ويكيبيديا

    "soylu bir" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • نبيلة
        
    • النبيل
        
    • نبيلا
        
    • نبيلاً
        
    • النبيلة
        
    • نبيل من
        
    • نبل
        
    Geleceğinde yazmak yoksa, doktorluk geçinmek için gayet soylu bir yol. Open Subtitles اذا كانت الكتابة ليست هي مستقبلك, الطبابة طريقة نبيلة لكسب العيش
    soylu bir kadını saraya geri götürüyordum ve doğumu başladı. Open Subtitles أخذ سيده نبيلة عائداً إلي القلعة ولكنها فى مرحلة الولادة.
    Çekilmem kötü adamları cesaretlendirir. soylu bir düşünce... Open Subtitles . إن تنحيت , فهذا يشجّع الأشرار فكرةٌ نبيلة
    Bugünlerde, soylu bir aile çocuğu tehlikeli ilişkilere girmeden iskambil bile oynayamaz. Open Subtitles الشاب النبيل لا يمكنه أن يلعب الورق دون أن يكسب بعض الأصدقاء الخطيرين
    Oldukça yaygın ama soylu bir Sakson ismi. Open Subtitles رجل من عامة الناس، لكنه يحمل اسما ساكسونيا نبيلا
    Doğuştan bir soylu olmayabilir ama soylu bir yüreği olduğuna sizi temin ederim. Open Subtitles ربما لا يكون نبيلاً بالولادة لكن يمكنني أن اشهد بأن لديه قلب نبيلاً
    Erkek soylu bir duruş ve tavır içinde olmak ister. Open Subtitles لا يستطيع الرجل تحمل المواقف و المشاعر النبيلة
    Marvin, bu gerçekten çok soylu bir davranış ama sen ihtiyaçları olan bir erkeksin. Open Subtitles هدا نبيل من طرفك، (مارفن)، لكن انت رجل ولديك احتياجاتك
    Sizin gibi soylu bir aileye, Camelot'un kapıları her daim açıktır. Open Subtitles إن عائلة نبيلة كعائلتك موضع ترحيب دوما في كاميلوت
    soylu bir bayan niçin eve bu kadar geç kalır? Open Subtitles لماذا تقوم سيدة نبيلة بالعودة للمنزل في هذا الوقت المتأخر ؟
    Soylu tanıklar olmadıkça, soylu bir bayanı tutuklayamazsınız. - Yasalara karşı geliyorsunuz. Open Subtitles لا يمكنك أن تقبض على إمرأة نبيلة بدون شهود مساويين لها
    Hastalıklı bir köylü kesinlikle soylu bir adama eş olamaz. Open Subtitles فلاحة سيئة التربية؟ لا يكاد تستحق أن تصاحب رجل ذو ولادة نبيلة
    Arkadaşlarımı kurtarmak için yaptığımı ya da ülkemi korumak için soylu bir davranış olduğunu düşünmek istiyorum. Open Subtitles احب ان افكر انه كذلك لاحمي اصدقائي او كجزء من حملة نبيلة لانتقذ بلدي
    Orta Çağ'da bir şövalye pek çok zorluğun altına girip kendisinin soylu bir kadının aşkına layık olduğunu ispatlardı. Open Subtitles بالعصور الوسطى، فارس سيتحمّل التحديات ليُثبت أنّه جدير بمحبّة إمرأة نبيلة.
    Böylece soylu bir kral, güzel kraliçesi... ormanın haylaz varisi huzur içinde yaşadılar . Open Subtitles الملك النبيل, وملكته الجميلة ووريثهم الشاب الفطن إلى عرشِ الأدغال
    Sen sadece bir sahtekarsın. soylu bir Amerikan yerlisi rolü yapan bir sahtekar. Open Subtitles ما أنت إلا منافق يلعب دور الأمريكي الأصلي النبيل.
    Ayağa kalk, soylu bir Romalıdan beklendiği gibi! Open Subtitles إنهض , كما يجب أن يقف النبيل الروماني
    Siz ve beraberinizdekilerin, Tanrı'nın takdirinin ve hakkaniyetin aksine, mirasımın soylu bir parçasını, bana ait olan şehri benden esirgemenize rağmen hem de. Open Subtitles بالرغم من أنك وشركاءك تحديتم إرادة الرب وخالفتم جميع قوانين العدل بحجبكم عني المدينة التي كانت جزء نبيلا
    Kederli bir insan ve soylu bir rakipti. Open Subtitles ،لقد كان رجلا محزونا وخصما نبيلا
    Bana soylu bir ölümü bahşet. Kardeşliğimiz için yap. Open Subtitles . صديقي ، امنحني موتاً نبيلاً . دون أن يُسكب الدماء
    En azından ölmeden önce soylu bir şey yapmış olacaksın. Open Subtitles على الأقل، حين تموت، تكون قد أنجزت شيئاً، شيئاً نبيلاً. قليلون يمكنهم أن يكونوا كذلك.
    Bir dişi ne zaman ki Kutsal efendimiz tarafından yüceltilir işte o zaman zarafetin ve güzelliğin soylu bir temsilcisi olabilir. Open Subtitles فإنها تسمو في عالم القداسة عندها ستكون العربة النبيلة للنعمة
    Westeros'un kuzeyinden soylu bir şövalye kendini Essos'ta bulmuş. Open Subtitles (فارس نبيل من شمال (ويستروس (تعثر حظه في (إيسوس
    Bu soylu bir iş fakat hayatınızı riske atmamalısınız. Open Subtitles هذا نبل منكَ، لكن لا يمكنكَ المجازفة بحياتكَ

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد