Biri benim için kötü bir yol seçmiş olsa bile mi? | Open Subtitles | حتى و ان كان احدهم قد اختار طريق مريع لى ؟ |
İhtimalen şehirdeki mutfakların yarısında olan bir suç aleti seçmiş. | Open Subtitles | اختار سلاح الجريمة الذي لربّما يتواجد في نصف مطابخ المدينة. |
Yaşlı Biff'in tam da o tarihi seçmiş olması inanılmaz. | Open Subtitles | أمر لا يصدق أن بيف العجوز إختار هذا التاريخ بالذات. |
Nedeni belki kendisidir, belki sizsinizdir ama anneniz kendisini mahkemeden uzak tutmayı seçmiş. | Open Subtitles | لسبب ما لايعرفه سوى هي وربما انت امك اختارت لنفسها عدم المجيء للمحكمه |
Öncelikle beni seçmiş olan bir adamın adını seçmek, inanılmaz özgür hissettiriyor. | TED | وقد كانت حريةً لا تصدق أن أختار اسم الرجل الذي اختارني أولاً. |
Sanırım bu yüzden çalışma odasını evin bu tarafında seçmiş olmalı. | Open Subtitles | أظن أنه قرر أن يختار مكتبه بهذا الجانب من المنزل |
Katil aradığınız dominantsa kendine yardım etmesi için bir köle seçmiş olması olası. | Open Subtitles | اذا كان الطرف السادى هو القاتــــل فهى سوف تختار شخص ما لمساعدتها |
Hikâyeme başlarken, daha önce anlatılan hikâyelerde... adı geçen bir karakteri seçmiş olduğumu belirtmek isterim. | Open Subtitles | لتبدأ قصتي، وقد اخترت حرف الذي ظهر بالفعل في القصص السابقة. |
Evet, Kyrkistan'da dolaşmak için çok manyak bir vakit seçmiş. | Open Subtitles | حسناً ، لقد اختار وقت شيء للغاية ليذهب إلى كيركستان |
Evet, Kyrkistan'da dolaşmak için çok manyak bir vakit seçmiş. | Open Subtitles | حسناً ، لقد اختار وقت شيء للغاية ليذهب إلى كيركستان |
Senin içinde bir çok Aşk Tanrısı var ama, itiraf etmeliyim ki, Aşk Tanrısı saklanmak için garip bir yer seçmiş. | Open Subtitles | لديك الكثير من كيوبيد بداخلك لكن، لا بد لي أن أعترف اختار كيوبيد مكان غريب للاختباء |
Aileden birkaç kişiyi oyuncu olarak seçmiş ve evlerinin bir dahaki filmi için ideal olacağını söylemiş. | Open Subtitles | اختار بعضاً من عائلته كممثلين وأخبرهمأنمنزلهممناسبجداً .. كمكان لتصوير فيلمه القادم .. |
Kendini onlara açmış olmalı veya onları içeri almayı seçmiş olmalı. | Open Subtitles | لا بد أنه فتح نفسه لهم أو إختار السماح لهم بالدخول |
Görünüşe göre duvarların üzerine geldiğini görünce çıkış için kolay yolu seçmiş. | Open Subtitles | حسناً, يبدو أنهُ وجد أن الدنيا تضيق عليه لذا إختار الطريقة السهلة |
Canavarlık ve eşitlik ölçütünü belirleyen sisteme hizmet etmeyi seçmiş. | Open Subtitles | لقد اختارت ان تخدم النظام الذي يخلط بين الوحوش والعدالة |
Anlaşılan annem tüm eski dosya açma işleri için bugünü seçmiş. | Open Subtitles | جليًّا أن أمي اختارت اليوم للتطرُّق لكل القضايا المؤجلة لمشوارها المهنيّ. |
Sence neden özellikle diğer tabloyu seçmiş olabilir? | Open Subtitles | إذن ، اللوحة الأخرى .. لماذا تعتقدين أنه أختار تلك اللوحة بالتحديد ؟ |
Onlar tanrıların rolüne bürünmüşken, Sokar şeytanı seçmiş. | Open Subtitles | من بين كل الآلهة التى انتقاها لتقليدها, أختار الشيطان. |
O yüzden, altın, gümüş ve kurşundan yapılmış bu üç sandıktan birini seçen kişi aslında sizi seçmiş olacak. | Open Subtitles | لذلك ابتكر، تلك القرعة في تلك الصناديق الثلاثة الذهبي والفضى والرصاصى من يختار مراده منها يختارك زوجاً |
Benim bankamı seçmiş olmanız ne kötü bir şans, yoksa sen ve arkadaşların, bugün hayatınızın ... en kötü hatasını yapmak için iyi bir gün olduğunu mu düşündünüz? | Open Subtitles | هل هو مجرد حظك العاثر الذي جعلك تختار بنكي؟ أم أنك ورفاقك قررتم أن اليوم هو يوم جيد لإرتكاب أسوأ غلطة في حياتكم؟ |
Balonlu-palyaçolu bir çek tasarımı seçmiş olman dikkatimi çekti. | Open Subtitles | لاحظت أنك اخترت تصميم المهرج ذي المنطاد. |
Milyarder bir genç kodamanın,. aklı karışmış ve aşk yerine parayı seçmiş bir küçük hanımın ve her yerden fırlayan, gizemli bir arkadaşın var. | Open Subtitles | يوجد الميليونير توجد الفتاة المشوّشة التي إختارت المال على الحب والصديق الغامض الذي يظهر في كل مكان |
People Dergisi sizi yılın en seksi erkeği seçmiş. Evet? | Open Subtitles | مجلة "بيبل" اختارتك أكثر الرجال إثارة هذه السنة |
Madde bağımlısıymış. Bil bakalım bağımlı olmak için hangi maddeyi seçmiş? | Open Subtitles | كانمدمنمخدرات، ولكن خمّن أي نوع من المخدرات اختاره |
Özgürlük isteyen ejderhalar ise, rüzgâr ve ateşi seçmiş. | Open Subtitles | التنانين الذين رغبوا بالحرية اختاروا الرياح و النار |
Bir anda kıyafetimi annem seçmiş gibi hissetmemin sebebi bu olmalı. | Open Subtitles | لا بد لهذا السبب أشعر بفجأة أن والدتي أختارت ليّ الزي. |
Ailenizi seçmeniz; basitçe bu durumu tesadüfen sizi seçmiş biriyle yürütmeye çalışmak, ya da zaman öldürmek değildir; bu, istediğiniz kişiyi ve istediğiniz şeyi seçmenizdir. | TED | إن اختيار عائلتك هو اختيارك بوعي لمن و ماذا تريدين عوضاً عن محاولتك لجعل العلاقة تنجح فحسب أو إضاعة الوقت مع أي الشخص كان قد صدف و اختارك. |
Kıyafetini kör bir kilise öğretmeni seçmiş gibiydi. | Open Subtitles | ويبدو أن زيها قد إختاره مدرس الأحد الأعمى |