şey söylemiyor. | Open Subtitles | في واقع الأمر ، هذا الرجل لم يقل الكثير حول ذلك بطريقة أو بآخرى |
Hala hayatta olsalar bile, bu, bize nerede olduklarını söylemiyor. | Open Subtitles | لا شيء يخبرنا عن مكانهما وهل هما ما زالا موجودَين |
Deli olabilir, ama yalan söylemiyor. Onu öldürdü gerçekten de. | Open Subtitles | ربما أنه مجنون, و لكنه لا يكذب, لقد قتلها فعلاً |
Turnelerini, yeni kasetini, "New Horizon"a katılıyor, ve sonraki gün... ..nerde olduğunu bile söylemiyor. | Open Subtitles | جولة كبيرة، سجل جديد، يفحص نفسه الى آفاق جديدة في اليوم التالي لم يخبر الروح |
Ne yazık ki, bize geminin veya mürettebatın durumu hakkında bir şey söylemiyor. | Open Subtitles | لسوء الحظ إنه لا تخبرنا بشئ عن حاله السفينه أو الطاقم |
Sabit durursanız manzara size ne kadar büyük olduğunu söylemiyor. | TED | اذا توقفت، المشهد لا يخبرك بالضرورة كم هو كبير. |
Kimse ne nasıl yapılır söylemiyor, çünkü ben yeniyim. | Open Subtitles | لا أحد يخبرنى كيف أقوم بأى شئ لأننى جديد |
Etrafa sordum ama kimse karını onun vuracağını söylemiyor. | Open Subtitles | انا استعلمت عنه ولكن لم يذكر احد انه اطلق النار على زوجتك |
Bu görsellerin size ne düşüneceğinizi söylemiyor olmasını da çok seviyorum. | TED | وأحببت كيف أن هذه الصور لا تخبرك بالفكرة مباشرة |
Kimse nerede olduğumu bile söylemiyor. Bu size normal geliyor mu? | Open Subtitles | لم يُخبرني أحدٌ أين أنا حتّى حسناً، أيبدو ذلكَ طبيعيّاً لكم |
Konuşuyor ama birşey söylemiyor. | Open Subtitles | انها تتكلم و لكنها لا تقول شيئا ما هذا ؟ |
Her gün kocan sana 65 yaşında bir erkek için seni terk ettiğini söylemiyor. | Open Subtitles | انه ليس في كل يوم يخبركِ زوجكِ انه سيتركك ليبقى مع رجل عجوز عمره 65سنة |
AMCORP çalışanları İsviçre bankalar kanununun arkasına saklanarak Sloane'un ne çaldığını söylemiyor. | Open Subtitles | مسؤولون مع أمكورب يختفون وراء الأعمال المصرفية السويسرية ياوس لتجنّب إخبارنا الذي شال سلون. |