ويكيبيديا

    "zengin" - ترجمة من تركي إلى عربي

    • غني
        
    • غنية
        
    • الغني
        
    • الغنية
        
    • ثرية
        
    • أثرياء
        
    • غنيا
        
    • ثرياً
        
    • أغنى
        
    • الثري
        
    • اغنياء
        
    • الاغنياء
        
    • ثرى
        
    • غنيّ
        
    • ثريا
        
    Ama liften zengin sebze, meyve ve tam tahıllar yediğinde; bunlardaki sindirilemeyen beta bağları, kana glukoz salınımını yavaşlatır. TED لكن أكلك لغذاء غني بالألياف كالخضروات، والفواكه، وجميع الحبوب روابط بيتا غير القابلة للهضم تبطئ تدفق الجلوكوز في الدم
    Kuzey Kutbu deniz memelileri zengin bir akustik atmosferde yaşar. TED تعيش الثدييات البحرية للقطب الشمالي، في عالم صوتي غني ومتنوع.
    2006'daki ölümününe kadar, Orta Asya'nın doğal gaz bakımından zengin bir ülkesi olan... ...Türkmenistan'ın mutlak güce sahip lideriydi. TED إلى أن توفى في عام 2006، حيث كان يمثل القوة العظمى في تركمانستان دولة غنية بالغاز الطبيعي بآسيا الوسطى.
    Fakirler zenginler hakkında istediklerini der, "Seni adi zengin p...i. Open Subtitles الفقير يمكنه قول ما يريد عن الغني أيها الغني اللعين
    Bugün, İsveç'te ve diğer zengin ülkelerde, insanlar pek çok farklı makineler kullanıyorlar. TED اليوم .. في السويد .. وفي الدول الغنية الناس تستخدم العديد من الآلات
    Vincent bence zengin bir kadınla evlenmelisin.Bir sanatçının tek umudu budur. Open Subtitles ..فنسنت انا اضن من الافضل لك ان تتزوج من امرأة ثرية
    Ve bu süreçte kendisi ve onunla ortak olanlar çok zengin oldular. Open Subtitles وخلال تلك العملية هو وهؤلاء الأذكياء الذين تشاركوا معه أصبحوا أثرياء للغاية.
    Elinizde zengin bir insan karışımı vardı. Birbirinden farklı düşünen insanlar, her zaman yenilik için gerçekten iyi bir şeydir. TED لذا كنت تحصل مزيجا غنيا من الأشخاص، أصحاب تفكير يختلف من شخص لآخر، وهذا الأمر دائماً ما يكون مفيداً للإبداع.
    Geri döndüğümde, zengin ve ünlü birisi olucam ve gazetelerde adım olucak. Open Subtitles عندما أعود ، سوف أصبح ثرياً ومشهوراً وسيُصبح إسمى فى جميع الصُحف
    Saygıdeğer bir kız kazasız belasız, güvenli bir hayat ister sürpriz istemez ve tercihen zengin bir adam ister. Open Subtitles الفتاه المحترمة تريد أن تعيش حياه آمنه محمية و ليست مليئة بالأحداث دون مفاجآت و يفضل مع رجل غني
    Saçları var, benim gibi zengin ve herkes gibi Katolik. Open Subtitles لاكن انه غني, مثلي تماما. و كاثوليكي, مثل باقي الناس.
    Biliyorsun, fakir ve ölü biri olmak yerine, zengin ve canlı biri olabilirdin. Open Subtitles تَعْرفُ، أنت كَانَ يمكنُ أَنْ تعِيشُ، رجل غني بدلاً مِنْ فقير، و ميت.
    Şey, o serserinin teki değil. zengin ve seviyeli bir adam. Open Subtitles حسنا هو ليس مشرد انه رجل غني و من مستوي راقي
