Butabi'ler? Her yerde sizleri arıyordum. Buraya gelin! | Open Subtitles | بوتابي، لقد كنت أبحث عنكم تعالوا إلى هنا |
Tam da sizleri özlemeye başlamıştım. | Open Subtitles | يا، أنا كُنْتُم فقط لبَدْء للتَغَيُّب عنكم يا رجالِ |
İsa Mesih'in öğretilerine ve Kutsal Kilisemizin usullerine göre burada bulunan tanıkların huzurunda sizleri karı koca ilan ediyorum. | Open Subtitles | أعلنكما زوجين وفقا لشعائر الكنيسة المقدسة زوجان تحت سر الزواج المقدس لسيدنا يسوع المسيح |
Ben de sizleri bu masada tekrar gördüğüm için ne kadar mutlu olduğumu söylemek istiyorum. | Open Subtitles | كل ما اردت ان اقوله هو مدى سعادتي بأن أحضى بكم جميعاً |
- Tanrı sizleri korusun. | Open Subtitles | بارك الله فيكم جميعا |
sizleri görmek... kaybettim şeyleri fark etmeme sebep oldu. | Open Subtitles | فرؤيتُكما معاً جعلتني أدركُ كلّ الذي كان بينَ يديْ |
Darcy. sizleri yeniden görmek harikaydı. | Open Subtitles | هيا يا (دارسي) سعدنا كثيراً برؤيتكن ثانيةً |
sizleri, son 25 yılda içine karıştığım bazı olayların ve konuların içinde bir görsel yolculuğa çıkarmak isterim. | TED | أرغب في أخذكم إلى رحلة مرئية عبر بعض الأحداث والقضايا التي شاركت فيها خلال ال 25 سنة الماضية. |
sizleri bana yardım etmeye çağırıyorum, bu hayali sınırlarımız dışına çıkarmak için, gezegenimizin geleceğini önemseyen kişilere ulaştırmak için. | TED | أدعوكم لمساعدتي، لنقل هذا الحلم وراء حدودنا إلى جميع هؤلاء المهتمين بمستقبل كوكبنا. |
Ben Mary Hart ve sizleri yeni yardımcı sunucumla tanıştırmak istiyorum. | Open Subtitles | انا , ماري هارت و أود أن أقدم لكم شريكي الجديد |
Fakat endişelenmeyin. "NAM DEE" taşınma köyü sizleri bekliyor. | Open Subtitles | ولكن لا تقلقوا, (نام دي) يقوم بكل هذا من أجلكم. |
sizleri daha fazla bekletmeden, ...bayanlar baylar çam gelinciğini takdim ediyorum. | Open Subtitles | بدون مزيدٍ من المقدمات، سيداتي سادتي، أقدّم لكم ابن عُرس الصنوبر المهدّد بالانقراض. |
Endişelenmeyin, sizleri Silverado'ya götüreceğiz. | Open Subtitles | بلى, هذا يعني أنه يجب أن نأخذكم إلى سيلفيرادو بسرعة ! .حسناً |
sizleri bilmem, ama ben savaşmak için eğitim gördüm. | Open Subtitles | أنا لا أعرف عنكم شيئاً يا رجال لكني دربت أن أقاتل |
sizleri bilmem, ama eğer ben birinin bir suçu itiraf ettiğini duyarsam o zaman sadece onun suçlu olduğunu farz ederim. | Open Subtitles | لا أعلم عنكم ولكنإذاسمعت.. أن شخص ما اعترف بجريمة فسأفترض انه مذنب |
sizleri arayıp durdum hep. Bir şeyler mi oldu? | Open Subtitles | كنت أبحث عنكم في جميع الأرجاء يا رفاق، أحدث شيء ما؟ |
Ebeveynleriniz ve aileleriniz sizleri terk etti. Şu andan itibaren, yetim olarak bilineceksiniz. | Open Subtitles | لقد تخلى عنكم آباؤكم وأهلوكم لذا، ومن الآن فصاعدأ سيتم اعتباركم أيتاماً |
Bakın, sizleri kırmaya çalışmıyorum sadece hayal kırıklığına uğramamanızı istiyorum. | Open Subtitles | انظري , أنا لست احاول أن أجرح مشاعركِ أنا احاول أن بعد عنكم خيبة الأمل |
Missouri Eyalet Mahkemesi yargıcı olarak bana verilen yetkiye dayanarak... sizleri karı koca ilan ediyorum. | Open Subtitles | بالسلطة الممنوحة لي كقاضٍ في محكمة ولاية ميسوري أنا الآن أعلنكما زوجاً وزجة |
Merhaba. "Her yıl yapılan Mermi ve Patlama Yaralanmaları Sempozyumu"nda sizleri karşıladığım için çok memnunum. | Open Subtitles | يسرني الترحيب بكم جميعاً بندوة إصابات الجروح والرصاص السنوية |
Onların da sizleri kandırıp yalanlar söylediği ortada. | Open Subtitles | . ؟ السادة يبدون فى غاية الرضا ليخدعوكم ويكذبوا عليكم |
Bu arada sizleri rahat ettirmeye çalışacağım. | Open Subtitles | في الوقت الحالي سأحاول أن أُريحكما قدر المُستطاع |
Hayvanat bahçesinde ve fil gösterimizde sizleri ağırlamak istiyoruz. | Open Subtitles | أودُ الترحيب بكم فى حديقة الحيوانِ وعرضنا الخاص بالفيلة. |