Bu asamlardan biri sıradan insanların da uzaya gidebileceklerini kanıtlayacak. | Open Subtitles | أحد هؤلاء الرجال سيثبت أن سفر الفضاء ممكن للشخص العادي |
sıradan insanlar... sol eğilimleri var diye kara listeye alınıyor. | Open Subtitles | من الناس العاديين هناك القائمة السوداء عن وجود الانتماءات اليسارية |
Ben 15 yaşındayken sıradan bir gündü sıradan evimde ve sıradan hayatımda bir şey beni balkonun kenarına itti. | Open Subtitles | الان , عندما كنت في الـ 15 و قد كان يوماً عادياً في منزلي المعتاد و في حياتي المعتادة |
Önümüzdeki beş gün, sıradan, normal bir çift gibi davranalım. | Open Subtitles | للخمسة أيام القادمة لنتظاهر فقط أننا ثنائي طبيعي |
Saraylar asiller içindir. Bizler banka hesapları olan sıradan ölümlüleriz. | Open Subtitles | القصور للملوك و لكننا أناس عاديون نملك حساب فى البنك. |
Biliyorsun ki, değilim. Ben tamamen zararsız, sıradan bir adamım. | Open Subtitles | لست كذلك , كما تعرفين أنا شخص عادى غير مؤذى |
Hayattaki diğer her şey gibi, kalbi, yaşamının özü, gücünü yitirdiği zaman, o da sıradan yıldız günlerinin sonuna ulaştı. | TED | تماما مثل كل شيء في الحياة، فلقد وصلت إلى نهاية أيامها النجمية العادية عندما قام قلبها، جوهر حياتها، باستنفاذ وقودها. |
Gangsterlerin umurunda olmaz ama sıradan bir vatandaş geceyi hapiste geçirirse kafayı yer. | Open Subtitles | ..المجرمين لا يهمهم ، لكن المواطن العادي بعد ليلتان في الحجز يفقد عقله |
Ama, Methoca sıradan bir karıncadan daha çeviktir larvanın çenelerinin arasından sıvışmayı başarır. | Open Subtitles | لكن ميثوتشا رشيقة عن النمل العادي وتتمكّن من الافلات بين فّكيّ يرقة الخنفساء. |
1844'te bu ince ve sıradan görünen kitap ilk kez yayımlandı. | Open Subtitles | في عام 1844,صدر هذا الكتاب الصغير ذو المظهر العادي نوعاً ما |
Wall Street'ten Mohammed Mahmoud Street'e sıradan insanların bu arzularını anlamak hiç bu kadar önemli olmamıştı. | TED | من وول ستريت لشارع محمد محمود، لم تكن أبدا أكثر أهمية فهم طموحات الناس العاديين. |
sıradan insanların kahraman olabildiklerini öğrendim. | TED | تعلمت كيف يتحول الأشخاص العاديين إلى أبطال .. |
12 tane, sıradan, aptal, kolayca etki altında kalan ve düşünemeyen götler. | Open Subtitles | فقط 12 شخصاً عادياً غبياً ، سهل التأرجح ضيّق الأفق أحمق .. |
Şimdi son olarak, birkaç gün önce kişisel kahramanlık değerini, banal veya klişeleşmiş olacak derecede sıradan bir şey haline getireceklerini duyduk. | TED | والآن لنختم، لقد سمعنا منذ يومين عن قيمة جعل البطولة الفردية أمراً مألوفاً حتى تصبح شيئاً عادياً أو روتينياً |
O zaman çocuklar sıradan bir insandan korkuyor olabilir. | Open Subtitles | إذاً , الأطفال ربما يخافون من شخص طبيعي ؟ |
Dünya iyi, sıradan evlerde yaşayan iyi, sıradan ve küçük insanlarla dolu. | Open Subtitles | العالم مليئ بأناس رائعون عاديون يعيشون في منازل رائعة عادية فوق الأرض |
Biliyorsun ki, değilim. Ben tamamen zararsız, sıradan bir adamım. | Open Subtitles | لست كذلك , كما تعرفين أنا شخص عادى غير مؤذى |
Bak, Jeanne, bu sıradan bir istiridye vahşi olağan üstü bir şekilde kuvvetli. | Open Subtitles | انظري, يا جان, إلى هذه الأسماك الصدفية العادية إنها بحرية طائشة بقوة استثنائية. |
Heyecanı sıradan mutlukluklarda gizli görmeye meyilliyim, çünkü bu mutluluklar benim için sıradan değil | TED | أميل إلى إكتشاف النشوة المخبأة في الأفراح العادية لأنني لم أتوقع أن تكون هذه الأفراح شيئا عاديا بالنسبة لي. |
Kayda değer hiçbir şey üretmeyen sıradan bir sınır köyüne benziyor. | Open Subtitles | ،إنها تبدو كـ قرية حدودٍ طبيعية تنتجُ لا شيء بمعنىً أدق |
Bakın, ben sadece arabaları sıradan alır ve onları ezerim. | Open Subtitles | أسمعاني .. أنا فقط أقوم بأخذ السيارات من الصف وتحطيمها |
Heyecanlısın ama sakinliğini koruyorsun çünkü bunun sıradan bir paket olmadığını biliyorsun. | Open Subtitles | أنت متحمس، ولكن ستظل هادئًا. لأنك تعرف أن هذا طرد غير عاديّ. |
Ama o işi İnsan Kaynakları'ndan sıradan bir adama verdi. | Open Subtitles | تقدم عملها إلى رجل ما شخص عشوائي من الموارد البشرية |
Bugün size anlattığım hikâyeler sıradan örnekler değil. | TED | القصص التي أخبرتكم بها اليوم ليست أمثلة عشوائية. |
Ve sıradan bir diş kontrolünde... ...yaklaşık 15 ila 30 mg tartar temizletirsiniz. | TED | ،في زيارة عادية لطبيب الأسنان .قد يتم إزالة حوالي 15 إلى 30 مليغرام |
Siz de eminin o zaman onun da düşündüğü gibi bilek burkulmasının bir insan için oldukça sıradan bir olay olduğu görüşündesiniz. | TED | الان من المرجح ان تتخيل, كما فعلت هي, ان التواء المعصم شئ بسيط في حياة الانسان |