Özür dilerim, evet. Kusura bakma bu uygunsuz bir davranıştı. | Open Subtitles | متأسف، أجل، أنا متأسف لقد كان تصرّف غير لائق منّي |
Belki farkında değilsin ama bu oldukça uygunsuz bir davranış. | Open Subtitles | ربما أنت لا تعلم، لكن هذا تصرف غير لائق بالمرة. |
Uzun zamandır gündüz böyle uygunsuz bir lüks görmemiştim. | Open Subtitles | لقد مضى وقت طويل منذ رأيت فخامة غير لائقة في منتصف النهار |
Okula, öğretmenlerinden birinin reşit olmayan kızımla uygunsuz bir ilişki yaşamasından duyduğum endişeleri ilettim. | Open Subtitles | أعربتُ عن قلقي إلى المدرسة بأن أحد المدرسين يحظى بعلاقة غير لائقة مع ابنتي القاصر |
Mesajlaştığım birkaç kız vardı ama sonunda hep uygunsuz bir şey söyledim. | Open Subtitles | أعني، كنت أراسل بالهاتف لكن دائماً ينتهوا يقولي لهم شيئاً غير مناسب |
Çok uygunsuz bir zaman olduğunun farkındayım ama şimdi senden çok büyük bir iyilik istiyorum. | Open Subtitles | أدرك أن الوقت غير مناسب لكن لدي طلب كبير عندك |
Seni işinden etmek için uygunsuz bir ilişkiye sürüklemem gerekse bile ben hazırım. | Open Subtitles | إن كنت مظطرة لإقحامك في علاقة غير ملائمة لأخلصك من عملك, فأنا مستعدة |
Hem zaten bana dokunmamst ki, uygunsuz bir sey de söylememisti. | Open Subtitles | وعلى أية حال، هو مَا مَسَّني أَو قالَ أيّ شئَ غير لائق. |
Sadece bunun uygunsuz bir şey olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعني، أعتقد وحسب أنّك غير لائق البتّة. حسناً؟ |
Bayan Albertson, sizi uyarmıştım, bu yaptığınız uygunsuz bir şey. | Open Subtitles | سيدة ألبرتسون, لقد حذّرتك بان هذا غير لائق |
uygunsuz bir şey yapma niyetim yoktu. Sadece yardımcı olmaya çalışıyordum. | Open Subtitles | لم اقصد ان افعل اي شيء غير لائق كنت احاول المساعدة فقط |
Hemen konuyu degistirdi sanki masada tüm o susilerle çirkin, uygunsuz bir sey söylemisim gibi. | Open Subtitles | إنّها فقط غيرت الموضوع فوراً كما لو أنني قلت شيئاً مزعجاً شيء غير لائق على الطاولة مع كل ذلك السوشي |
Billboardlara koydurduğumuz reklamları uygunsuz bir biçimde bozmuşlar. | Open Subtitles | شخص ما شوّه اللوحة الجديدة بطريقة غير لائقة |
O kapalı eşzamanlı gün için uygunsuz bir ilişkiyle uğraşan oluyor kimiyle, bir doktor ve düşük rütbeli hastane çalışanı için ne kadar nadir bilmiyor musunuz? | Open Subtitles | ـ ألا تعلمين كم هو نادر للطبيبة والموظف الأدنى مرتبة منها في المستشفى و التي هي مرتبطة بعلاقة غير لائقة معه |
Bizim okulda bir öğretmen uygunsuz bir ilişkisi olduğu için kovuldu. Senin de uygunsuz bir ilişkin mi vardı? | Open Subtitles | طُردت معلمة في مدرستي لأنها خاضت علاقة غير لائقة. هل خضت علاقة غير لائقة؟ |
Bay Reycraft'ın bir çalışanıyla uygunsuz bir ilişki yaşadığına dair dedikodular var. | Open Subtitles | كانت هناك شائعات بأن السيد رايكرافت على علاقة غير لائقة مع احدى الموظفات. |
Daha sonra, eğer uygunsuz bir hareket yaptığımı düşünüyorsan, ne yapman gerekiyorsa yapabilirsin. | Open Subtitles | بعد ذلك, اذا كنت تشعر أننى تصرفت بشكل غير مناسب, افعل ما يجب عليك فعله |
Hızlı flört yarışmasına uygunsuz bir arkadaş getirdin üyelik sınavında kopya verdin .gizli bir cemiyet ritüelini tüm kütüphaneye açıkladın ve son olarak, özgeçmişin hakkında yalan söyledin. | Open Subtitles | لقد رافقتي موعد غير مناسب فى الميعاد غششتي فى الاختبار اخبرتى سر من الكابا للمكتبة كلها |
uygunsuz bir zamanda boktan aile meselelerini açtığı için ayrıca çük kafa. | Open Subtitles | وأحمق لانه يجلب أمور العائلة في وقت غير مناسب |
Yatıya kalmak için uygunsuz bir film seçtiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | انا اسف جدا لاختياري لفيلم غير مناسب للمشاهدة في وقت المبيت الجماعي |
Seni isinden etmek için uygunsuz bir iliskiye sürüklemem gerekse bile ben hazirim. | Open Subtitles | إن كنت مظطرة لإقحامك في علاقة غير ملائمة لأخلصك من عملك, فأنا مستعدة |
Bizim burada parfüm bayanlar için uygunsuz bir şeydir. | Open Subtitles | بالنسبة لنا هنا فاننا نشعر بأن العطر غير ملائم للسيدات |
Burası da yaz akşamları için çok uygunsuz bir oturma odası olsa gerek. | Open Subtitles | ولابد من هذه الغرفة بان تكون اكثر الغرف غير ملائمةً للجلوس فيها خلال ليالِ الصيف. |
Fenerler sizleri buraya uygunsuz bir şekilde çağırdım çünkü benzeri görülmemiş bir tehlikeyle karşı karşıyayız. | Open Subtitles | أيّها الفوانيس، طلبتكم لهذا الاجتماع الغير مسبوق، لأننا نواجه خطراً غير مسبوق. |