Ve o yapmıyordu. O tebeşir ile kaldırımda karalama yapıyordu. | TED | و لم يكن يفعل ذلك. كان يخربش بطبشور على الرصيف |
Santos, şartlı tahliye kurallarını ihlal etmekten aranan bir uyuşturucu kaçakçısıyla ne yapıyordu? | Open Subtitles | سؤال : ماذا كان سانتوس يفعل مع تاجر مخدرات مطلوب بتهمة انتهاك الاختيار؟ |
Onu eleştirmiyorum, çünkü o yalnızca sizin yapmak istemediğiniz kirli işleri yapıyordu. | Open Subtitles | وأنا لا أنتقده، لأنه لم يفعل سوى الأفعال القذرة التي ترغبي بفعلها |
başka eyaletler ne yapıyordu bilmem" diyor. | TED | فأنا لا أعلم ما يفعله الآخرون في ولاياتهم |
Annen hizmetçi ve diğer şeylerle bütün gün ne yapıyordu? | Open Subtitles | ماذا كانت تفعل أمّك طوال اليوم, مع الخادمة وبقيّة الأشياء؟ |
Ama dün buradayken gerçekten ilginç bir şey yapıyordu. Şey... | Open Subtitles | عندما كنا هنا بالأمس، كان يفعل شيء ما أثار فضولي |
Bu benim için yeteri kadar hızlı değildi, bu yüzden dönüş sinyalimi verdim ve onun etrafından yürüdüm ve yürürken, dönüp ne yaptığına baktım ve şöyle yapıyordu. | TED | حسنا, هذا لم يكن بالسرعة الكافية بالنسبة لي, فقمت باشارة الانعطاف, و مشيت حوله, و بينما أنا أمشي, نظرت لارى ماذا يفعل و قد كا يفعل الاني. |
Çocukluğumun çoğunda orada olmayan babam, diğer erkeklerin yaptığını yapıyordu: Ülkesi için savaşıyordu. | TED | ووالدي الذي كان غائبًا أغلب فترات طفولتي المبكرة كان يفعل ما يفعله الرجال الآخرون: القتال من أجل الوطن. |
Segretti bu işi dinleme olayından bir sene öncesinden beri yapıyordu. | Open Subtitles | سيجريتي كان يفعل هذا لعام كامل قبل الإقتحام |
Kayıt odasında köpek ne yapıyordu? | Open Subtitles | ماذا كان يفعل هذا الكلب فى غرفة التسجيل ؟ |
Ben giderken aynı yerde... aynı şeyi yapıyordu ve aynı şarkıyı çalıyordu. | Open Subtitles | عندما غادرت، كان في نفس المكان... يفعل نفس الشيء... ويعزف نفس اللحن |
Herkes yapıyordu ... ben de yaptım. | Open Subtitles | الجميع كان يفعل هذا ولهذا.. فعلت هذا أيضاً مثلهم |
Kazadan önce öğrendiği... karışık şeyler yapıyordu... yeter ki konsantre olabilsin. | Open Subtitles | كان بإمكانه القيام بأكثر الأشياء تعقيداً طالما عرفها قبل الحادث طالما يركز فيما يفعل |
Ama kadının amacı dünyaya mesaj verip bebeği düşürmeden tutabileceğini göstermek değildi, adam tam da bunu yapıyordu. | TED | لكنها بالطبع ليست بحاجة إلى أن ترسل الرسالة بأن باستطاعتها أن تمسك طفلاً دون أن توقعه. وهذا ما كان يفعله الرجال. |
Mikey tam olarak sizin için ne yapıyordu? | Open Subtitles | أخبرني ما الذي كان يفعله مايكي معك بالتحديد ؟ |
- Sakın ona bağırma! Donarak ölmekten kurtulmak için böyle yapıyordu. | Open Subtitles | لا تصرخ عليها فقد كانت تفعل ما بوسعها لتنجو من التجمد |
O adam o kadına neler yapıyordu tanrı bilir ama kadın korkmuştu. | Open Subtitles | الله وحده يعلم ما كان يقوم به ذلك الشخص ولكنها كانت مذعورة |
Girit adasında daha az davetsiz misafir isteyen Kral Minos için yeni bir savunma sistemi yapıyordu. | TED | كان يصنع نظامًا دفاعيًا جديدًا للملك مينوس، الذي أراد تقليل عدد الدخلاء في جزيرته مملكة كريت. |
Hayır, hayır. Audrey Nilma'da samosas yapıyordu, bu yüzden sonraki trene yetiştik. | Open Subtitles | لا, أودري كانت تصنع السونيسوس عند نيلما لذا استقلينا القطار الذي يليه |
Cayla öğrendiği bütün ilginç şeylerle ne yapıyordu? | TED | لأن.. ما الذي كانت تفعله كايلا مع كل الأشياء المثيرة التي كانت تتعلمها؟ |
Gerçekten önemli bir iş yapıyordu ve takımına bayılmıştım. | TED | كانت تقوم حقاً بعمل حاسم، وقد راقني بزتها. |
Diğer iş alanlarının yanında benim için kuryelikte yapıyordu. | Open Subtitles | بالإضافة للأشغال الأخرى، فإنه كان يعمل كرسول لي |
Deprem olduğunda, verilmiş bir işi yapıyordu, o sırada kaçtı. | Open Subtitles | كان يؤدي بعض الاعمال عندما حدث الزلزال و عندها لاذ تينز بالفرار |
Masturbasyon yapıyordu, kalbi dayanamadı ve öldü. | Open Subtitles | لكن تخميني هو انه كان يمارس العاده السرّيه وقلبه إنكمش ثم مات |
Ama ben sadece orada duruyordum. İşi kız yapıyordu. | Open Subtitles | لكني كنت فقط أقف هناك انها كانت تعمل كل العمل |
Peki madem orada ne yapıyordu? Gezmeye mi gelmişti? | Open Subtitles | لذا الذي كَانَ يَعْملُ هناك، رُؤية المَشاهدِ؟ |
Hepsi de 20 yıldır kimsenin yapamadığı şeyi yapıyordu. | Open Subtitles | ليفعلوا جميعا ما لم يفعلهُ أحدٌ آخر على مدار عشرين سنة |
Orada ne yapıyordu? Bana, onun Kış Balosu'nu da nasıl mahvettiğimi hatırlatıyordu. | Open Subtitles | ما الذي كانت تفعله هناك ؟ لتذكرني كيف أنني خربت حفلها فيما مضى |