Başka birisi ise şöyle dedi; "Peki ya yıldızın önünden geçip giden çok eliptik yörüngedeki büyük kuyruklu yıldız kümeleri?" | TED | حتى قال شخص آخر، حسناً، ماذا عن مجموعة ضخمة من المذنبات التي تمر بجانب هذا النجم في مدار بيضاوي الشكل؟ |
Bir milyon yıldızın içinden doğru yıldızı tahmin edebildiğinde kendini şanslı hissediyor. | Open Subtitles | فى أفضل الأحوال فإن فرصة عثوره على النجم الصحيح واحد فى المليون |
yıldızın doğumdan sonraki yaşamı sürekli bir çatışma kütleçekimine karşı topyekûn bir savaştır. | Open Subtitles | وبمجرد أن يتكون النجم .. حياته تصبح معركة دائما جسمه الخارجي ضد الجاذبية |
Burada bulunan sizlerden kaçınız bir tek gezegenin veya yıldızın sesini tarif edebilir? | TED | كم واحد منكم سمع ويستطيع وصف الصوت الناتج من نجم واحد او كوكب؟ |
Yaklaşık her yüzyılda bir, galaksimizin bir yerinde, büyük bir yıldızın yakıtı tükenir. | TED | حوالي مرة كل قرن نجم ضخم في مكانٍ ما في مجرتنا يستنفذ وقوده |
Bazı yerlerde gaz milyonlarca yıldızın oluşumuna yetecek kadar yoğun bulunmaktaydı. | Open Subtitles | في بعض المواضع كان الغاز كثيفاً بما يكفي لتشكّل ملايين النجوم |
Böylece geri döndüğüm zaman gerçekten uzayda bulunmuş bir yıldızın olacak. Aman Tanrım! | Open Subtitles | بهذه الطريقة ، حين أعود ، سيكون لديكِ نجمة كان في الفضاء حقاً |
Bu yıldızın sağında tek hat şeklinde Üç tane yıldız var. | Open Subtitles | ــ نعم على يمين هذه النجمة ثلاث نجوم على خط واحد |
yıldızın... etrafında dönen şeylerden. Diskin etrafında dönen güneş gibi. | Open Subtitles | الأشياء التي تدور حول النجم مثلما تدور الشمس حول القرص |
Çekim gücü, dev bir yıldızın çekirdeğini sıkıştırarak bu hâle getirmiş. | Open Subtitles | لا بد أن الجاذبية قد إعتصرت النجم الضخم ليصبح بهذا الحجم |
yıldızın geri kalan kısımlarının daha haberi bile olmadan. Çekirdek gider. | Open Subtitles | يحصل ذلك قبل أن تعرف أقسام النجم الباقية أن القلب زال |
Senin yıldızın içinde geçidi tuşlama teorilerin özellikle dikkatimi çekti. | Open Subtitles | كنت مهتمه بشكل خاص بأحد نظرياتك باإتصال ونحن داخل النجم |
Değişen yıldızın yanıp sönmesi, Dünya'ya uzaklığını ölçmek için kullanılabilirdi. | Open Subtitles | يمكن عن طريق ومضات النجم قياس مقدار بعده عن الأرض |
Ama helyum hidrojenden biraz daha ağırdır bu yüzden helyum yıldızın merkezine çöker ve şimdi helyum atomları merkeze yığılıyor. | Open Subtitles | لكن الهيليوم أثقل قليلاً من الهيدروجين . لذا فإنه يغرق عميقا إلى مركز النجم . والآن ذرات الهيلوم تحتل المركز |
Önündeki kaldırımda 200'e yakın yıldızın el ve ayak izleri bulunuyor. | Open Subtitles | والرصيف الموجود بالأمام يحمل طبعات أيدي وأقدام ما يقارب 200 نجم |
Vücudunuzdaki her atom bir zamanlar patlayan bir yıldızın içindeydi. | Open Subtitles | كل ذرّة بأجسادكم كانت ذات مرّة داخل نجم قد تفجّر |
yıldızın böyle parlamış ve hazır elin değmişken neden takım yönetmeyesin ki? | Open Subtitles | بما انك نجم كبير ليه ما تشتري شوية نجوم ويبقى عندك نادي |
Buradaki dev yıldız Eta Karina, birçok bebek yıldızın da babasıdır. | Open Subtitles | هنا، النجم العملاق، إيتا كارينا، هو والد العديد من النجوم الصغيرة |
- Büyük Ayı'yı bulunca o iki yıldızın arasındaki mesafenin beş katı uzağında. | Open Subtitles | الحق في الدب الأكبر، وعن تلك اثنين من النجوم المؤشر، خمسة أضعاف المسافة. |
Her yıldızın adını bilmeden de takımyıldız çizebilirsin. | Open Subtitles | ليس عليك أن تعرفي كل نجمة حتى ترسمي كوكبة |
Benim her gece baktığım o yıldızın adı Vega. | TED | كانت تدعى تلك النجمة التي كنت أنظر إليها ليلة بعد ليلة النّسر الواقع. |
Bu yıldızın ölümü sonucunda, bir nötron yıldızı doğar. Nötron yıldızı, evrende bilinen en yoğun nesnelerden biridir ve sıkışmış maddelerin garip fiziğini inceleyebileceğimiz bir laboratuvardır. | TED | موت ذلك النجم هو الميلاد لنجم نيوتروني أحد أكثر المواد المعروفة كثافة في الكون ومعمل لفيزياء غريبة لمادة فائقة الكثافة |
Görebildiğimiz tek şey, şuradaki küçük kırmızı çemberin içinde bulunuyor olan gezegenden 10 milyar kat daha parlak olan yıldızın parıldayan büyük görüntüsü. | TED | كل ما نراه هو صورة كبيرة مشعة للنجم يشع عشرة ملايير ضعف الكوكب والذي يفترض بأن يكون تلك الدائرة الصغيرة الحمراء. |
Ben derdim ki, Jüpiter benzeri bir şeyi alın ve 5 milyon mil uzaklığındaki bir yıldızın hemen yanına koyun. | Open Subtitles | لقلتُ خذوا المشتري على سبيل المثال وضعوه بجوار نجمٍ على مسافة خمسة ملايين ميل |
Ama gece gündüz ikinci yıldızın için çalışmakla meşgulsün. | Open Subtitles | ،أنت دائماً مشغول ، ليلاً ونهارا تعمل على نجمتك الثانية |
Sonra bir gün bana gösterdi ve büyük bir yıldızın serayo ile ilgilendiğini söyledi. -Yapabileceğimi sordu? | Open Subtitles | وقال إذا حظى بنجم مميز للغاية، هل سوف أنتج الفيلم؟ |
Huzurlu bir yıldızın ışıldayan altın kalbi korkmuş küçük bir kalpten çok daha iyidir. | Open Subtitles | حرق القلب الذهبي لنجمة الى قطع أفضل بكثير مما تسعى اليه |
Arka fon yıldızın gorulecegi buyuklukta olacak 8 cm uzunlugunda ve genisliginde olacak | Open Subtitles | و الخلفيه يجب أن تكون كبيره واضحه و مقاس النجمه 8 سنتيمتر من الطرف الى الطرف |
Muazzam bir yıldızın bu şekilde öldüğünü doğru bir biçimde tahmin etti. | Open Subtitles | خمَّنَ بشكلٍ صحيح بأن هذه هي الطريقة التي يموتُ بها نجمٌ ضخم. |
Bir erkek yıldızın uygunsuz fotoğrafları söz konusu. | Open Subtitles | صور لنجوم رجال ومواقع فضح |