    Şu anda bunu A.B.D. gibi büyük ve zengin bir ülkenin yapacağını düşünebiliriz. TED الآن يمكننا أن نفكر في دولة غنية كبيرة مثل الولايات المتحدة للقيام بذلك.
    İllüstrasyonları genelde metin kadar zengin olan ikinci bir hikâye anlatırdı. TED عادة ما تحكي رسومهم التوضيحية قصة ثانية غنية مثل النص نفسه.
    Oldukça hoş ve hızla yayılmaya başladı, bio çeşitliliği bir zamanlar çok zengin olan Kuzeybatı Akdeniz'de aşırı büyümeye başladı. TED هي جميلة جدا ولديها بداية سريعة لتنمو سريعا في ما مضى غنية جدا التنوع الحي في شمال غربي البحر المتوسط
    Tamamen yoksul, zavallı bir beyaz bu zengin,beceriksiz çocuğun yapamadığını yapıyor. Open Subtitles حثالة يستطيع أخذها لأمكنة لا يستطيع الرجل الغني أن يأخذها إليها
    Böylece görebiliriz. zengin ülkeler 60 yıldır yoksul ülkelere yardım gönderiyorlar. TED قامت الدول الغنية بإرسال المساعدات للدول الفقيرة طوال الستّين عاما الماضية.
    Eğer zengin olsaydı ya da seninle aynı konumda olsaydı davranışlarını tartışmazdım. Open Subtitles لو كانت ثرية أو من مستواك، لما اعترضت على أي تجاوز للسلوك.
    Gezgin zavallı treniyle derinliklerde kaybolduktan sonra onun herkesten sakladığımız malvarlığını ele geçirdiğimizde zengin olmanın en çok neyi hoşuna gidecek? Open Subtitles ماذا ستفعل حينما سنكون أثرياء بعد سقوط المتجول مع صديقته المثيرة للشفقة وبعدما نجمع كل ثرواته التي أخفيناها عن العالم ؟
    zengin ve saygıdeğer olmak istemiyorum. Sizler gibi olmak istiyorum. Open Subtitles انا لااريد ان اكون غنيا ومحترما وانما اكون واحدا مثلكم
    Fakat beni zengin eden yeri görmeye gittiğimde, ...midem bulandı. Open Subtitles لكن عندما ذهبت لرؤية المكان الذي جعلني ثرياً أصابني بالإشمئزاز
    Amerika'lilarin ortalamasi, Cin'in ortalamasindan... 1970 ler de, yaklasik 20 kat daha zengin. TED الأمريكي في المتوسط هو أغنى بواقع عشرين ضعفا مقارنة بقرينه الصيني خلال السبعينيات.
    Yaşlı ve zengin sevgilisi kayıp olduğunu bildirerek öne çıkmadı. Open Subtitles وحبيبها العجوز الثري لمْ يُقدّم نفسه أو يُبلّغ عن فقدانها.
    Soruma cevap verin. zengin olmak istiyor musunuz istemiyor musunuz? Open Subtitles اجب على سؤالى هل يريدون ان يصبحوا اغنياء ام لا
    - zengin Amrikalıları duydum. Benim de kendi işim var. "Ailem." Open Subtitles تعمل للامريكان الاغنياء,انا سمعت بذلك و انا اعمل لحساب عائلتي ايضا
    Bana büyük ve zengin diyorsun, ama hiç bir şeyim yok. Open Subtitles أنت تقولين أننى عظيم و ثرى و لكنى لا أملك شيئا
    Sonra öldüğünde mirasından faydalanmak için ona şevkatli davranırken her gün biraz daha hasta olmasını sağladığım zengin bir moruk bulurdum. Open Subtitles ثم اجد شخص عجوز غنيّ واصبح ممرض له اساعده على أن يزداد مرضاً كل يوم وبينما اعامله بكل لطف
    Dilerim ki Alison'la evli olayım çok zengin ve güçlü olayım. Open Subtitles أتمنى أن أتزوج من أليسون وان أكون ثريا جدا وقويا جدا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد