Seni tanıdı sanırım! Kalktı, yine oturdu. Karar veremiyor. | Open Subtitles | لماذا ، انها تعرفت عليك ، انها تنهض انها تجلس ، انها لا تستطيع أن تقرر شيئا |
Fotoğraf net değildi fakat onu tanıdı. | Open Subtitles | الصورة لم تكن واضحة تماما, ولكنها تعرفت عليها |
Oda arkadaşım beyaz oyuncuların çektiğim resimlerinden onu tanıdı. | Open Subtitles | من الصور التي أخذتها للاعبين تعرفت على لاعب ابيض. |
Onu tanıdı, bu da içeriden birilerinin işi olduğunu düşünmemi sağlıyor. | Open Subtitles | هو تعرّف عليهِ، ممّا يجعلني أفكر بأنّه مشتركاً معه. |
Bina sorumlusu, adamı ceketinden tanıdı. Binanın etrafında dolandığını söyledi. | Open Subtitles | تعرّف المُشرف السترة من الصورة، وقال أنّه كان يتسكّع حول المبنى. |
Garson fotoğrafı görünce hemen tanıdı, köşedeki masada oturduğunu söyledi. | Open Subtitles | تعرّفت النادلة عليه فوراً، وقالت أنّه جلس على طاولة بالركن، |
Tedbil-i kıyafetime rağmen tanıdı beni. | Open Subtitles | لقد عرفني تحت هذا التنكّر. |
Bu onun adı, Rowan Woodward. İçinizden biri ismi ya da fotoğrafı tanıdı mı? | Open Subtitles | هذا هو إسمها رولن وود وورد، هل تعرفت إحداكن على الإسم أو الصورة ؟ |
Bu onun adı, Rowan Woodward. İçinizden biri ismi ya da fotoğrafı tanıdı mı? | Open Subtitles | هذا هو إسمها رولن وود وورد، هل تعرفت إحداكن على الإسم أو الصورة ؟ |
Karısı Clarissa saatini ve alyansı tanıdı. | Open Subtitles | زوجته كلاريسا تعرفت على الساعة وخاتم الزواج |
Hotch, bu Melissa Foster. Robot resmi tanıdı. | Open Subtitles | هوتش هذه ميليسا فوستر لقد تعرفت على الرسم |
Bayan Upward, fotoğraflarından birini tanıdı demiştin, değil mi? | Open Subtitles | أتقول ان السيدة ابورد تعرفت على احدى صورك ؟ |
Zablonsky'nin eşi Caleb ve Harvey'nin fotoğrafını tanıdı. | Open Subtitles | زوجة زابلونسكي تعرفت على صور كايلب و هارفي |
Öğretmeni resmi gösterdiğimde onu tanıdı. | Open Subtitles | لقد تعرّف عليه مُعلّم عندما أريتُه الصُورة. |
O olmalı, seni tanıdı, Kyle. | Open Subtitles | أعقتد أنه هو، فلقد تعرّف عليك، كايل |
Kardeşim ve ben bir grupla birlikte merkez kışlalardaki ahırları yakmaya çalıştık ama askerlerden biri kardeşimi tanıdı bu yüzden Fidel'i bulmak için buraya geldik. | Open Subtitles | أنا و أخي ،مع مجموعة... حاولنا إحراق الإسطبل في ثكنة المدينة لكن أحد الجنود تعرّف على أخي |
Galiba otel görevlisi beni tanıdı. | Open Subtitles | أعتقد أن موظف الفندق قد تعرّف على هويتي... |
Birisi beni tanıdı, ama tanıyanın kim olduğunu dahi bilmiyorum. | Open Subtitles | ثمة شخص لا أعرفه حتى تعرّف علي |
Muhtemelen onu o gün tanıdı ve ne yaptığını merak ederek onu takip etti. | Open Subtitles | الأرجح أنّها تعرّفت عليه آنذاك، وتساءلت عمّا يفعل، وتتبّعته. |
Beni tanıdı. Seni aramam için yalvardı. | Open Subtitles | لقد عرفني وتوسل لي لأتصل بك |
Sonra TV'den tanıdı. | Open Subtitles | وبعد ذلك عَرفَني مِنْ التلفزيونِ |
Tamamen farklı giysilerle ama kız beni tanıdı. | Open Subtitles | ،وبملابس مختلفة تمامًا ولكنها عرفتني مباشرة |
Annesi tişörtü tanıdı ama. Rosie'ninmiş. | Open Subtitles | لقد تعرَّفت الأم على القميص إنهُ لِــ "روزي" |
Ve bana baktı ve beni tanıdı. | Open Subtitles | وعندها نظر إلي، وعرفني. |
Kraliyet Süvarisinde hizmet vermiş yerel bir posta müdürü Kraliçeyi tanıdı. | Open Subtitles | كان هناك مدير للبريد والذى قد عمل في سلاح الفرسان الملكي وقد تعرف على الملكة .. |
Seni tanıdı. Göz rengin Yeşil yanaklı Conure'unkiyle aynıymış. | Open Subtitles | لقد قال بأنه عرفك من فيلمٍ مطابقٍ لكِ تماماً |