Üniversitede bu terimden oldukça gözümün korktuğunu hatırlıyorum -- renk teorisi. | TED | أستطيع تذكر رهبتي الشديدة من هذا المصطلح في الكلية، نظرية الألوان. |
Ajan Mulder'ın bu cismin başka bir yerlerden geldiğiyle ilgili bir teorisi var. | Open Subtitles | الوكيل مولدر كان عنده نظرية التي المادة يمكن أن تأخذ تعال من الزيارة. |
İzafiyet teorisi düşünce tarihinde başka hiç kimsenin anlayamadığı büyüklükte bir adım mıydı? | TED | لقد كانت النظرية النسبية قفزة عظيمة في تاريخ الأفكار وهل لم يتوقع أحد حتى نظرية كهذه؟ |
Onun teorisi, insanların dört kol, dört bacak ve iki yüzlü yaratıldıkları. | Open Subtitles | نظريته كانت أن البشر أصلاً مكونون من أربعة أذرع وأربعة سيقان، ووجهان |
Renyard'ın tür çeşitlik teorisi mi? | Open Subtitles | نظريّة رينيارد عن تبقّع الألوان لدى الأجناس؟ |
Sonra bu modelleri tahlil etmek ve algoritmaları da birleştirebilmek için kontrol teorisi denen matematiğin bir alanını kullanıyoruz. | TED | ثم نستخدم فرعا من فروع الرياضيات يسمى بنظرية التحكم لتحليل هذه النماذج وأيضا لتوليف خوارزميات للتحكم فيها. |
Temel olarak Bohr'un atomun yapısıyla ilgili... teorisi hakkında bilmen gerekenler bunlar. | Open Subtitles | حسنا هذا كل ماتحتاج ان تعرفه الان حيال نظريه بول للتركيب الذري |
Anya'nın bir teorisi var. O adamı donduranın Martha Stewart olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | آنيا لديها نظرية تعتقد بأن مارثا ستيوارت هي من جمدت ذلك الرجل |
Kaos teorisi mi, kısmi diferansiyel denklemler mi "adjoint" metotlarını? | Open Subtitles | نظرية اللا تكون, المعادلة التفاضلية الجزئية, علوم الرياضيات, ماذا عنك؟ |
İddia makamının suça dair teorisi kemikte yabancı maddeyi içermiyor. | Open Subtitles | نظرية الإدعاء حول الجريمة لم تتضمن الأمور الخارجية المتعلقة بالعظام |
Kız kardeşininde böyle bir teorisi vardı, ve sende onu destekliyorsun. | Open Subtitles | أختك عندها نظرية شاحنة الثلج هذه وبعدها ها أنت ذا تدعمها |
Elimizde sadece organik biyoloji ve bizim için geçerli olan bu çok özel evrim teorisi var. | TED | لدينا تلك النظرية الخاصة عن التطور والتى تنطبق فقط على البيولوجيا العضوية، علينا نحن. |
En uç koşullarda, genel görecelilik ve kuantum teorisi zamanın, mekanın bir başka boyutu gibi davranmasına izin veriyor. | TED | النظرية النسبية والنظرية الكمية, وتحت شروط صارمة, سمحت للزمن بأن يكون بعد آخر في الفراغ. |
Bilgi argümanı, ruh hali dâhil her şeyin fiziksel bir açıklaması olduğunu öne süren fizikalizm teorisi ile ters düşüyor. | TED | المناقشة المعرفية تناقض النظرية الفيزيائية التى تقول أن كل شئ يتضمن الحلات الذهنية، لديها تفسير فيزيائى |
Vücut geliştirme ilaçlarına ilave edilen madde hakkında bir teorisi var. | Open Subtitles | لكن نظريته المعتقدة هي أنه أشبه بمكمل غذائي متطور لبناء الأجسام |
Yüz yıl önce, Albert Einstein kendi teorisi olan izafiyet teorisini ilk defa yayımladı. | TED | قبل 100 عام، نشر ألبرت آينشتاين نظريته عن النسبية العامة. |
Dr. House'un bir teorisi var. Neye dayanan bir teori? | Open Subtitles | إن لدى د.هاوس نظريّة وعلامَ بنى نظريّتَه؟ |
Bir teorisi vardı: Denklemleri çözebilirse uzay ve zamanın düzleşeceğini ve hepsinin bir seviyeye geleceğini söylüyordu. | Open Subtitles | تكوّنت لديه نظريّة أنّه لو استطاع حلّ المعادلات، فيمكن طيّ المكان و الزمان، ليصبحا طبقةً واحدة. |
Evrim teorisi'ne nasıl inanmazsın? | Open Subtitles | كيف يمكنك ألَّا تؤمني بنظرية نشأة البشر؟ |
Kız arkadaşımın ilginç bir teorisi var katillerin nedenleriyle ilgili. | Open Subtitles | صديقتي كتبت تقريرا شيقا بشان من قد يكون اصدر امر الاغتيال مجرد نظريه بسيطه |
Yasalar diye bir şey var. Tıpkı Newton'un renklerle ilgili teorisi gibi ve kromatizm ile. | Open Subtitles | انها قوانين كما تعلم كقوانين نيوتن لنظرية الالوان |
Görünüşe bakılırsa sicim teorisi tek başına bir teori değil de tüm teorilerin bir derlemesi gibi. | TED | إتضح أن نظرية الأوتار ليست نظرية واحدة فقط، بل مجموعة من النظريات. |
Sonsuz sosyal sorumlulukları yoktur ve mantıklı yatırım ile finans teorisi sürdürülebilirlikten aşağı değildir. | TED | ليست لديهم مسؤوليات مجتمعية غير محدودة، ونظرية المالية والاستثمار الحذر ليست مشتقة عن الاستدامة. |
Şu an ölü olan kimya mühendisimizin teorisi de buydu. | Open Subtitles | حسنًا, الهندسة الكيميائيّة ميّتة الآن كان ذلك نظريّته |
Yani Dizgi teorisi bunun yanında lineer olmayan dinamik gibi kalıyor. | Open Subtitles | أعني, انها تجعلها كنظرية خطية مثل الديناميكا اللاخطّية |
Benim dünyamda yönetim üzerinde çok fazla rekabet teorisi var. | Open Subtitles | في عالمي هنالك العديد من نظريات التنافُس على قيادة الحكومة. |
sen hep bir şey bulursun. Polisin daima bir teorisi vardır ve doğruluğundan %100 emindir. | Open Subtitles | الشرطة لديها نظريتها وهم يعتقدون بأنه يقطع ويجفف. |
Sayı teorisi Amerikan Mecmuası'ndan sizin Riemann Hipotezi çözümlerine ilk bakan kişi olduğunuzu söylediler. | Open Subtitles | لقد ذكرت مجلة نظرية العدد الأمريكية بأنك المدقق على أوراق إثبات فرضية ريمان |
- Birden fazla evren teorisi doğru mu o zaman? | Open Subtitles | مذهل إذًا فنظرية العوالم الموازية صحيحة؟ |