Seni bulmam bu kadar uzun sürdüğü için özür dilerim ama geldim işte. | Open Subtitles | آسفة لأن هذا إستغرق وقتاً طويلاً مني لإيجادكِ ، ولكنني هنا الآن وسوف أخرجكِ من هنا |
Geç kaldığım için özür dilerim. İyi günler. | Open Subtitles | ، آسفة لأن هذا جاء متأخراً أتمنى لك نهاراً سعيداً |
Babamın planlarına olan tutumu için özür dilerim, Moray. | Open Subtitles | أنا آسفة لأن أبي لم يوافق على مخططاتك , موراي |
Bu bilgi çok dağınık olduğu için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفة لأن المعلومات مبعثرة بهذا الشكل |
Bu şekilde olduğu için üzgünüm. | Open Subtitles | أنا آسفة لأن الأمر يجب أن يكون بهذه الطريقة |
Gecenin böyle sonlanmasına üzüldüm | Open Subtitles | أنا آسفة لأن الأمسية تحولت إلى ما هي عليه لكن هناك شئ يجب أن تفهميه |
Dikey çektiğim için özür dilerim. Böyle bir şey olacağını beklemiyordum. | Open Subtitles | آسفة لأن التصوير عمودي لم أعرف أنه سيكون مهماً |
Babam sizi görmeye kalkamadığı için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفة لأن والدي لم يتمكن من مقابلتكِ |
Bunun için geri dönmek zorunda kaldığın için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفة لأن عودتك كانت على هذا الشكل |
Emiştem uygunsuz bir zamanda öldürüldüğü için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسفة لأن صهري قــتل عشوائيــا |
Cinsel hayatım olduğu için özür dilerim. | Open Subtitles | آسفة لأن لديّ حياة خاصة |
Stewie kitaplarını berbat ettiği için özür dilerim. Al, sana Peter'ınkilerden getirdim. | Open Subtitles | آسفة لأن (ستيوي) أتلف بعضاً من كتبك (إليك, أحضرت بعضاً من كتب (بيتر |
Beklettiğim için özür dilerim. | Open Subtitles | آسفة لأن أبقيتك منتظراً. |
Yaptığım hata Luna'nın canına mal olduğu için üzgünüm ama Emma bize ait. | Open Subtitles | أنا آسفة لأن غلطتي قد كلفت "لونا " حياتها. ولكن "إيما" تنتمي إلينا. |
Annemin parası olduğu için üzgünüm. | Open Subtitles | أعني, أنا آسفة لأن أمي لديها المال |
Bak ne diyeceğim Nick. Tek doktor arkadaşım jinekolog olduğu için üzgünüm. | Open Subtitles | حسناً أتعلم (نيك) ، آسفة لأن صديقتي الوحيدة الطبيبة متخصصة في أمراض نسا |
Bu şekilde olduğu için üzgünüm, G. | Open Subtitles | آسفة لأن الأمور وصلت إلى هذا يا (جي) |
Bu vesileyle geleceğine üzüldüm ama seni göreceğime çok mutlu oldum. Ben de. | Open Subtitles | آسفة لأن هذا هو السبب، لكني سعيدة لآراك. |
Arkadaşının Stubbs'ı beğenmemesine çok üzüldüm. | Open Subtitles | آسفة لأن صديقتك ليست معجبة بالأحصنة |