Kendisi de suçlu bulunacağı için... tanıklık yapmayı hep reddeder. | Open Subtitles | دائماَ يرفض الشهادة في المواضع التي قد تؤدي بالإطاحة به |
"Federal ajanlar bu resmi beyanda özetlenen gerçeklere tanıklık edebilir ve edecektir." | Open Subtitles | عملاء الإف بي آي يمكنهم إنهاء هذا وتقديم الأدلة في هذه الشهادة |
Onu daha önce içeri atamadık çünkü tanıklık edecek kimse yoktu. | Open Subtitles | نحن لم نستطيع القبض عليه من قبل, لأنه لن يشهد أحد. |
Hayır, sana aşkım yalandan değildi. Sadece babamın davasında tanıklık etmek istemedim. | Open Subtitles | لم أكن أزيف حبي لكِ لم أرد أن أشهد في محاكمة أبي |
Dört şahit ateş edildiğini görmüş ve tanıklık etmeye hazır. | Open Subtitles | نحن عندنا أربعة شهود الذين رَأوا إطلاق النار وراغبون للشهادة |
Hiçbir şey görmediğinize dair tanıklık etmişsiniz ama sanırım gördünüz. | Open Subtitles | أنت شهدت بأنك لم ترَ أى شىء لكن أظنك رأيت |
Arizona eyaletindeki Nicholas Morgante olayında tanıklık yapmak için belirlendiniz. | Open Subtitles | أنت مطلوبة للإدلاء بالشهادة في قضية نيكولاس مورجانت بولاية أريزونا |
Lehinde tanıklık etmeseniz bile en azından kardeşinizi kendi ifadesini tekrar düşündürebilirsiniz. | Open Subtitles | حتى لو لم ترد أن تشهد معه ربما بإمكانك على الأقل إقناع أخوك أن يعيد التفكير بشهادته |
Birçok hayatlarının baharında ani ölümle tanışmış insanlara tanıklık ettim. | Open Subtitles | وكان ل شهد الكثير من الشباب في مقتبل حياتهم ضحايا الموت المفاجئ. |
Yani, ticaret komisyonu bizi duruşmaya çağırırsa, karşı tanıklık etmeye mecbur kalabilirim. | Open Subtitles | أعني، إذا قدمتنا الهيئة الفيدرالية للمحاكمة، يمكن أن أجبر على الشهادة ضدك. |
İkiniz de bu konuda tanıklık için serbestsiniz. | Open Subtitles | إذن فأنتما الاثنان بإمكانكما الشهادة لما فعله |
Diğer taraftan, bir eş,hiç bir zaman kocası aleyhine tanıklık yapamaz. | Open Subtitles | على الجانب الآخر لن تفعل الزوجة ذلك و لا يمكنها الشهادة ضد زوجها |
Onu koruyabileceğinizden tatmin olmadan tanıklık etmemesi yönünde tavsiye veriyorum. | Open Subtitles | أنا أنصح بألا يشهد قبل أن أطمئن بأنه يمكنكم حمايته |
Öldüğünüzde kalbiniz, iyi ve kötü eylemlerinizle ilgili tanıklık ediyordu. | Open Subtitles | و سوف يشهد علي فضائلك و رذائلك بعد أن تموت |
Onun aleyhinde tanıklık etmek için federaller ile anlaşmaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول ان أقوم بصفقه مع الفيدراليين حتى أشهد ضده |
Senatörler, Bay Naylor Tütün Araştırmaları Akademisi'nde ...neler olup bittiğine tanıklık etmeye gelmedi. | Open Subtitles | أعضاء مجلس الشيوخ، السيد نايلور ليس هنا للشهادة على السلوك أكادمية دراسات التبغ |
Hiçbir şey görmediğinize dair tanıklık etmişsiniz ama sanırım gördünüz. | Open Subtitles | أنت شهدت بأنك لم ترَ أى شىء لكن أظنك رأيت |
O zaman tanıklık et. Devam et, o zaman. Fedakarlığının karşılığını al. | Open Subtitles | حسناً ، لتدلي بالشهادة إذن ، أكمل قضيتكَ، إجعل تلكَ التضحية مُستحقة. |
18 ay önce her şeyi doğru yapmıştık ama kız, tanıklık yapmak istemediği için herif aklanmıştı. | Open Subtitles | فعلنا كل ما هو صواب قبل 18 شهرا، وتمت تبرئة هذا الرجل لأنها لن يدلي بشهادته. |
Hardypartnerinin yersizşiddet kullandığına tanıklık etti. | Open Subtitles | شهد هاردي أن شريكه قد استخدم القوة الغير مبررة. |
Onun havuda kadınlarla yüzdüğüne tanıklık eden güvenilir tanıklarımız var. | Open Subtitles | لدينا شاهد يقول أنه كان يسبح مع النسوة في المسبح |
Sende Ronnie aleyhinde tanıklık yap. | Open Subtitles | تعال معي.أنت أيضاً تستطيع أن تكون شاهداً ضد روني |
Peki bu ülkede Bayan Helm, mahkemede yalancı tanıklık yapmanın cezasının çok ağır hapis cezası olduğunu biliyor musunuz? | Open Subtitles | و هل أنت مدركة مسز هيلم أن عقوبة شهادة الزور فى هذا البلد هى مدة ثقيلة من السجن ؟ |
Görünüşe göre, bir erime tanıklık. Hiç tedavi düşündüm? | Open Subtitles | نشهد على الذوبان كما يبدو هل فكرت أن تتعالج ؟ |
Şahitler, zanlının yağmalamayı bizzat yönettiğine ve enkazda hayatta kalanları dövdüğüne tanıklık edecek. | Open Subtitles | الشهود ستشهد ان المتهم اشار بالنهب حرفياً وان الناجين من الحطام قد ضربوا |
Ve matematiğim yanılmazsa, onun ölümüne de tanıklık edeceğiz . | Open Subtitles | واذا كان الحق لم يتم بعد نحن الشاهد لوفاة ذلك |
Paraları bastığınız yeri göster, ve mahkemede tanıklık yap. | Open Subtitles | أرني اين تطبعون و اشهد ضده في محكمة علنية |