Hafta sonundan sonra onunla bir daha görüşmez. O da bağlanamıyor. | Open Subtitles | لن تراه بعد عطلة نهاية الإسبوع هذه لن تستطيع التعليق حتى |
Ama bu süre hayatımın en sonundan gidiyor, değil mi? | Open Subtitles | ولكن هذه السنوات المقصودة تكون في نهاية عمري اليس كذلك؟ |
Biraz uzun bir hafta sonundan sonra ayağa kalkacağım, tamam mı? | Open Subtitles | عطلة نهاية أسبوع طويلة واحده وسأعود كما كنت , حسنا ؟ |
Isısı o kadar güçlüymüş ki, koridorun sonundan bile hissediliyormuş. | Open Subtitles | الحرارة كانت قوية حتى أمكنهم الإحساس بها من نهاية الممر |
Bu hafta sonundan sonra Bir süre için sizi görmek istemiyorum. | Open Subtitles | أعتقد بعد عطلة نهاية الأسبوع تلك يمكنني الإستغناء عن رؤيتكم لفترة |
Bu hafta sonundan önce Cornwall ve Devon arasındaki farkı bilmiyordum. | Open Subtitles | قبل نهاية هذا الاسبوع لم أكن أعرف الفرق بين كورنوال وديفون. |
Evet, fakat savaşın sonundan beri bu seviyede bir koordinasyon görmemiştik. | Open Subtitles | أجل، لكن لم نرى هذا المستوى من التنسيق منذ نهاية الحرب. |
şüphe duymadan söyleyebilirim ki , bu evrendeki yanlızca zincirlerinden kurtulmuş en güçlü kuvvet tarımdır buz devrinin sonundan beri. | TED | وبدون شك، الزراعة هي أكبر قوة أطلقت بهذا الكوكب منذ نهاية العصر الجليدي. |
Fakat bunu yapmadan önce, biraz hayatın sonundan söz etmenin önemli olacağını düşünüyorum, zira bu o zamandan beri duygusal dünyamı şekillendiriyor. | TED | ولكن قبل أن أبدأ، أعتقد أنه من المهم التحدث قليلاً عن نهاية الحياة، لأن ذلك صور كيف كنت أنا عاطفياً منذ ذلك الوقت. |
Savaş sonundan beri mi görüşemiyoruz sizinle? | Open Subtitles | ألم تكن خلال تلك الأوقات الصعبة بعد نهاية الحرب مباشرة؟ |
Bu güz sonundan kalma, diğeri güz başındandı. | Open Subtitles | هذا العطر تم إستحضاره في نهاية الخريف, أما الآخر فكان في بدايته |
Bloğun sonundan sola dönün. | Open Subtitles | اجتاز نهاية العوائق التى هى ناحية اليسار |
Bu dönemin sonundan itibaren keman programı kaldırılacak. | Open Subtitles | من نهاية هذا الفصل الدراسي يعتبر برنامج الكمان منتهياً |
Bu demek oluyor ki tüm günlerin sonundan önce bunları paketlememiz için 3 saat 4 dakikamız var. | Open Subtitles | ذلك يعني بأنّنا عندنا ثلاث ساعات وأربع دقائق قبل نهاية أيام العمل هنا |
Onbir-Bir-onbir, limanın sonundan sola döndü. | Open Subtitles | واحد بيكر 11 ، إنه في نهاية الرصيف يستدير نحوك |
Bu müthiş hafta sonundan vazgeçmeyi gerektirmez. | Open Subtitles | وإذا كنا نريد الخروج سوية سنفعل إذا لم نفعل، فلم نفعل، ليس هناك سبب نستسلم من أجله لعطلة نهاية الأسبوع هذه |
Pazartesi olmazsa, hafta sonundan önce mutlaka gelirim. Elbise için. | Open Subtitles | إذا لم أتمكّن من القدومـ الإثنين، فسآتي قبل عطلة نهاية الأسبوع، من أجل الفستان |
Bakın, hafta sonundan itibaren buradan kurtuluyoruz. | Open Subtitles | إسمعي .. على نهاية الإسبوع سنكون في الخارج من هنا. |
Önümüzdeki hafta sonundan önce biri seni arayacak. | Open Subtitles | وسنكون على إتصال بك قبل نهاية الأسبوع المقبل |
Bir süreliğine gitmesi gerekti ama hafta sonundan önce döner diye umuyorum. | Open Subtitles | حسناً، لقد اضطرت أن تبتعد قليلاً، لكني أتوقع عودتها قبل نهايه الأسبوع. |
1990'ların sonundan bu yana, verimlilikteki artış ücret ve istihdamda görülen artıştan ayrışmış durumda. | TED | منذ أواخر التسعينات، الزيادة في الإنتاجية تنفصل عن الزيادة في الأجور والعمالة. |