yüreğim verdiğim emeğin karşılığı bir şey ummasın diye yüz çevirdim. | Open Subtitles | فعلت ذلك لأريح قلبي ولا أتوقع اي مكافئة من أجل عملي. |
yüreğim azmandı, aklım sınır tanımazdı, Lafa laf, surata surattı ilkem. | Open Subtitles | قلبي مثل عظيمة ، كان الدافع بالمصادفه أكثر ، متقوس لفظة لفظة وعبوس للعبوس. |
"'yüreğim sevgiyle dolu. Sanki boyum 1,5 metre."' | Open Subtitles | قلبي ملئ بالحب اشعر انني لدي 5 اقدام طويله |
O gece yüreğim, göklerde dörtnala koşup sürümün yanına, ait olduğum yere gitti. | Open Subtitles | لقد جال قلبى عبر السماء فى تلك الليلة إلى حيث يوجد قطيعى إلى حيث أنتمى |
yüreğim değişmeseydi ağlayabilir miydim? | Open Subtitles | هل يمْكِن أنْ أبْكي إذا قلبِي لم يتغيّرْ؟ |
Efendim ne isterse yapmaya hazır yüreğim. | Open Subtitles | . و قلبي يتحمل جميع الصعاب التي يتعرض لها سيدي |
Rüzgar esip gürlemeye devam ederken yüreğim söküklerini dikemiyor... | Open Subtitles | الرياح مستمرة بالهبوب ، و ألم قلبي ما زال مستمر |
Ona her bakışımda yüreğim parçalanırdı. | Open Subtitles | لم أستطع الاحتفاظ به كلما أنظر إليه سيحطم قلبي |
"Sensiz yüreğim asla yatışmayacaktır..." | Open Subtitles | ..بدونك ، قلبي لن يكون له تعزية بعد الآن |
Müziğim kafamın içinde gümbürdüyor şu anda. Şu anda yüreğim, söylenecek şarkılarımla atıyor. | Open Subtitles | إن أسلوبي بدأ يتشكل في ذهني أعني أن في صميم قلبي الآن |
yüreğim parçalanıyor, ama müzeyi satmak zorundayım. Beş parasız kaldık. | Open Subtitles | هذا يكسر قلبي, لكن علي بيع المتحف لقد أفلست |
Ona dövüşlerin gerçek olmadığını söylemeye yüreğim el vermedi. | Open Subtitles | لم يجسر قلبي على إخبارها بإنها ليست حقيقية |
Go Eun Chan, o kadar soğuksun ki yüreğim buz kesti. | Open Subtitles | جو ين تشان، أنت بارد جدا انه يجمّد قلبي. |
Bunu duyduğumdan beri, ne zaman sarı bir kelebek görsem yüreğim sızlar. | Open Subtitles | بعدما سمعت هذا ,كلما رأيت فراشة صفراء فانها تفطر قلبي |
Ne yüreğim kaldırabilir bir daha kırılmayı ne de bedenim bir daha terkedilmeyi. | Open Subtitles | قلبي لا يتحمل أن ينفطر ثانية. ولا أن يخذلني جسدي. |
Bırak, yüreğim yarimin elinden damlayacak bir damla suya hasretle ebediyen yansın. | Open Subtitles | دعي قلبي يحترق إلى ما لا نهاية. أتأمل قطرة من الماء تقطر من إصبع سيدتي. |
O kuş pencereye çarpınca yüreğim ağzıma geldi. | Open Subtitles | عندمااصطدمبالنافذه.. شعرت فعلاً وقتها أن قلبي توقف عن الخفقان |
Yaptığımızın günah olduğunu biliyorum. Ama yüreğim doğru olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | انا اعرف ان ما فعلناه خطيئة لكن لا اشعر بانه خطاء في اعماق قلبي |
Ayrılık yaklaşıyor diye üzülmene yüreğim dayanmaz acı çekmene. | Open Subtitles | من لمسه أيد احلامى خلاص وياك مابقتش بعيد خلينا نرتاح لو يوم .نفرح لو يوم واللى بينا عمر ما قلبى نسييه لو ليله |
Bağımsızlığını kazandığın gün yüreğim sızlamıştı. | Open Subtitles | إن اليوم الذى تحصلين فيه على حريتك ، تكسرين قلبى فيه |
yüreğim neşe neşe neşe dolu | Open Subtitles | حصلت على البهجة، بهجة، بهجة، بهجة أسفل في قلبِي |
Bu işi çabucak halletmeliyim. yüreğim onun nüfuzuna girmeden evvel. | Open Subtitles | "يتحتّم أن أباشر المهمّة سريعًا قبل أن يدخل التردد لقلبي" |
Bunu yüreğimde hissediyorum ve benim yüreğim asla yanılmaz. | Open Subtitles | أشعر بذلك في قلبي، وقلبي لا يُخطئ أبداً. |
İşte bu nedenle, büyük bir üzüntüyle ve yüreğim burkularak henüz çözemediğimiz bir davadan bahsetmek zorundayım. | Open Subtitles | ولهذا السبب، بإحباط كبير وقلب مثقل يجب أن أذكر قضية لم نحلها بعد |