ويكيبيديا

    "verileri" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • البيانات
        
    • بيانات
        
    • المعلومات
        
    • للبيانات
        
    • المعطيات
        
    • البياناتِ
        
    • معدلاته
        
    • لبيانات
        
    • قراءات
        
    • القراءات
        
    • وبيانات
        
    • أعضاؤه
        
    • معطيات
        
    • والبيانات
        
    • بالبيانات
        
    Şimdi size özel bir grupla ilgili -en iyi bilim insanlarıyla ilgili- yayınlanmış ve incelenmiş verileri sunmak istiyorum. TED ولكن دعوني أبين لكم بعض البيانات.. التي تم دراساتها بشكل جيد ونشرها .. ..حول مجموعة خاصة وتضم أكبر العلماء.
    İlk olarak, bu verileri neden topladığınızla alakalı bir ayrım var. TED في البداية، أعتقد أن هناك فرقًا عن لماذا تجمعون هذه البيانات.
    Bunun en iyi yolu, olan bitenler hakkındaki verileri açmak ve paylaşmaktır. TED وأفضل طريقة للقيام بذلك هي أن نتفتح ونتشارك البيانات حول ما يحدث.
    Ve Nuna kurulduğunda verileri büyük şirketlerdeki çalışanların sağlık ihtiyaçları için kullandılar. TED وعندما تم تأسيس الشركة، استخدموا بيانات لتوفير الاحتياجات الصحية لعمال الشركات الكبرى.
    Aslında, bazen doktorlar verileri çok basit bir durumu karmaşıklaştırmak için kullanabilirler. Open Subtitles يمكن للأطباء أحياناً ان يستخدموا المعلومات ليثيروا الشك حول حالة بسيطة جداً
    Kullandığım veri mutfağımdaki malzemeler, zaman, tutkudur ve bu verileri düzene koyarım. TED فالبيانات التي أستخدمها هي محتويات مطبخي، ووقتي، وطموحي، وأقوم بتنظيم هذه البيانات.
    Bu verileri kullanarak modelin öğrenmesini istediğimiz antibakteriyel aktiviteyle ilişkili moleküler özelliklerdi. TED استخدمنا هذه البيانات لبرمجة نموذج لتعلم الميزات الجزيئية المرتبطة بالنشاط المضاد للجراثيم.
    Sadece olaydan önceki 24 saat içinde alınan verileri kaybettik. Open Subtitles ربما فقدت البيانات الخاصة بآخر 24 ساعة قبل الحدث فقط
    Hafıza çipinden unik verileri alarak böylece bu çipi bir diğerinden ayırabiliriz -- Open Subtitles أسحب البيانات الأساسية من الذاكرة و بهذا يمكننا تمييز هذه الذاكرة عن غيرها
    Bir bilgisayar çökmesi verileri bu kadar silemezdi. Bu kasıtlı. Open Subtitles عطل الحاسوب لن يمحو البيانات تماماً هكذا ، هذا متعمد
    verileri transfer etmek üzere, güvenilir bir hattan kendisini aramanı istiyor. Open Subtitles يريدك أن تتصلي به على خط آمن حتى يستطيع تحميل البيانات
    Teknik servistekiler verileri araştırdılar ve resmi görevlerinin bir listesini ele geçirdik. Open Subtitles قامت الخدمات التقنيّة بإستخراج بعض البيانات وتمكنوا من إيجاد قائمة واجباتها الرسميّة
    verileri okuyabilen ve çıkış noktasını bulabilen tek kişi benim. Open Subtitles أنا الوحيد الذي يمكنه قراءة البيانات وأخذنا إلى نقطة الاستخراج
    Bilinçli zihnin kavraması için çok hızlı işlenen verileri temsil ederler. Open Subtitles هما يقدمان البيانات بصورة سريعة على العقل الواعي للمساعدة على الهفم
    Jadalla ve adamları virüs verileri silmeden önce olayı çakozlarsa biteriz. Open Subtitles إذا إكتشفه جاد الله ورجاله قبل أن يمحو ذاكرة البيانات سنفشل
    Çünkü verileri gösteriyor ki, herşeyden önce -- başarı ve başkaları tarafından sevilmek erkekler için doğru orantılı iken kadınlar için ters orantılı. TED لأن ما تظهره البيانات قبل كل شيء، شيء واحد، وهو ان النجاح والاعجاب مرتبطان ايجابيا بالرجال وسلبيا بالنساء.
    Bu yazılım, konumsal ve zamansal hava kirliliği trendlerini tarihi ve anlık verileri inceleyerek ortaya çıkarıyor. TED هذا النظام البرمجي يقوم بتحليل البيانات معتمدًا على الوقت والتاريخ للكشف عن اتجاهات التلوث زمانيًا ومكانيًا.
    Ama uydu verileri buranın 160 kilometre kadar kuzeyinde bir uzaylı aktivitesi gösteriyor. Open Subtitles لكن كلّ بيانات القمر الصناعي تشوّف نشاطا هنا حوالي 100 ميل إلى الشمال.
    -Uydu izleme verileri yardımıyla meteoritin iç yörüngesini belirlemeye çalışıyorum. Open Subtitles أستخدم بيانات تتبع القمر الصناعي لأحدد المسار المنحني الداخلي للنيزك
    Evet, beş dakika sonra verileri silinecek. Kısacası oyun dışında kalacaklar. Open Subtitles أجل، وخلال 5 دقائق ستمحى بيانات بطاقاتهم، سيكونوا فعليًّا خاويي الوفاض.
    Bu bir deneğin verileri. TED لان هذه المعلومات تعتمد على تجربة واحدة ..
    Acil durum hatları, elektronik çizelgeleri ve verileri var. TED لديهم خطوط ساخنة وجداول للبيانات وبيانات.
    Bu verileri indirmek için de Android telefonlar kullandılar. TED وقد استعملوا هواتف أندرويد لتنزيل المعطيات.
    Disketini formatlayacağım. Böylece yeni verileri kaydedebilecek. Open Subtitles أنا سَأُهيّئُ قرصَكَ، لإستِلام البياناتِ.
    Hayati verileri iyi durumda. Open Subtitles معدلاته الحيوية تبدو جيدة
    Müzisyenler bunun gibi üç boyutlu hava verileri grafiğini çaldılar. TED قام الموسيقيون بعزف رسم بياني ثلاثي الأبعاد لبيانات الطقس مثل هذا.
    Görünmez Jumper'dan gelen verileri alıyoruz Efendim. Beyaz perdede. Open Subtitles نتلقى قراءات بُعادية من المركبة الخفية في مسرح العمليات
    verileri deney sırasında bu cihaza aktaracak. Open Subtitles هو سيرسل القراءات إلى هذه الأداة طوال التجربة
    Fiziksel eforu ve yarası varken yaşamsal verileri tehlikeli şekilde düşük. Open Subtitles بتأثير الإجهاد الجسدي وهذا الجرح فإن أعضاؤه الحيوية مُنخفضة بشكل خطير
    Bu baktığımız raporun verileri yaklaşık 20 sene öncesine aittir ama bugün de doğru. TED هذه معطيات من بحت عمره 20 سنة مازالت صحيحة الى يومنا هذا
    Polis, suçları erken teşhis etmek için dünyanın her yerinde, uzaktan algılamayı ve büyük verileri kullanıyor. TED الشرطة حول العالم بدؤا باستخدام الاستشعار عن بعد والبيانات الضخمة لتوقع الجرائم.
    verileri teorisine uydurmak için değiştirmiş. Open Subtitles تلاعبت بالبيانات لتناسب نظريتها.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد