ويكيبيديا

    "telafi etmek" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • للتعويض عن
        
    • لتعويض
        
    • للتكفير عن
        
    • لإصلاح
        
    • أن أعوضك
        
    • التكفير عن
        
    • تعويضك
        
    • لأعوضك
        
    • لتصحيح
        
    • تعويضاً
        
    • بتعويض
        
    • التعويض عن
        
    • أن أعوض
        
    • يعوض عن
        
    • كتعويض
        
    Hayır, yaptığımı telafi etmek için bir şey yapmam lazım gibi hissediyorum. Open Subtitles يجب ان افعل شئ للتعويض عن هذا اسمع , انت شرطى جيد
    Küçük boyutun bazı dezavantajları var ve bu dezavantajları telafi etmek için doğa bir sürü yol bulmuş. TED الحجم الصغير له بعض العيوب، والطبيعة قد إكتشفت عدد من الطرق لتعويض هذه العيوب.
    Bugün, ömrümün son demlerinde tüm istediğim hayatımın geri kalan birkaç yılında komşularıma yardımcı olmak, hatalarımı telafi etmek ve vicdanımı müsterih kılmaktır. Open Subtitles اليوم , وبالقرب من نهاية حياتي كل ما أريده هو السنين التي بقت من عمري وأجد الوقت الكافي للتكفير عن أخطائي
    Olanı değiştirmek için bir şey yapamam ama telafi etmek için elimden geleni yapacağım. Open Subtitles لا يمكنني فعل أيّ شئ لإصلاح ماحدث ولكن سأبذل ما بوسعي، للتكفير عن ذلك
    Sana vurduğum için özür dilerim dostum. Hatamı telafi etmek için sana bunu veriyorum. Open Subtitles آسف لأنني ضربتك يا صديقي أريد أن أعوضك بإعطاك هذا
    O gün bu gündür her anımı bunu telafi etmek için geçirdim. Open Subtitles ولقد قضيت كل لحظة منذ ذلك, محاولاً التكفير عن ذلك.
    Her yıl sen bunları yaparken oturup seni izledi. Yüzündeki acıyı gördü. Bunu telafi etmek istiyor. Open Subtitles راقبتك وأنت تقوم بهذا كلّ عام، رأت الألم الذي تحمله، وتريد تعويضك
    Ama bunu telafi etmek için elimde vücudumun gerçekten çok gizli köşelerinin fotokopisi var. Open Subtitles ولكن لدي بعض الصور المثيرة حقا لبعض أجزاء جسدي المثيرة لأعوضك.
    Olanları telafi etmek için elimden ne gelirse yapacağım ama benim hatam yüzünden onları cezalandırmayın. Open Subtitles سأفعل كل ما يجب لتصحيح ما حدث لكن لا تعاقبهم على أخطائي
    4 yıl süren savaş sonrası umutsuzca yıkımı telafi etmek için Rusya topraklarında gerekli yatırımı yaptı. Open Subtitles الاقتصاد السوفياتي أيضا كان في حاجة ماسة للإستثمار للتعويض عن ويلات أربع سنوات من الحرب على الاراضي الروسية
    Hatalarımı telafi etmek için teslim olduğuma inanmakta güçlük çektiğini biliyorum. Open Subtitles أعرف بأنّك تجد من الصّعوبة إلى إعتقد أنا أدور نفسي في للتعويض عن أخطائي.
    Verdiğim izin sadece bu korkunç olayı telafi etmek içindi. Open Subtitles إن التصريح الذى منحته لتعويض بسيط عن هذه الجريمة
    Kocan seni ihmal ettiğini fark etmiyorsa ki sen de, bakıma ihtiyaç duyan bir hanımsın bunu telafi etmek için başka yollar araman çok doğal ve adil. Open Subtitles إذا لم يدرك زوجك أنه يُهملك وأنّك تحتاجين إلي رعاية فإن لك الحق أن تجدي طرقا أخري لتعويض ذلك
    Bence bu günahını telafi etmek için ne yapman gerektiğini biliyorsun. Open Subtitles أعتقد أنكِ تعرفين ما عليكِ فعله للتكفير عن تلك الخطيئة
    Günahlarını, başından geçen hatayı telafi etmek için umutsuzca uğraşıyor. Open Subtitles ما زال يحاول فعل ما يستطيع لإصلاح خطيئته، لأجل الغلطة التي يطارده
    Bunu telafi etmek isterim, yarın akşam müsait misin ? Open Subtitles أتعلم؟ أود أن أعوضك عما حدث هل أنت متفرغ ليلة الغد؟
    Bu sözlerin çok uzun bir süre kulaklarında yer edeceğini ve sırf düşününce bile bunu telafi etmek isteyeceğini biliyorum. Open Subtitles أعلم أن تلك الجملة ستؤلم أذنيك لفترة طويلة وأنّك ستودّين التكفير عن مجرّد التفكير في ذلك.
    Seni ihmal ettiğim zamanı telafi etmek istedim. Open Subtitles -رأيتك تقرئيها في المدرسة فكرت أن أبدأ في تعويضك عن الوقت الضائع
    telafi etmek için kahvaltı ya da başka bir şey için dışarı çıkalım mı? Open Subtitles أن أصحبك لتناول الفطور أو أي شيء لأعوضك عن الأمر؟
    Alınma ama yıllar süren kızgınlığı kaçırılan doğum günlerini, işlev bozukluğu saçmalığını telafi etmek için ölmenden fazlası gerekecek. Open Subtitles دون إهانه، لكن سيتطلب الأمر اكثر من موتك لتصحيح سنوات من التجاهل وتفويت اعياد الميلاد وكل هرائه ذاك، لكنها كانت فكرة جميلة
    Bunu telâfi etmek için ne yapabilirim? Open Subtitles ما الذي تعتبره تعويضاً جيداً؟
    Nispeten küçük boyutlarını telafi etmek için bu kurtlar takım çalışmasına aşırı derecede bel bağlamışlardır. Open Subtitles ليقومو بتعويض حجمهم الصغير نسبياً فتعتمد هذه الذئاب بشكل رئيسي على العمل الجماعي.
    Ben bebeğiniz ile telafi etmek için çalışıyordu bu yüzden sanırım. Open Subtitles أعتقد أن هذا هو السبب لمحاولتي التعويض عن الأمر بهذا الطفل
    Tam bir pislik gibi davrandım. Bunu telafi etmek istiyorum. Open Subtitles كنتُ مغفلاً جداً , و أريد أن أعوض عليكِ هذا
    Earl de buraya eskiden yaktığı ahırı telafi etmek için gelmiş. Open Subtitles وكذلك أيرل هيكي هنا الأن يفكر بأن يعوض عن الحريق الذي تسبب فيه سابقا
    telafi etmek için herşeyi verirdim ama yapamam. Open Subtitles أريد أن أفعل أى شىء كتعويض. لكنى لا أستطيع.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد