ويكيبيديا

    "yağı" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • زيت
        
    • الزيت
        
    • شحم
        
    • دهن
        
    • الدهون
        
    • الزبدة
        
    • النفط
        
    • نفط
        
    • زيوت
        
    • زبدة
        
    • بزيت
        
    • دهون
        
    • وزيت
        
    • الدهن
        
    • شحوم
        
    Daha önce belirttiğim gibi, palmiye yağı birçok ürünün yapımında kullanılıyor. TED وكما ذكرت سابقا، يستخدم زيت النخيل في صناعة العديد من المنتجات.
    Bu arada, palmiye yağı binlerce yiyecek ürününde bulunuyor. Her gün yiyoruz. TED بالمناسبة، يُدرجُ زيت النخيل في آلالاف من المنتوجات الغذائية التي نتناولها يوميًا.
    Ve biraz da keçi peyniri ve tavuk yağı getirin. Open Subtitles و بعضاً من جبن الماعز و بعضأ من زيت الدجاج
    Ve bu zeytin yağı büyükşehir bölgesinde sadece bir yerde satılıyor, Open Subtitles وهذا الزيت يباع حصراً في مكان واحد في منطقة وسط المدينة
    Chankan yağı elde ediliyor. Bunun ne olduğunu anlıyor musun? Open Subtitles إنه يكون زيت شاكان هل تفهيمن ما يعني هذا ؟
    Beş sene sonra, bu şirket zeytin yağı sektörünün lideri olacak. Open Subtitles وفي غضون خمس سنوات ستكون رائده في مجال تجارة زيت الزيتون
    kaynamış bezir yağı, bir tutam petek reçinesi, ve bir tutam da paraffin. Open Subtitles زيت الكتان المغلي، وقليل من شمع العسل، وجرعة صغيرة جداً من النفط الأبيض.
    Buğday çimi, bitki tohumu, keten tohumu yağı, protein tozu. Open Subtitles قمح و سيليوم و زيت حب الكتان و مسحوق البروتين
    Sedir yağı, lake cilası. Burası katilin, cesetleri mumyaladığı yer. Open Subtitles زيت الأرز ، والطلاء هنا حيث قام القاتل بتحنيط الجثث
    - Balık yağı içmeye başlamalıyım. - Ve yeşil çay. Open Subtitles ــ يجب أن أبدأ بتناول زيت السمك ــ والشاي الأخضر
    Ona yemek yağı ve parafin içirmiş bir de ağzına çamaşır suyu dökmüşler. Open Subtitles أجبروه أن يشرب زيت الطهي والدهن و أيضا حشروا مسحوق الغسيل في فمه
    O kadarını zeytin yağı ve takozla ben de yapardım yani. Open Subtitles نعم كنت أستطيع فعل ذلك بوضع زيت الزيتون على كتلة المحرك
    bu içindeki kokulu yağı harekete geçirecek, ve özel bir koku yayılacaktır. TED وهذا بدوره سيدفئ الزيت العطري بداخله, وستنبعث رائحة معيّنة.
    Clovis yağı, son gördüğümde doluydu. Open Subtitles هذا الزيت لقد كان ممتلى تماما اخر مره رأيته
    Domuz yağı yok, şeker yok. Yağ belki haftaya. Open Subtitles لا يوجد شحم خنزير و لا سكر والنفط ربما يصل الإسبوع القادم
    Orada onu bekleyen iyi bir domuz pastırması yağı var. Open Subtitles هناك قطعة جيدة من دهن لحم الخنزير هنا من أجله
    Ama koloni de yediği tohumların dışındaki yağı özümseyerek su elde eder. TED لكن المستعمرة تسترد ماءه بتحليل الدهون في البذور التي أكلها.
    Bu işi düzgün yaparsak yağı bıçakla kesmek kadar pürüzsüz olacaktır. Open Subtitles لكن لو فعلناها بشكل صحيح سندخل مثل السكين الساخنة في الزبدة
    Kısmen hidrojenli soya yağı sığır eti izleri, şeker ve patates nişastası. Open Subtitles مُهَدرَج جزئياً نفط حبّ صويا، آثار دِهن لِحمِ البَقَرِ، سُكّر ونشا بطاطةِ.
    - Bu uh... masaj yağı ve tantra üzerine bir kitap aykırı haladan. Open Subtitles زيوت تدليك, ـ أنابيل كونتانترا ـ أرسلتها خالتك
    Eskimiş tıkaçlardan ve kakao yağı şişelerinden başka bir şey bulamıyorum. Open Subtitles لم أجد شيء غير سدادات قطنية مستعملة وعلب زبدة الكاكاو الفارغة
    Bahse girerim göğsün kıllıdır ve yazın güneş yağı ile kaplanıyordur. Open Subtitles وأراهن أن صدرك مشعر وفى الصيف تغطيه بزيت الحماية من الشمس
    Boksör Henry Cooper'ın %4 beden yağı vardı. Open Subtitles كان لدى هنري كوبر نسبة أربعة في المائة من دهون الجسم
    Sabun, güneş yağı ve domates sosu kokan birkaç metrekarelik bir alan. Open Subtitles تلك الأمتار المربعة التي تفوح منها رائحة الصابون وزيت السباحة وصلصة الطماطم
    2 tonluk balına yağı tortuda istiridye bulmak için eşeleniyor. Open Subtitles طنان من الدهن المتحرّك يطوف بحثاً عن البطلينوس في الرواسب
    Sen bilirsin, ben sana kemik atıyorum, kadın kurbanın tırnaklarındaki kalııntılar et yağı imiş. Open Subtitles إلعب بلطف سوف ألقي لك عظمة قصاصات الأظافر من الضحية الأنثى كانت شحوم الخباز

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد