"أردتي" - Translation from Arabic to Turkish

• istersen
• istiyorsan
• istedin
• istediğin
• istiyorsun
• isterseniz
• ihtiyacın
• istiyorsanız
• istediğini
• istiyordun
• istemiştin
• istemiyorsan
• istediniz
• istersin
• isteseydin

Oraya vardığımız zaman istersen heykelin tepesine çıkarız diye düşünmüştüm.
عندما نصل إلى هناك سنصعد إلى قمة التمثال إذا أردتي

Eğer arkadaş istersen, belki bana uğrayabilir ve benim evimde kıçının üstüne oturabilirsin.
إذا أردتي بعض الرفقة ربما يمكنك المجئ إلى شقتي والجلوس على مؤخرتك هناك

Ama tavsiye istiyorsan, hiçbir dahi bu kadar baş ağrısına değmez derim.
ولكن إن أردتي نصيحتي فلا يوجد عبقري يستحق الكثير من أوجاع الرأس

Eğer yeni yüzümü görmek istiyorsan, 5 ay sonra buraya gel.
إذا أردتي رؤية وجهي الجديد إرجعي إلى هنا بعد خمسة أشهر

O yüzden oyunda rol almak istedin demek.
أذا لهذا السبب أردتي أن تكوني في المسرحية ؟

İstediğin kadar orada yaşayabilirsin, fakat satmaya kalkarsan foyan ortaya çıkar.
يمكنكٍ العيش فيها كما تحبين لكن لو أردتي بعيه فستظهر المشاكل

Eğer birşey istersen tek yapman gereken bana bunu söylemek.
إذا أردتي شيئاً كل ما عليكي فعله هو أن تقوليه

Tanrım. Tatlım, benimkiler yeni bitti. Ama istersen bir koşu markete gidebilirim.
حسناً يا عزيزتي، لقد نفد البيض لكن يمكنني الذهاب للمتجر إن أردتي

Ne zaman dönmek istersen Luthor Ş'de seni bir iş bekliyor.
هناك دائماً وظيفه تنتظرك إذا أردتي أن تعودي لشركة لوثر كورب

Açıkçası, eğer istersen bana yardım etmeni, benimle çalışmanı istiyorum.
في الواقع، أريدك أن تساعدينني أن تعملي معي، إن أردتي

Hey, daha başarılı olacağımı biliyorsun ama daha fazla denememi istiyorsan...
ظننت أنني كنت ناجحا ولكن إذا أردتي أن أجرب بقوة أكبر

Muhtemelen yarın akşama yeni bir ad alacaktır... yani beni dava etmek istiyorsan, elini çabuk tutmanı tavsiye ederim.
ومن المحتمل أن يطلق عليه اسم جديد ليلة الغد إذأً لو أردتي مقاضاتي من الأفضل أن تفعلي ذلك بسرعة

Ama eğer birini suçlamak istiyorsan, sevdiğin o pis kan emicilere ne dersin?
لكن أن أردتي لوم شخصاً ما ما رأيكِ بمصاص الدماء الوضيع الذي تحبيه

Ben sana gülmüyordum, ama burada dikilip bağırmak istiyorsan, devam et.
لم أكن أضحك لكن إن أردتي البقاء هنا، للشعور بالغضب فهيا

Mary Robert.. ..hep rahibe mi olmak istedin?
إذاً,ماري روبرت هل طالما أردتي أن تكوني راهبة؟

Her zaman uzun bir araba yolculuğuna çıkmak istedin değil mi?
لقد أردتي دائماً ان تسافري بسياره لمده طويله

İstediğin zaman tekrar başlayabilirim.
سأقوم بعمل اي شيء تريدنه مرة اخرى لو أردتي

Dur, pardon, sen onun nasıl olduğunu bilmek istiyorsun, değil mi?
مهلاً، آسفه ربما أردتي أن تعرفي عنه ذلك فائدة السؤال، أجل

Eğer telefon numaranızı bırakmak isterseniz ailesine verebilirim.
إذا أردتي أن تتركي رقم هاتفك سوف أعطيه لعائلتها

Anne bir şeye ihtiyacın olursa biz odamda çalışıyor olacağız.
أمي، إن أردتي شيئاً ستجدينا نذاكر بالأعلى

Bakın bayan, orası açık. Eğer birini görmek istiyorsanız oraya gitmelisiniz.
سيدتي، إذا أردتي التأكد هل القنصلية مفتوحة أم لا؟

Hayatımın bir parçası olmak istediğini söylemiştin, değil mi?
كنتي تقولين أنكِ أردتي أن تكوني جزء من حياتي؟

Biz gitmiyoruz ve sen de gitmek istiyordun madem en başında söylemeliydin.
لن نأتي , وإن أردتي الذهاب كان عليك قولُ ذلك من البداية

Önce yazını bitirmek istemiştin. Hatırlıyor musun?
أردتي الإنتهاء من الكتابة أولاً هل تتذكري؟

Eğer hapisteki akrabalarına katılmak istemiyorsan, sanırım iyi bir fikir olmaz.
إذا أردتي الانضمام لعائلتك في السجن هذه لن تكون أفضل فكرة

Şimdi, söylediklerin hala doğru mu, değil mi? Beni mi görmek istediniz Koç Sylvester?
و الآن هل هذا حقيقي أم لا ؟ هل أردتي رؤيتي ، مدربة سيلفستر؟

Aynı zamanda sana protein bar aldım, atıştırmalık bir şeyler istersin belki.
لقد أحضرت لك أيضا أعواد البروتين فقط في حال أردتي وجبة خفيفة

Eğer benimle yemek yemek isteseydin, sana denizayıları hakkında bildiğim herşeyi anlatabilirdim.
إذا أردتي تناول العشاء معي، بإمكاني إخبارك كل شئ أعرفه عن عجول البحر