ويكيبيديا

    "ulaşmak" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • الوصول
        
    • للوصول
        
    • نصل
        
    • تحقيق
        
    • تصل
        
    • أصل
        
    • يصل
        
    • للحصول
        
    • لتحقيق
        
    • لنصل
        
    • يصلوا
        
    • التواصل
        
    • تصلي
        
    • لبلوغ
        
    • للاتصال
        
    Yapma böyle Baylene? Cennet Vadisi'ne sağ ulaşmak istiyor musun? Open Subtitles بحقك يا بايلين، لو أردت الوصول إلى أرض المقام حية
    Planları, Akdenize ulaşmak ve gemiyle güvenli bir yere gitmekti. Open Subtitles كانت خطتهم هي الوصول لساحل البحر المتوسط والإبحار نحو الأمان
    Elbette ki buraya yürüyerek ulaşmak böyle uzun zaman alıyor. Open Subtitles بالطبع يستغرق كثيرا من الوقت للوصول هنا مشيا على الأقدام
    Önce alttaki suya ulaşmak için buzda bir delik açmaları gerekiyor. Open Subtitles أولا هم يجب أن يحفروا فتحة في الثلج للوصول الى الماء.
    Hayatta kalmak için gezegenimizin ötesine ulaşmak zorundayız. TED وكي ننجو علينا أن نصل إلى ما وراء كوكبنا.
    Mükemmel bir hedefe ulaşmak bu gibi gergin durumlarda zor olabilir. Open Subtitles يمكن والهدف المثالي يكون من الصعب تحقيق في مثل هذه الظروف.
    Ama 500 milyon çocuğa birçok defa ulaşıyorsanız -- bir çocuğa ulaşmak 20, 30 sent -- bu pek fazla bir para değil. TED و لكن عندما تصل إلى 500 مليون طفل ، عدة مرات 20 ، 30 سنتا لتصل إلى طفل فإنه ليس بالمبلغ الكبير جدا.
    Gün batımından önce oraya ulaşmak için hızlı gitmek zorundasınız. Open Subtitles عليك أن تحلق بسرعه لكي تحاول الوصول قبل غروب الشمس
    Geri dönen balıkçı topluluğu için ilk mücadele kıyıya ulaşmak. Open Subtitles بالنسبة للجماعة العائدة من الصّيد، التحدّي الأوّل هو الوصول للشاطيء.
    CBI'daki yangın güvenlik sistemine ulaşmak ve etkisiz hâle getirmek kolay mı? Open Subtitles ونظام السلامة من الحرائق هنا في المكتب.. هل يسهل الوصول إليه وتعطيله؟
    Onun kalbine ulaşmak ve bu acınacak takıntıyı kalbinden silmek isterdim. Open Subtitles أريد الوصول إلى داخله و أمزق ذلك الوسواس البائس من قلبه
    İyi tarafına ulaşamadım belki ama eminim kötü tarafına ulaşmak zor olmayacak. Open Subtitles عجزت عن الوصول لجانبك الطيّب، وأعلم يقينًا أن بوسعي بلوغ جانبك السيء.
    Bir sonraki görevleri bir araba çalarak kaçırılan bir uçağa ulaşmak. Open Subtitles ثُم عليهم أن يسرقوا سيارةً ليستخدموها في الوصول إلى الطائرة المخطوفة
    Sanırım Atlantis'e botla ulaşmak da iki gün kadar sürer. Open Subtitles أعتقد بأنّه سيستغرق منا حوالي يومان للوصول إلى أتلانتيس بالقارب
    Tanrı'ya şükürler olsun. Kitaptaki her numarayı birilerine ulaşmak için denedim. Open Subtitles شكرآ لله لقد جربت كل رقم في الكتاب للوصول الى احدهم
    O polis kayıtlarına ulaşmak için neden benim şifremi kullandığını bilmek istiyorum. Open Subtitles أريد أن أعرف لماذا كُنتِ تستخدمين كلمة السرّ خاصتي للوصول لسجلات الشرطة
    Önceden, Atlantik'in derinliklerine açılacağız, derdim ama bilinmeyene ulaşmak için fazla derine inmemize gerek yok. TED سابقًا, كنت سأقول سنراقب أعماق المحيط الأطلسي، لكن ليس علينا التعمّق كثيرًا كي نصل إلى المجهول.
    Ancak sürecin sanığın üzerine bu kadar yük bindirdiği bir düzende adalete ulaşmak zor. TED لكن عندما تكون نتائج العملية جد ثقيلة تجاه للمدعَى عليهم، فمن الصعب تحقيق العدالة.
    Yörüngeye ulaşmak için güç lazım. Bir kişinin ağırlığına göre hesap yaptım. Open Subtitles نريد الطاقه أن تصل للمدار لقد قمت باعادة حساب الوزن لشخص واحد
    Zirveye ulaşmak için oturmadan durmadan... Yurtsever bir polis gibi kendimi tamamiyle bu işe adadım. TED لا جلوس أو توقف، حتى أصل الى القمة أنا مكرس نفسي بشدة مثل الشرطي الوطني.
    Nitekim, pamukta bu koyulukta bir renge ulaşmak için onu çivit mavisine 18 kez batırmak gerekir. TED وفي الواقع، القطن قد يستغرق ما يصل إلى 18 غمسة في النيلي ليحصل على لون بهذه الدكانة.
    Bu yüzden 9'a ulaşmak için 7 ekliyorsun ve tekrar karekökünü alıyorsun. TED إذن تجمع 7 للحصول على 9، ثم احسب الجذر التربيعي مرة أخرى.
    Savaşın parçaladığı Libya'nın barışa ulaşmak için umutsuzca ihtiyacı olan idealler bunlar olmalı. TED هذة هي المثل التي مزقتها الحرب في ليبيا في حاجة ماسة لتحقيق السلام.
    Bu hedefe ulaşmak 10 yıllık zor bir çalışmaya mal oldu. TED استغرقت من 10 سنوات من العمل الشاق لنصل إلى هذا الهدف
    Şimdi, sudakiler bize ulaşmak için tekrar çabalıyorlar. Open Subtitles ساكني المياه يحاولون مرة أخرى الآن يحاولون أن يصلوا إلينا
    Bu tür konularda amaçlara ulaşmak için ilişkiye girmek gerekir... Open Subtitles أمامي بعض الأشياء التي لا يمكن الحصول عليها دون التواصل
    Hava kararmadan önce ulaşmak istiyorsan, şimdi yola çıkmalısın. Open Subtitles عليك أن تذهبين إذا كنت تريدين ان تصلي قبل الظلام
    En iyiye ulaşmak için, hataların yapılmasına izin vermelisiniz. TED لبلوغ الثريا، عليكم بأن تتقبلوا حدوث الأخطاء.
    Geçen yıl, numaramızı nasıl bulduğunu, hatta bize ulaşmak için bir telefona nasıl eriştiğini bilmiyorum. TED ولا أعلم، السنة الماضية، كيف حصلت على رقم هاتفنا، أو حتى كيف كان لديها إمكانية الوصول إلى هاتف للاتصال بنا.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد