Eşlerinizin ve çocuklarınızın size zerre kadar saygıları yok, aciz budalalar! | Open Subtitles | زوجاتكم وابنائم لا يكنون لكم اي احترام ايها الملاعين عديمي الفائدة |
İşte yeni neslin sorunu da bu: saygıları yok. | Open Subtitles | هذه هى المشكلة مع الجيل الجديد لا احترام |
Emir komuta zincirine saygıları yok. Bu konuda size katılmıyorum efendim. | Open Subtitles | رجالك يفتقدون الى الانضباط والى احترام قائدهم |
Bu yüzden ne kurala ne kanuna saygıları var... toplum düzenini düşünmüyorlar... ya da bireysel sorumlulukları. | Open Subtitles | بأن ليس لديهم أي إحترام للقانون مطلقاً .. وبالتأكيد لا يوجد هناك مفهوم مثل الجالية أو مسؤولية مدنية |
O dısardakilerin sana olan saygıları cok büyük. | Open Subtitles | هؤلاء الذين بالخارج .. لديهم إحترام كبير لك |
Onlar gerçekten kendi üstünlüklerine inanıyorlar, ve öyle olmayanlara saygıları yok. | TED | فهم يؤمنون حقاً بعلوهم وهم لا يحترمون الآخرين الذين لا ينتمون الى سلالتهم |
Ne baba olmanın, ne namusun ne de ailenin kutsallığına hiç saygıları yok. | Open Subtitles | هم ليس لهم أحترام لقداسة الأبوة... أو للحشمة أو للعائلة |
Evet, yukarıdakilerin bize karşı hiç saygıları yok, hiçbirşeyimize! | Open Subtitles | أجل، إنّهم لا يحترموننا هناك ليس هناك أيّ احترام |
Fakat paradan daha değerli olan bir şey de, destek veren ailelerimizin paha biçilemez lütufları, eğitime olan saygıları ve umutlarımız ile rüyalarımıza olan inançlarıdır. | Open Subtitles | ماالذي نستحقه اكثر من المال , مع ذلك , هو الدعوات المباركة من العائلات الداعمة لنا , احترام التعليم |
Neandertaller'in bile ölülerine, onları tabut benzeri sandıkların içinde gömecek kadar saygıları vardır. | Open Subtitles | حتى البشر البدائيين كان عندهم احترام كافى لأن يقوموا بدفن موتاهم فى نعوش قابله للغلق |
Tanrım, Louise, bu kasabadaki bazı insanların şeyin kutsallığına hiç saygıları yok senin hakkında konuşmaya başlamayayım şimdi. | Open Subtitles | نعم ياالهي بعض الاشخاص في هذه القريه ليس لديها اي احترام للنفاق لل.. |
Sana saygıları olsaydı seni Reis yaparlardı, beni değil. | Open Subtitles | لو كانوا يكنّوا لكَ أدنى احترام لجعلوك أنتَ إيرل، ليس أنا |
Sürücülere, yayalara ve belli ki yasalara hiç saygıları yok. | Open Subtitles | ليس لديهم أي احترام للسائقين، وللمشاة، أو كما هو واضح، و القانون |
- Bu çok korkunç. Hiç saygıları yok! | Open Subtitles | هذا مريع لا يمتلكون ذرة احترام |
Geleneklere saygıları yoktu. Geleneğe saygı göstermezsen, kargaşa çıkar. | Open Subtitles | لا إحترام للتقاليد إذا لم تُحتَرم التقاليد، تقع الفوضى |
Bu insanların mahvettikleri hayatlara zerre kadar saygıları yok. | Open Subtitles | هؤلاء الناس ليس لديهم إحترام لحياة الناس التي دمروها |
Bir bakalım, sessiz bir kasaba, bilinmeyen maskot lahdine ev sahipliği yapan, dünya üzerindeki kendilerine saygıları en az olan yer. | Open Subtitles | همم, لنــرى ضاحية هادئة منزل ضريح التميمة غير معروفــة لديهم أقل إحترام للدات من اي مكان على وجه الارض |
Özel mülke saygıları yok. Hepsi Komünist onların. | Open Subtitles | انهم لا يحترمون ممتلكات الغير, انهم شيوعيون |
Bana yaptıkları değil mesele. Onda'ya saygıları yok. | Open Subtitles | هُم لم يفعلوا هذا بي لقد أصبحوا لا يحترمون عصابتنا |
Ne saçmalık! Üst kesime saygıları yok mu, ya da kanunlara? | Open Subtitles | هؤلاء الناس لا يحترمون الكبار ولا القانون |
Babanın ölüsüne bile saygıları yok bunların! | Open Subtitles | ليس لديهم أحترام لوالدك الميت ! |
Hakalugi ve Kaşı Kazan'ın ona hiç saygıları yok. | Open Subtitles | هاكلوجيه وليتشي الخشن يُشوّفُ بالتأكيد بأنّ ه لا إحترامَ. |