ويكيبيديا

    "suda" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • المياه
        
    • بالماء
        
    • في الماء
        
    • ماء
        
    • بالمياه
        
    • للماء
        
    • الماءِ
        
    • في البحر
        
    • المائية
        
    • المياة
        
    • تحت الماء
        
    • فى الماء
        
    • مائية
        
    • سطح الماء
        
    • يطفو
        
    Ama ısı suda, havadan daha hızlı bir şekilde dağılır. Open Subtitles لكن الحرارة تتبدد من المياه بأسرع مما تفعل مع الهواء
    Balık temiz suda iki kat artar, kirli suda değil. Open Subtitles السمك يتكاثر في المياه العذبة و ليس في المياه الموحلة
    - Beynimiz suda değil, bu yeni durumda beynimiz tam burada! Open Subtitles مُخنا ليس بالماء فى هذه الحالة الجديدة مُخنا يتواجد هُنا تماماً
    Çocuklar kumsaldayken çoğu suda oynamayı sever. TED عندما كان هناك أطفال على الشاطئ، معظمهم يحبون اللعب بالماء.
    Bir kez kurudu mu suda çözülmeyen polivinil asetat emülsiyonu. TED ومستحلب خلات البولي التي لا تذوب في الماء بعد جفافها.
    Taşıyıcı anne Nuyen'i suda doğurdu. Tony'yle ben de küvetteydik. Open Subtitles حينما نزل ماء أم ناينى كنت انا وتونى أمام حوضها
    Bu kadar ölüm sonrası predasyondan anladığım kadarıyla siz onu çıkarmadan önce suda sekiz ya da on saat geçirmiş. Open Subtitles ومن شدة افتراس جسدها بعدما ماتت أخمن أنها تواجدت في المياه لأكثر من 8 أو 10 ساعات قبل أن تسحبوها
    Bir eyalet polisi, taş ocağındaki suda bir şey bulmuş. Open Subtitles وجد أحد عناصر شرطة الولاية شيئا في المياه ضمن المقلع.
    Çoğu zaman yüreğimiz ağzımızda dolaşıyoruz... ...çünkü bilinmeyen bir bölgede... ...suda araba kullanarak.... ...ilerliyoruz. TED ولكنه ايضاً يوم خطر .. نحن نقضي الكثير من الوقت ونحن نعبر المياه وهي مناطق مجهولة
    Çünkü daha temiz ve sakin bir su olursa, bu suda yeni bir yaşam şeklini hayal edebilirsiniz. TED لأنه ان كان لديك مياه نظيفة وبطيئة يمكنك أن تتخيل طريقة جديدة للعيش مع هذه المياه.
    sadece üzerinde bir fokun oturduğu suda bölünmüş bir buzul. TED ولكن كان هناك كهف جليدي في المياه .. ودخلت اليه فقمة البحر
    Hele ki, yerlerde, (kal), hatta daha kötüsü, suda, (lokvi) -- bu onları çileden çıkaracaktır. TED معاذ الله أن يلعبوا في الطين، أو المياه القذرة ، والتي ستقتلهم.
    Pirinç, durgun suda iyi yetişmesine rağmen çoğu pirinç çeşidi eğer üç günden fazla su içinde kalırsa ölür. TED على الرغم من أن الأرز ينمو بشكل جيد في المياه الراكدة فإن أغلب أنواعه تموت إذا غُمرت بالماء لأكثر من ثلاثة أيام.
    Üç kız çocığu suda ıslattıkları ekmek parçasını yiyorlar. Open Subtitles ثلاثة أطفال يغمسون الخبز بالماء كي يأكلونه
    Ellerim soğuk suda ama avuçlarım terliyor. Open Subtitles إني أقف هنا بكفوفي الحلوة ويداي بالماء البارد
    Deniz kaplumbağalarının suda kayması için daha düz ve hafif kabukları vardır. TED سلاحف البحار ذات أصداف ملساء ولامعة؛ من أجل حركة سلِسة في الماء.
    Geçen hafta bir mahkûmu hapishane koridorunda bir kova suda boğulmuş hâlde buldular. Open Subtitles ،الأسبوع الماضى لقد وجد سجين مات فى مدخل السجن غريقاً فى ماء الاسطبل
    Sahil Güvenlik 40. iskelenin orada Hudson'da bir şeyin suda olduğunu görmüşler. Open Subtitles خفر السواحل رصدوا للتو شيء مغموراً بالمياه في هدسون مقابل الرصيف 40
    suda olduğum anda midem bulanmaya başlıyor. Open Subtitles بمجرد أن أصل للماء أبدأ في الشعور بالغثيان
    suda bir sürü sintine artığı olurdu. Open Subtitles الكثير مِنْ ملوثِ قاعِ السفينة في الماءِ.
    suda ve karada hiçbir etobur bizi onun kadar dehşete düşüremez. Open Subtitles لا يوجد مفترس سواء في البحر او على اليابسة لديه القدرة لزرع مثل هذا الخوف العميق في انفسنا
    suda yaşayan hayvanların hepsinin tüysüz olduğu söylenemez. Mesela deniz samuru tüylüdür. TED لا يمكن القول ان جميع الحيوانات المائية عارية انظر الى ثعلب الماء
    Tekne suda hızlı gitmeli, yoksa dümeni kullanamazsınız. Open Subtitles علي القارب ان يكون اسرع من المياة او سيصعب عليك توجيهه
    Siz de 9 ay suda yaşasaydınız, siz de tükürürdünüz. Open Subtitles إن عشت تحت الماء لتسعة أشهر كنت لبصقت الكثير أيضاً
    suda hareket edişleri karadaki hareketlerinden üç kat daha hızlı, bunun sırrı da... TED يمكنهم السباحة فى الماء ثلاث مرات أسرع من مشيهم على الأرض يبقى طافيًا
    Ama artık, herkes fillerin suda yaşayan bir atası olduğunu kabul ediyor. TED و لكن في هذا الوقت الجميع اتفق على وجود اسلاف مائية للفيلة.
    suda 15 metre derine dalabilirim. Open Subtitles لا يمكنني ان اغطس تحت سطح الماء لعمق 50 قدما
    Kuyruklu yıldızda bulduğumuz bulgular: Bu şey suda yüzebilir. TED ألخص لكم هنا النتائج بشأن المذنب: هذا المذنب يطفو على الماء.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد